Artık zor olan üretmek deÄŸil, pazarda tutunmak

Güncelleme Tarihi:

Artık zor olan üretmek değil, pazarda tutunmak
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 13, 2005 00:00

DYH’nin Çorum’da düzenlenen ‘Anadolu’daki Avrupa’ toplantılarında konuÅŸan dernek baÅŸkanı Çenesiz, ‘Artık, pazar payı kapmak ve tutunmak daha büyük bir mücadele gerektiriyor’ dedi.ÇORUM Sanayicileri ve Ä°ÅŸadamları DerneÄŸi (ÇOSÄ°AD) BaÅŸkanı Erdem Çenesiz Anadolu’daki iÅŸadamlarının emekleriyle, yürekleriyle, kısıtlı kaynaklarıyla yaptıkları üretimin daha fazla deÄŸer yaratması için markaya gereken hassasiyeti göstermesi gerektiÄŸini söyledi. Çenesiz, ‘Önceden yalnızca üretmek sorundu, üretirseniz bir ÅŸekilde satılıyordu. Bugün herkes, üretim bilgisine ve teknolojiye ulaÅŸabilir. Pazar payı kapmak ve tutunmak ise geçmiÅŸe göre çok daha büyük bir mücadeleyi gerektiriyor. Artık biliyoruz ki pantolondan, köfte ekmeÄŸe kadar bir çok üründe, bildiÄŸimiz markaları tercih ediyor hatta bunlara daha fazla ödüyoruz. Bu artık daha fazla üreticinin kabullendiÄŸi güncel bir gerçektir’ dedi.TANITIMIN ÖNEMÄ°: DoÄŸan Yayın Holding’in (DYH) Anadolu’daki Avrupa Toplantısı dün Çorum’da gerçekleÅŸtirildi. Erdem Çenesiz, tanıtımın önemini 3500 yıl önce Kadeş’te Mısırlılarla yaÅŸanan savaÅŸtan örnekledi. Savaşın galibinin Hititler olduÄŸunu söyleyen Çenesiz şöyle konuÅŸtu: ‘Hititliler, orduların büyük kısmını kaybeden Mısırlılardan gelen barış teklifini kabul ettiler. Oysa Mısır Firavun’u, Mısır’a dönmeden kutlamaların yapılması için haberciler gönderdi ve halkını bu savaÅŸtan kendisinin baÅŸarıyla çıktığına inandırdı. Tarihçileri bile yanıltacak ÅŸekilde yazıtlar, duvar süslemeleri yaptırttı. Belki de tarihin bu ilk ve önemli imaj çalışması sonucunda son 25 yıla kadar tüm dünya tarihçileri KadeÅŸ Savaşı’nın galibini Mısırlılar olarak bildi.’ÖNEMLÄ° BÄ°R GÃœN: DYH’nin organizasyonunun yalnızca firmalar için bir fırsat olmadığını anlatan Erdem Çenesiz şöyle devam etti: ‘Biz Hititlerle aynı topraklarda yaÅŸayan Çorumlular olarak, gerek kendi iÅŸlerimizi, gerekse 3500 yıl sonra halen tarihi deÄŸerinden ÅŸehrimizin ve ülkemizin yeterince istifade edemediÄŸi Hitit Medeniyeti’ni tanıtmak zorundayız. Bugünkü misafirlerimiz de bu tanıtıma katkıda bulunmak için geldiler. Bugün yalnızca Çorum ve Hitit Medeniyeti açısından deÄŸil, Kültür Turizminin, Anadolu’ya batıdan baÅŸlayıp, giderek doÄŸuya doÄŸru geliÅŸeceÄŸi bir dönemin baÅŸlangıcı olması sebebiyle tüm Anadolu açısından önemli bir gün.’Çorumlunun 10 dolara yaptığını baÅŸkaları 150 dolara satmasınDOÄžAN Holding Yönetim Kurulu BaÅŸkanı Aydın DoÄŸan, Çorum’un hayatındaki önemini anlattı. 