Cem EMİR / DHA
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 30, 2011 00:00
İMRALI’da çarptırıldığı ömür boyu hapis cezasını çeken PKK’nın elebaşı Abdullah Öcalan’ın avukatlarına, “Kandil de devlet de beni taşeron olarak kullanıyor. Her iki tarafın beni taşeron olarak kullanmasına son veriyorum” dedi.
Çarşamba günü İmralı Adası’na giden avukatlarıyla görüşmede Abdullah Öcalan’ın söyledikleri, dün PKK’ya yakın internet sitelerinde yer aldı. İnternet sitelerine göre, Öcalan şunları söyledi:
Ben burada pratik önderlik yapamayacağımı, bu şartlarda bunu sürdüremeyeceğimi söylemiştim. Her iki taraf da bana bir şeyler söylüyor. Devletin ne yaptığı ortada. Her iki taraf da beni idare ediyor. Aslında bu bir şantajdır. Kandil beni taşeron olarak kullanıyor. Devlet de heyeti taşeron olarak kullanıyor. Her iki taraf da beni taşeron olarak kullanıyorlar. Her iki tarafın beni taşeron olarak kullanmasına son veriyorum. Bugün itibariyle buna son veriyorum.
Bundan sonra benim rolümü sürdürmem için sağlık, güvenlik ve özgür hareket alanının sağlanması gerekiyor. Artık bunlar olmadan hiçbir şey yapmıyorum. Bu şekildeki pozisyonum devlete de, Kürtlere de zarar veriyor. Bazıları, ‘Öcalan bu şartlarda orada yönetemez, içeriden pratik önderlik yapılamaz’ diyordu. Doğru söylüyorlar. Bu koşullarda barış görüşmesi yapılamaz. Ben de özgür olmadan, özgür hareket etmeden bu barış işine girişmem, kalkışmam. Güney Afrika’da Mandela’ya gerekli koşulları sağladılar, o da rolünü oynadı. Türkiye’de, De Clerk rolünü oynayacak kimse de yok. Operasyon üzerine operasyon yapıyor. Heyet de KCK de üzerine düşeni yapmadı. Bu şekilde yol da alamıyoruz. Ayrıca zarar da veriyor. Devletin âli menfaatleri deniliyor ya, devlete de zarar veriyor. Kürtlere de zarar veriyor. Bu şekilde bu koşullarda daha fazla sürdürmem Kürtlerin yararına değil.
İdare edilecek adam değilim
Ben her iki tarafın da işlerini kolaylaştırdım, onlara öneriler sundum, çözüm yolunu gösterdim, protokoller sundum, işlerini kolaylaştırıcı adımlar attım. Daha ne yapayım? Daha fazlasını ayda yılda bir burada bir saat konuşarak mı yapacağım? Ama her iki tarafın da tavırları başka. Beni de burada taşeron gibi kullanıyorlar. Her iki taraf da beni idare ediyor. Ben idare edilecek birisi değilim. Bunu böyle bilsinler.
Kürt siyasetçileri şunu bilmeli. İkide bir ‘Biz halkı tutamıyoruz, biz kitleyi zor durduruyoruz, kitle patlama noktasındadır. Sorun çözülmezse devrimci halk savaşını başlatırız, savaşa da barışa da hazırız’ diyorlar. Seni tutan mı var, yapar mısın yapmaz mısın sen bilirsin. Ama bu şekilde daha fazla benim üzerime yıkma. Türkiye de ikide bir, ‘Bitireceğiz’ diyor. Sen de bitireceksen bitir. Hükümet, bitirmek için ne yapıyorsa yapsın, özel timleri, polisi devreye sokuyormuş, bilmem dört kuvveti bir kuvvete bağlıyormuş, üçüncü kuvvet yaratıyormuş, ne yapıyorsanız yapın. İşte dün Başbakanlık’ta yine zirve yapmışlar. Ne karar aldıklarını bilmiyorum. Ama bu şekilde ben yokum. İşte Sri Lanka gibi olacak diyorlar. 300 uçağı kaldırıp Kandil’i bombalayıp bitireceklerini söylüyorlar, yapacaksan ne duruyorsun! Örgüt de hazırsa Sri Lanka olmadığını ispatlar o halde.
Benim önderlik tarzımdan sürekli yardım almaya alışmışlar. Beni sürekli çalıştırıyorlar. Ama artık kendilerine daha fazla yardımcı olamam. Böyle anlayışı kabul etmiyorum. Bu şekildeki gerillacılığı kabul etmiyorum. Savaşırlar mı savaşmazlar mı, güçleri var mı yok mu, ne yaparlar, bilemem. Gerilla da süreci iyi anlamalıdır, gerekirse kimseyi dinlememeli, değerlerimize bağlı olmalı, ona göre süreci sahiplenmelidir. Siyasetçiler de doğru dürüst karar vermeli ve kararlarını da uygulamalıdır.
Devam etmek için 3 şartım var
Heyetle herhalde bir kez daha görüşürüm. Bu kararımı onlara da anlatacağım. Bundan sonra her iki taraf anlaşabilirlerse anlaşsınlar. Bundan sonra bu koşullarda ben yokum. Kendi aralarında anlaşıyorlarsa anlaşırlar, savaşıyorlarsa savaşırlar, ben karışmıyorum. Benim rol almamı isterlerse 3 şartım var: Sağlık, güvenlik ve özgür hareket etme. Bu 3 şartı sağlayabiliyorlarsa ben devam ederim. İki taraf da rolüm konusunda anlaşırlarsa, sağlık, güvenlik, özgür hareket alanı yaratırlarsa, rolümü oynarım. Bu şartları sağlayamıyorlarsa ben daha fazla devam etmeyeceğim.