Artık KPSS kitaplarıyla gündeme gelmek istiyorum

Yarım asra yakındır Beyoğlu Sahaflar Çarşısı’nda hizmet veren Maviş Sahaf’ın sahibi Özkan Bolefe, bu sabah düzenlediği basın toplantısıyla yaklaşık 10 yıldır sadece KPSS kitabı sattığını kamuoyuna bir kez daha hatırlatma ihtiyacı duydu. Bir dönem piyasada zor bulunan, baskısı tükenmiş eski kitapları alıp sattığını doğrulayan Bolefe “Ta o zamandan kalan bir edebiyat âşığı namımız olduğu doğrudur ama neticede ben de esnaf adamım. Baktım ikinci el ders, sınav kitabı işinde daha çok para var o yöne doğru kaydım” derken, hâlen dükkânına sararmış yapraklar ve küf kokan kitaplar arasında nostaljik bir tat yakalamak için gelen kitlenin durumu bir türlü kabullenememesinden şikâyet etti.

Deneyimli sahaf patladı

Sahaflar Çarşısı’nın sevilen simalarından, gençlerin ‘Özkan Abi’si Özkan Bolefe, yıllardır dükkânına gelerek bir tür ‘Maviş Sahaf Tayfası’ oluşturan kitleyi artık taşıyamayacak noktaya geldiğini ifade etti: “Nerede bir saçı sakalı karışmış var, nerede bir batik etekli, pipolu var soluğu benim dükkânımda alıyor. Çoğu hiçbir şey almadan öyle dolanıyor. Kitap soran da Tanpınar’ın bilmemnesinin 1953 baskısını soruyor. Hayır göz var izan var. Sen de görüyorsun dükkân silme KPSS, TOEFL kitaplarıyla dolu işte. Tanpınar’ı mı kalmış?”

Öyle gizli şiir defterim falan yok

Sahaf kavramına çok fazla anlam yüklendiğini ifade eden Bolefe, mekânın müdavimlerine şöyle seslendi: “Sadece ben değil pasajdaki diğer arkadaşlar da durumdan şikâyetçi. Neticede ikinci el kitap alıp satan insanlarız. Bir dönem edebiyat kitapları revaçtaydı onları satıyorduk. Şimdi de sınav kitapları satıyoruz işte. Bulaşık makinesi kullanma kılavuzuna rağbet olsa yarın da onu satmaya başlarız. Biliyorum ‘sahaf gezdim’ demek kulağa hoş geliyor ama ne ben yaşlı bilgeyim ne de burası edebiyat mabedi. Bunu anlamalarını bekliyorum. KPSS’ye girmeyecekseniz boşuna dükkânı meşgul etmeyin.”

Bolefe “Ayakları kesilsin diye susuyorum, sohbete girmiyorum bu defa da ‘karizmatik Özkan’ oluyorum. ‘Kim bilir neler yaşadı, neler gördü, aklı şu an nerelerde Özkan’ oluyorum. Günlük gelirimi, giderimi, biriken borcumu tuttuğum ajandayı gizli şiir defterim sanan gerizekâlılar var” derken bu gidişata son vermek için köklü değişikliklere gideceğini ifade etti.

Bu böyle gitmez

“Anladım ki yaşlı adamda at kuyruğu saç ve tütün sarısı bıyık adeta hevesli genç paratoneri işlevi görüyor. Onları bir kesince alttan çıkacak DSİ emeklisi Özkan tipine bakalım hangisi gelecek?” diyen Bolefe, işe ilk olarak tıraş olmakla başlayacağını açıkladı. Tecrübeli sahaf, mekânın sevimli kedisi Bukowski’yi de havalar ısınır ısınmaz Büyükada’ya salacağını belirtirken “Kediye de tuttular o serserinin adını verdiler. Yazdığı kitaptan ne hayır gördüm ki kedisinden göreyim? Bugüne kadar sattığım Bukowski, bu hayvanın süt masrafını çıkarmaz” sözleriyle sitem etti.
Dükkânın adını da en kısa zamanda değiştireceğini ve şu an için ‘Rota: KPSS Kitabevi’ ismi üzerinde durduğunu kaydeden Bolefe, o esnada “Vay Özkan Baba! Bir çayını içmeye geldik...” diyerek sahafa doğru yaklaşmakta olan üç kişilik grubu KPSS Soru Bankası ciltleri fırlatarak savuşturdu.

Son Dakika

Cumhuriyet Bayramı’nda profil resimlerine Türk bayrağı koymayan Facebook kullanıcılarının poke’lanması, akıllara provakasyon şüphesini getirdi.

Pendik’ten Beylikdüzü’ne giderken yolda Dostoyevski külliyatını bitiren Ekrem Atabarı, bu yıl Tüyap Kitap Fuarı’nın onur konuğu oldu.

Liechtenstein Prensi: “Küçük ülke rahat ya, neyi nereye koyduğunu biliyorsun en azından.”

Ofistekilerin çok güldüğü esprileriyle yükselişini sürdüren gencin ilk stand up gösterisinde ölüm sessizliği vardı.

Güreş Federasyonu’nun kebapçı açmamakta direnen eski milli güreşçiyi ikna çabaları sürüyor.