‘Asgari ücretli 3 lira ile geçinmek zorunda’
Güncelleme Tarihi:
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sendikacılara ve sivil toplum kuruluşlarına “Aile yardımları sigortasının” Türkiye’de uygulanması için ortak mücadele çağrısında bulunarak, “Aile yardımları sigortası olmazsa, sağ elin verdiğini sol el görmüş olur. Kişinin onurunu, yoksulluğunu teşhir etmeden sosyal devlet yardım edebilir” dedi.
Kılıçdaroğlu, dün İnsan Haklarında Eşitlik ve Adalet Çalıştayı’nda özetle şunları söyledi:
SENDİKALARA ÇAĞRI
-“Bu devlet işsize iş bulmak, zorundadır. Eğer bir devlet benim çalışma hakkımı bana teslim etmiyorsa o devlet sosyal devlet olmaktan uzaklaşmış demektir. Buna en çok sendikaların isyan etmesi gerekir. Peki, ‘Hak aradı’ diye ‘Çalışma şartlarımı düzeltin’ diye eğer bu ülkenin işçileri hapse atılıyorsa ve sendikalar bu konuda, özellikle iki büyük sendika sessiz kalıyorsa orada ciddi bir sorumuz var demektir; işçiler meydana çıkmıyorsa kimse kusura bakmasın o işçiler işçi değildir.
-Şimdi asgari ücreti konuşuyoruz, kaç lira olacak diye. Türk-İş güzel bir adım atarak görüşmelere asgari ücretle çalışan bir kadın işçiyi davet etti. Geldi konuştu. ‘Borçları ödedikten sonra bana 3 lira kalıyor’ dedi. Şimdi insanda biraz vicdan olur, insaf olur. Üç lira ile ne yapılır? Senin yazlık, kışlık sarayın var, uçan sarayın var, elektrik, yol parası ödemezsin, her şeyin bedava... Kilosu 4 bin lira olan çayları içersin, öbürüne dersin ki ‘3 lirayla geçineceksin.’ Gelir dağılımının en çok bozulduğu ülkelerin başında Türkiye geliyor.
BEN Mİ İSYAN EDECEĞİM
-Esnaf arkadaşlarıma şunu söylemek isterim; size kredi vermesi gereken Esnaf ve Sanatkârlar Kredi Kooperatifi Başkanı’nın kaç lira aylık aldığını merak ediyor musunuz? Gidip sorun bakalım. Milletvekili aylığından fazla. Peki bu çarpık düzene ben mi isyan edeceğim? Önce isyan etmesi gereken esnaf kardeşim değil mi? Bir akıl tutulmasıyla karşı karşıyayız.”
BİR NO’LU AKTÖR O
DAR alanda bin bir zorlukla yayın yapan medyanın üzerine çöküyorlar. Sözcü’yü, yazarlarını terör örgütüyle irtibatlandırmak istiyorlar. ‘FETÖ’ye destek veriyorlarmış.’ Yahu ‘Ne istedin de vermedik’ diyen bu yazarlar mı? Her şeyi teslim eden sen değil misin? Defalarca söyledim; FETÖ’nün siyasi ayağı Saray’da, bir numaralı aktör o. Sen ne istiyorsun Emin Çölaşan’dan, Necati Doğru’dan? Cumhuriyetten, demokrasiden yana özgür kalemler. Beni üzen yargının içine düştüğü sefalet. Bir savcı iddianame hazırlıyor, Zaytung haberi gibi. ‘Geçmişte eleştirmen, FETÖ’cü olmana engel değildir’ gibi bir cümle var. ‘Bana yukarıdan talimat geldi ne yapayım’ diyor. Bir taraftan da itiraftır bu.