Güncelleme Tarihi:
Arslan, önceki gün katıldığı bir toplantıda boşanma oranlarının çok yüksek olduğunu ifade ederek, “Yıllık 500-600 bin evlilik, 130 bin de boşanma var. Bu aslında bir terör. Bu 130 bin ailede huzursuzluk anlamına gelir. Bu aslında bir terördür, çocuk hakkı ihlalidir” demişti. Türkiye Kadın Hakları Federasyonu Başkanı Canan Güllü, bu açıklamayı şöyle yorumladı:
“Şiddetin olduğu bir ailenin korunmasını akla yatkın bulmuyoruz. İstismar ve şiddetin artmasına sebep olarak boşanmanın gösterilmesi yanlış. İnsan Hakları Kurumu Başkanı’nın, bunun yerine ‘Erken evlilikleri önlemeliyiz’ demesini beklerdik. ‘Boşanmalar neden artıyor’ değil, ‘Aile yapılarında neden sorun var’ diye bakmalıyız.”
‘KORUMADAN YARARLANMAK BOŞANMAYA SEBEP DEĞİL’
6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Şiddetin Önlenmesi Kanunu’na atıfta bulunan Arslan’ın “Bu kanunun içinde ailenin korunması yok. Ya bir alt düzenleme çıkarılmalı ya da ailenin korunması ifadesi düzenlemeden çıkarılmalıdır” ifadelerine de tepki geldi.
m İstanbul Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Avukat Hale Akgün “Evlilik birliği temelinden sarsılmış ailelerde 6284 sayılı kanun hem kadını hem çocukları koruyan tedbir kanunu. Bu kanundan yararlanmak boşanmaya sebep olmuyor” dedi.
m Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Sözcüsü Gülsüm Kav “Kadınlar en çok boşanma evresindeyken öldürülüyorken buna hiç değinmemiş olması çok büyük problem. Asıl ‘terör’ kadınların boşanmaya çalışırken öldürülmesi. 6284 sayılı yasa da kadınların tek can simidi” diye konuştu.