TAM bir Ankara izlenimi için kırsaldan merkeze doğru açılan bir
yay çiziyoruz...
Fahir Arıkan fotoğraflıyor, ben soruyorum.
Bir pazar günü için en uygun yer, piknik alanları. Etimesgut Göksu Parkı’ndan Gölbaşı Mogan tesislerine kadar uzanan geniş bir yay çizince Ankara’nın bütün kesimleriyle konuşabiliyorsunuz.
Çünkü herkes orada. Ve her yerden gelmişler.
İzlenimlerimi şu sırayla aktaracağım. Önce Ankara’nın istatistikleri.
Sonra aldığımız görüşler ve ardından analiz.
2002 ANKARA
2002’de toplam 10.050 sandık açılmış.
AKP 17 milletvekili çıkartmış.
CHP 12 milletvekili çıkartmış..
İki partinin en yakın takipçisi MHP barajı aşamadığı için oyları CHP ve AKP arasında dağılmış.
Etimesgut çok önemli bir bölge. Çünkü çevresini de etkiliyor.
Şehrin merkezinde bir ayakkabı ve terlik mağazasına giriyoruz.
KIZGIN DSP’LİMağazanın sahibi Şerafettin Doğan DSP kökenli. Ama aday nedeniyle MHP’ye oy vereceğini söylüyor. Ve ekliyor:
-
Burada MHP alır. Esnaf perişan.
Bu sırada mağazada çalışan tezgáhtar bir kız
"Genç Parti" adını fısıldarcasına söylüyor.
"Adımı vermem" diyor ve devam ediyor:
-
Hepsi vaat veriyor, sonra unutuyor. Biz de bunlardan bıktık.
TANDOĞAN RÜZGARIAnkara’nın nabzı merkeze doğru değişik atmaya başlıyor. CHP diyor...
İşte Kavaklıdere Tenis Kulübü’nden Yıldız’a, oradan Ayrancı’ya Çankaya merkezin açılımı ağırlıklı olarak CHP diyor.
Bu bölgedeki yerleşik kesim AKP’ye tümüyle karşı. Belki biraz MHP olur. Bu arada Çankaya’daki bu yapının Çankaya Belediyesi’yle bir ilgisinin olmadığını söylemek gerekiyor. Belediye Başkanı zaten yok gibi. Bu tamamıyla Tandoğan mitinginin rüzgarıyla Çankaya’ya oturmuş bir görüş. AKP’ye tepki doğal olarak CHP ya da MHP diyor...
ESNAF BÖLÜNMÜŞSinan Aygün, DYP-ANAVATAN birleşmesi için çok uğraştı. Olmayınca kızdı.
Esnafa genelde baktığımda üç parti etkin görünüyor: AKP, CHP, MHP.
Sinan Aygün’ün etkin olduğu yerlerde MHP’nin de etkin olduğunu gözlüyorum.
Sonra CHP geliyor. Bunun dışındaki alanlarda AKP etkin.
Bundan çıkan sonuç ise şu:
"Sinan Aygün ve kendisine yakın esnaf yönetimi, DP’ye değil MHP ve CHP’ye daha yakın duruyor."Buna karşılık
Zafer Çağlayan, Ankara’daki yerel sanayiciler üzerinde ciddi bir AKP çalışması yapıyor.
Sinan Aygün’le
Zafer Çağlayan, Odalar Birliği konusunda sürekli olarak iki ayrı kutupta durmuşlardı.
Zafer Çağlayan, Odalar Birliği başkanlığına adaydı. Ancak siyaset ağır bastı.
Şimdi Ankara’daki yerel sanayicilerin potansiyel sanayi bakanı adayı durumunda.
Eğer sanayi bakanı olursa talip olduğu Odalar Birliği başkanlığı koltuğunda oturan
Rifat Hisarcıklıoğlu ile yakın çalışacak.
Bu noktada
Zafer Çağlayan’ın yerel sanayici üzerindeki etkisine
Hisarcıklıoğlu doğal destek veriyor.
