Güncelleme Tarihi:
Bu vesileyle düzenlenen programa katılan uzmanlar NSU cinayetlerinin engellenememesini aşırı sağın büyük ölçüde küçümsenmesine bağladı. Türkiye siyasetinde yaşanan aşırılıklara da değinen uzmanlar, hükümetin Türk demokrasisini geriye götürdüğünü söyledi.
Başkent Berlin’de ‘Aşırıcılık ve Demokrasi Yıllığı’nın 25. cildinin ele alındığı "Aşırılık Çağı-Aşırıcılık ve Demokrasi" başlıklı programa NSU Davası damgasını vurdu. Alman Cemiyeti (DG) tarafından düzenlenen programda konuşan bilim adamları, uzun süre aşırı sol görüşlü Kızıl Ordu Fraksiyonu tarafından islenen terör eylemlerine odaklanan Almanya’nın sağdan gelen terörü yıllarca küçümseyerek hata yaptığı görüşünde birleşti.
Konuyla ilgili olarak konuşan Chemnitz Teknik Üniversitesi profesörlerinden Alexander Gallus, “NSU cinayetleri bizim için bir uyanma anı oldu.” ifadelerini kullandı. Sistematik cinayetlerin aşırıcılık araştırmalarını da sarstığını ifade eden profesör, bunun sebebinin ise Almanya’da sağ terörün olacağından yola çıkılmaması olduğunu dile getirdi. Bu tarz bir hadisenin yeniden tekrarlanmaması için farklı kültürlerden insanlara karşı hoşgörünün içselleştirilmesini gerektiğini vurgulayan Gallus, “Sadece bu şekilde bu tarz bir olayın önüne geçebiliriz.” şeklinde konuştu.
Uzmanlık alanı polisiye ve güvenlik olan bilim adamı Prof. Hans Gerhard Jaschke ise NSU cinayetleri gibi insanlık dışı suçların yeniden işlenmemesi için devlet dairelerindeki bilgi alışverişinin iyileştirilmesinin şart olduğunu vurguladı. Prof. Jaschke, “Almanya´da 16 eyaletimiz var. Bununla birlikte 16 farklı polis teşkilatımız ve 16 farklı Anayasa Koruma Dairemiz var. NSU cinayetleri bize bu kurumlar arasındaki iletişimin iyi olmadığını gösterdi.” dedi.
Prof. Dr. Jürgen Falter de aşırı sağın içerdiği tehlike potansiyelinin önemli derecede küçümsenmesinin NSU cinayetlerinin gerçekleşmesinde etkili olduğunu söyledi.
Sol anarşistler karşısında sağ terörün önemsiz görüldüğünü aktaran profesör, farklı yürütme organlarının başarısızlığının söz konusu olduğunu dile getirdi. Programın düzenlenmesine vesile olan ‘Aşırıcılık ve Demokrasi Yıllığı’nın amacı ise siyasi aşırılığın bilimsel boyutta araştırılmasını teşvik etmek ve kurumların pratik işleyişleri için çözüm yolları önermek.
TÜRK TOPLUMU YASAKLARA İZİN VERMEZ
Programa katılan uzmanlar Türkiye’de gelişen siyasi aşırılık olayları hakkındaki görüşlerini paylaştı. Prof. Dr. Jürgen Falter Türkiye’nin şu an demokratik gelişiminde geri adımlar attığını vurguladı. İnternet yasasını ve yargıya siyaset tarafından müdahale edilmesini doğru bulmadığını dile getiren Prof. Dr. Falter, “Türkiye şu an gelişmekte olan bir demokrasi. Yaşananlar ise ülkenin bu konuda geri adım attığını gösteriyor.” dedi.
Berlin Ekonomi ve Hukuk Yüksekokulu profesörlerinden Dr. Hans-Gerd Jaschke ise küresel ve uluslararası bir ülke olabilmek için internette sınırsız hürriyeti sağlamanın bir devlet için kaçınılmaz olduğunu söyledi. Jaschke şöyle devam etti: “Ekonomik güç elde etmek isteyen ülkelerin modern iletişim teknolojilerini kullanabilmeleri lazım. İnternet Kuzey Kore'de veya Orta Afrika Cumhuriyeti’nde yasaklanabilir. Ama Türk toplumu buna izin vermez.”