1960-65 arası Çorum üzerinden Sivas’a kömür taşıdıklarını söyleyen DoÄŸan, ‘O nedenle haftada 3-4 kez Çorum’dan geçerdim. O zamanlar gördüğüm Çorum’la bugünkü arasında daÄŸlar kadar fark var’ dedi. DoÄŸan şöyle konuÅŸtu: ‘Benim her ÅŸeyim Çorum’dan kravatım, pantolonlarım, gömleklerim Çorum’dan. Leblebi de Çorum’dan geliyor. Ama bir ÅŸey de söylemeden geçemeyeceÄŸim. Bu kravatı ben yurtdışında 150-200 dolara alıyorum (kravatını göstererek). Halbuki bu kravat Çorum’da yapılıyor, onların markası konuluyor. Herhalde Çorumlular bu kravatı 5-10 dolara yapıyorlar. Yani Çorumlunun 10 dolara yaptığını baÅŸkaları 150 dolara satıyor. Diyor ki bu marka kravat.’ ‘EÄŸer markalaÅŸamazsak, hep ikinci sınıf ülke kalırız’ diyen Aydın DoÄŸan, ÅŸunları söyledi: ‘Bakın Almanya’ya, dünyanın her yerinde bir Mercedes görürsünüz. Bakın Fransa’ya, gittiÄŸiniz her yerde Yves Saint Laurent’i, Giorgio Armani’yi görürsünüz. Eminim ki Zegna’nın 1500 dolara sattığı elbiseyi Çorum veya EskiÅŸehir de yapabilir ama 300 dolara satabilir. Demek ki markanın gücünü iyi anlamak lazım.’İşsiz kaldım, ecza deposu kurdum, ‘Hedef’e ulaÅŸtımHEDEF Alliance Yönetim Kurulu BaÅŸkanı Ethem Sancak, bin yıllık Hitit Ä°mparatorluÄŸu’nun genetik kodlarının HattuÅŸa’da bulunduÄŸunu belirterek, Çorum’dan Hititler, leblebi ve Bil’s gömlekleri olmak üzere 3 markanın çıktığını söyledi. Sancak, ‘Hedef Alliance olarak ilaç dağıtım iÅŸi yapıyoruz. 2 milyar doları aÅŸan ciromuz ve 7 bin çalışanımızla Türkiye’de yüzde 43 pazar payına sahibiz. Avrupa’da 7’nci, dünyada ise 19’uncu büyük ilaç dağıtım firmasıyız’ dedi. Siirtli olduÄŸunu, Ä°stanbul’a okumak için geldiÄŸini vurgulayan Ethem Sancak, ÅŸunları söyledi: ‘1980’lerde amatör gazetecilik yaparken ÅŸans eseri iÅŸsiz kaldım. Ä°ÅŸ aramaya çıktığımda ecza deposu açmaya hazırlanan eski bir arkadaşımla görüştüm. Böylece birlikte bu depoyu kurduk. O zamanlar sektörde 600’e yakın ecza deposu vardı. Çünkü fahiÅŸ kárlar sözkonusuydu. 1990’a kadar iÅŸi öğrendim. Bu tarihten sonra da iÅŸi daha iyi ve modern yapmaya karar verdim. ‘Bir iÅŸi yapıyorsan iyi yap, boÄŸulacaksan da büyük denizde boÄŸul’ felsefesinden hareketle bugünkü noktaya gelmemizi saÄŸlayan süreci baÅŸlattık. O dönemde müşterilerin ihtiyaçlarını çok iyi belirlediklerini söyleyen Sancak, ‘her eczaneye en çok 4 saat uzaklıkta olacağız iddiası ve sınırların ötesinde mal satacağız’ sloganıyla hareket ettik. Rakiplerimiz ise bu laftan yola çıkarak, kaçakçılık yapacağımızı zannettiler.’Güler: Size denizi bile getiriyoruzENERJÄ° ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, Çorum ekonomisi için çok önemli olan Obruk Barajı Projesi’nin tüm