Sinan Aygün’e gelince; CHP ve MHP’ye yakın durarak o da doğal olarak
Zafer Çağlayan ve
Hisarcıklıoğlu ikilisinin karşısında yer almış oluyor...
Tabii bunlar siyasi görüntü.
Çünkü ben üç ismin de birbiriyle çok iyi dost olduğunu biliyorum.
AKP birinci ama
Ankara’da dolaşmaya devam ediyoruz.
İşte genç bir aile...
Gökhan ve Selda Bilici. Çocuklarını parka getirmişler.
Gökhan açıkça konuşuyor:
-
Esnaf sıkıntıda. Ben de esnafım. AKP bu yüzden oy kaybeder. Ama genelde belediye yardımları var. Bizim millet bundan etkileniyor. Esnaftan oy almasa da yine birinci parti çıkar. Bu defa MHP de var.
Selda genç bir anne.
O da çok açık konuşuyor:
-
AKP birinci parti olur, ama bu defa esnaf zor durumda.
- Peki hanımlar ne düşünüyor?
- Vallahi özellikle genç arkadaşlarda Genç Parti de düşünülüyor. MHP de var.
Evet, Ankara’nın 2 No’lu
seçim bölgesi diyebileceğimiz o geniş alanda aynı genişlikte bir seçim yelpazesi yok. AKP, CHP ve MHP var. Genç Parti ismi çok sesli olmasa da duyuluyor...
Tek parti zor
Bir başka sohbet ailece parka gelmiş bir grupla oluyor.
Anneanneden toruna kadar bütün aile orada. Uzun uzun konuşuyoruz. Özellikle genç kızlar siyasete karşı tepkililer. Hiçbir partiye inanmıyorlar. Yalnızca
"Yeni birileri gelsin" demekle yetiniyorlar.
İşte o konuşmalar:
Ailenin babası Halil Topal:
-
Bir kere AKP eskisi kadar milletvekili çıkartamaz. Yani tek parti olamaz. Bu belli...
- Ne olur sizce?
-
Koalisyon olur.
Bu sırada oğul Fevzi Topal müdahale ediyor:
-
Ama bir önceki dönemi hatırlayın. Neredeyse hanımlar yastık altından altın çıkartıp hükümete yardım edecek hale gelmişti. Şimdi o kadar kötü bir durum yok.
Baba devam ediyor:
- Tamam koalisyon olursa iyi mi olur. Orası da belli değil. Ama millet tepkili. Zaten hep tepkiyle oy veriyoruz.Genç kız:
- Biz artık bunlardan bıktık. Değişen bir şey olmuyor. Yeni birileri gelsin...
Genç kız
"Kim o yeni birisi" sorusuna ise cevap vermiyor. Ya çekiniyor ya da kafasında gerçekten bir isim yok...
Aileden Türkiye manzarası
İşte göl kenarında yürüyüş yapan bir aile...
Bence tam bir Türkiye manzarası.
Genç kız türbanlı.
Kıbrıs’ta Amerikan Üniversitesi’nde okuyor.
Adı Ayşen Arışan.
Çok açık konuşuyor:
- Benim çevremde iki görüş hakim oldu. Bir bölüm AKP diyor. Diğer bölüm MHP diyor.
- Peki size göre kim önde gidiyor?
- AKP önde gidiyor.
- Peki şu andaki kadar milletvekili çıkartabilir mi?
- Zannetmem. Çünkü MHP de var.
Ayşen’in başı kapalı. Ama hemen yanında akrabası Hürriyet Hanım’ın başı açık. O da AKP’nin birinci parti çıkacağını söylüyor.
Ve Gürsel Arışan: AKP’nin eski oylarını alamayacağını, ancak birinci parti olacağını söylüyor. Buna gerekçe olarak da MHP’nin Meclis’e gireceği görüşünü ortaya koyuyor.