sorunlarını çözmek için söz verdi. Güler, ‘Bazı anlaÅŸmalar yapılacak, küçük bürokratik sorunlar var. Onları ben üzerime alacağım ve gerçekleÅŸtireceÄŸiz’ dedi ve Çorumlulardan büyük alkış topladı. Barajın 661 milyon metreküp su tutacağını söyleyen Güler şöyle konuÅŸtu: ‘Baraj 200 megawatt gücünde olacak ve 473 milyon kilowatt saat enerji üretecek. Yani enerjide çeÅŸmenin başında olacaksınız. Aynı zamanda Çorum’a da deniz gelmiÅŸ olacak. Ä°klimde deÄŸiÅŸiklik olacak ve belki seracılık konusunda Çorum’un lezzetli meyve ve sebzelerinde önemli atılımlar olabilir. Belki Aydın Bey (Aydın DoÄŸan) buraya bir organik tarım tesisi kurar. Gümüşhane’ye kurduÄŸu gibi. Dolayısıyla Çorum bambaÅŸka bir havaya bürünecek.’Güler, Türkiye’nin çok güçlü ve zengin bir devlet olduÄŸunu ancak yönetim sorunlarından dolayı istenilen yere gelinemediÄŸini söyledi. Güler, ‘Türkiye’nin sorunlarını iyi analiz ettiÄŸimizde bu sorunların çok olmadığını görüyoruz. Çarpıtıla çarpıtıla sorunlar fazlaymış gibi görünüyor’ dedi. Güler, Çorum’u aÄŸaçsız kıraç bir il olarak hatırladığını ancak ÅŸimdi bambaÅŸka bir ÅŸehir gördüğünü söyledi ve kendi hemÅŸehrileri Ordulular için de özeleÅŸtiride bulundu. Güler, ‘Ben Orduluyum, biz bir araya gelmekte çok zorlanıyoruz ama burada görüyorum ki Çorumlular el ele tutmayı baÅŸarmış’ dedi.Çorum, Türkiye’de bile yeterli ilgi görmüyorÇORUM Ticaret ve Sanayi Odası BaÅŸkanı Kenan Malatyalı DYH’nin Çorum’da düzenlediÄŸi toplantının önemini vurguladı ve ‘Bu toplantılar, küresel rekabetin kendini bütün acımasızlığıyla hissettirdiÄŸi bir dünyada, gücünü korumaya çalışan, kabuÄŸunu kırmak için çıkış arayan Anadolulu sanayiciye güç katacak, heyecan verici bir giriÅŸimdir’ dedi. Tarihin ilk yazılı barış anlaÅŸmasını yapan Hitit’lere baÅŸkentlik yapmış Çorum’un sadece bu özelliÄŸi ile bile bir dünya markası olması gerektiÄŸini söyleyen Malatyalı, ancak tanıtım eksikliÄŸi nedeniyle, kendi ülkesinde bile yeterince ilgi görmediÄŸini söyledi. Çorum’un 10 yıl önce Türkiye’nin Küçük ve Orta Boy Ä°ÅŸletmeler açısından ‘baÅŸkent’ olarak lanse edildiÄŸini, son 10 yılda ise krizlerin, etkisiyle giriÅŸimci ruhun olumsuz etkilediÄŸini söyleyen Kenan Malatyalı, ‘YaÅŸanan ekonomik ve siyasi istikrar ortamı, ekonomik krizin neden olduÄŸu yaraların sarılmasına imkan verdi. Sorunlar devam etmektedir. Kaynağı kıt bir ülkede, krizlerden bunalmış giriÅŸim ruhunu canlandırmak için istikrardan daha fazlasına ihtiyaç var’ dedi.Alper YOLDAÅž-Åženol ÇAKIR- Ãœmit KOZAN- Ersin ERCAN- Murat SANDIKÇI- Davut AKTAÅž- Åževket ERZEN- Erol KÜÇÜKOÄžLU- Ali Koray UZUN / ÇORUM, (DHA)Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!