Çankaya Belediyesi nerede
ANKARA’da CHP ve AKP arasında müthiş bir mücadele yaşanırken CHP’nin kalesi ya da belediyesi diyebileceğimiz Çankaya Belediyesi ne yapıyor? Dikkatle baktım, izledim, soruşturdum, çıkardığım sonuç şu:
"Çankaya Belediye Başkanı, büyükelçilik resepsiyonları ve bazı kültürel faaliyetler dışında hiçbir yerde yok..."
Sanki CHP yönetimiyle bir meselesi var. Aslında biraz araştırınca Belediye Başkanı
Muzaffer Eryılmaz’ın
Baykal ya da parti yönetimiyle uzun süredir yıldızının barışmadığı ortaya çıkıyor...
Böylesine müthiş bir mücadelede Çankaya Belediyesi’nin birkaç ufak faaliyet dışında ortada görünmemesi, dikkat çekici... AKP’li belediyelerin müthiş bir hızla çalıştığı günlerde Çankaya Belediyesi’nin neredeyse bir Cumhurbaşkanı sessizliğinde olması şaşırtıcı geliyor.
Bu şaşkınlığın CHP yönetiminde Çankaya Belediye Başkanı’na yönelik bir kızgınlığa dönüştüğünü söyleyebilirim. Ayrıca Çankaya seçim çevresinde oturanların belediye başkanından mutlu olmadığı da ortada.
AKP-MHP koalisyonuna hazırlanıyor
Ankara’da kaçınılmaz bir gerçek var.
O da Belediye Başkanı Melih Gökçek... Kızanı da var seveni de var. Ama Melih Gökçek Ankara’da belirleyici bir isim.
Gittiğimiz birçok yerde Melih Gökçek’in etkisini hissediyoruz. Gölbaşı’na, Sincan’a kurduğu parklar ve Yenikent’e kurduğu stat dahil Gökçek, seçimlerde Ankara için AKP lehine belirleyici olacak. Havaalanı yolu, Ümitköy otobanı o yörede oturanları etkilemiş durumda. Ancak belediye başkanlığında alabileceği oylar genel seçimde AKP’ye ne kadar yansır orası belli değil. Bir de belediyelerin yerel alanlardaki etkisi var. Kiminle konuşsak ciddi miktarda belediye yardımı yapıldığını söylüyor. Kömürden patatese kadar her türlü yardım malzemesinin adı geçiyor.
Ankara’da yaptığımız kısa nabız yoklamasının sonuçlarına gelince...
Başkan Gökçek’in tahminini aktarayım.
Ona göre CHP’nin AKP’yi geçme olasılığı sıfır.
AKP 17, CHP 8, MHP 4 milletvekili çıkarır.
Gökçek’le yaptığım sohbetten çıkardığım bir önemli sonuç daha var:
Gökçek, şimdiden AKP ile MHP koalisyonu için kolları sıvamış. Geçmişte de MHP ile RP arasındaki ittifakı yüzde 90 kendisinin yaptığını söylüyor. Ve soruyor: Rahşan Hanım’ın "katiller" dediğini unuttular mı?
BENCECHP ve MHP var. Genç Parti ismi çok sesli olmasa da duyuluyor... Devlet Bahçeli’nin AKP ile koalisyon yapma ihtimali yok denecek kadar az. Çünkü, Bahçeli, bunu ilan etti. Ankara, kırsaldan şehir merkezine doğru açıldığında AKP-MHP sonra CHP olarak bir eğilim gösteriyor. Belli ki MHP ciddi bir etki yaratmış. Bu da AKP’nin bu bölgeden alacağı oyları eksiltiyor. MHP’nin Meclis’e girme beklentisi yüksek. Nabız atışları arasında özellikle gençlerden duyduğum Genç Parti seslerini de unutmamak gerekiyor. Bu durumda AKP’nin Ankara’dan çıkartacağı milletvekili sayısı düşebilir. Merkeze doğru CHP etkili oluyor. Sonuç olarak şöyle bir milletvekili tablosu çıkabilir:
CHP: 13 milletvekili
AKP: 11 milletvekili
MHP: 5 milletvekili