Artık IMF’nin parasına gerek yok

AKP’nin Merrill Lynch’ten transfer ettiği yeni Gaziantep Milletvekili Mehmet Şimşek, partisinin zaferini "Halkımız artık popülizme ve sloganlara prim vermediğini gösterdi" diye yorumladı. AKP’nin yeni ekonomi kurmayı olarak da görülen Şimşek, Türkiye’nin beş yıldır Uluslararası Para Fonu’na (IMF) net dış borç ödeyicisi konumunda oluduğunu hatırlatarak, "Aslında IMF finansmanına ihtiyacımız yok ama IMF ile diyalogumuzun sürmesi yararlı" dedi.

TÜRKİYE’YE HAS FORMAT: Şimşek, IMF ile ilişkinin hangi düzeyde ve nasıl süreceğine yanıt için henüz erken olduğunu belirterek, "Daha çok ayımız var. Ama Türkiye’ye has bir format geliştirmek mümkün. Sadece bütçe disiplini ve özelleştirmeyle değil, verimlilik ve rekabet ayağını iyice oturtacak programlarla sürebilir" dedi. Seçim sonuçlarının biri ekonomik diğeri siyasi iki mesaj verdiğini söyleyen Şimşek, şöyle konuştu: "Biri, halkımız istikrar içinde kalkınmayı tercih etti. Değişimden yana oy kullandı. Toplumun sanayicisinden bakkalına kadar birçok kesimiyle biraraya geldim: En ufak bir popülist yaklaşımda bulunmayacağımızı, uzun vadeli gerçekçi politikalar üretmemiz gerektiğini açık açık söyledim. İkinci mesaj halkımız sorunları olsa bile AK Parti tarafından çözüleceğine inanıyor. Gerilim değil, daha çok demokrasi istiyor."

SEVİNÇTEN HAVALARA ZIPLAMADIK: "Vallahi biz dün gece sevinçten havalara zıplamadık" diyen Şimşek, nedenini ise şöyle açıkladı: "Büyük sorumluluk altındayız. Çok gururluyum. Ama halkımız bize bir şans daha verdi. Onun yükümlülüğünü hissettik, sevinçten zıplamadık."

DÜNYADAKİ EN İLGİNÇ PARTİ: AKP’yi "dünyadaki en ilginç parti" olarak niteleyen Şimşek, şunları söyledi: "Bir yandan kendini sosyal demokrat parti olarak tanımlayan parti kadar sosyal demokratız, kimsesizlerin hükümetiyiz. Sağlıkta devrim yaptık. Eğitimde ciddi adımlar attık. Kitap defter hizmeti, yoksul çocuklara eğitim desteği, kömür dağıtım. Bunların hiçbiri kaynaksız sınırsız, hesapsız harcamalar değil. Öbür yandan da küreselleşmeyi anlayan, rekabeti gücünü işverenin önünü açan bir partiyiz."

KÜRESEL SERMAYE PARTİSİ DEĞİLİZ: Şimşek, "AKP küresel sermayenin partisi mi?" sorumuza ise "İnanın bana, küresel sermayenin partisi değiliz. Ama makro politikaları çizerken değişimden yana, dışa açık tavır koyduğumuz için küresel sermaye bunu görüyor. AKP, geleneksel ile geleceği birleştiren nadir siyasi hareketlerden biridir" yanıtını verdi. Şimşek, hükümetin tarım politikalarının, çiftçiyi güç durumda bıraktığı yönünde yakınmalar olduğunu hatırlattığımızda, şöyle dedi: "Tarımda traktör satış sayısı önemlidir. 2002 yılında 8 bin 100 traktör satılmış geçen yıl 42 bin traktör. Tarımsal sektörün ihracatı 4 milyar dolardan 8 milyar dolara çıkmış. Herşey güllük gülistanlık değil ama anlatıldığı kadar kötü de değil."

Dört yıl daha büyürsek 1 trilyon dolarlık oluruz

BELÇİKA-Fransız ortaklığı olan Dexia’nın bünyesinde bulunan Denizbank Finansal Hizmetler Grubu’nun Başkanı Hakan Ateş, bundan sonra kurulacak hükümetin 5 yıllık iktidar döneminin en az 4’ünde Türkiye’de büyüme sağlanması durumunda toplam ardışık büyümenin 9-10 yıla çıkacağını belirterek, "Bu da Türkiye’yi GSMH (Gayri Safi Milli Hasıla) olarak 1 trilyon dolar mertebesine çıkarabilir. O zaman da farklı şeyler konuşulur" dedi. Ateş, yaptığı açıklamada, seçim sonuçlarına genel kapsamda bakıldığında TBMM’ye giren partilerin zaten girmesine kesin gözüyle bakıldığını, ancak AKP’nin yüzde 46’nın üzerinde oy almasının beklenen bir şey olmadığını söyledi. Seçim sonucunda her türlü kararın alınabileceği tek partili bir hükümetin göründüğünü kaydeden Ateş, son 4-5 yılda hükümetin Avrupa Birliği (AB) ve Uluslararası Para Fonu (IMF) çıtalarını her türlü ara sürtüşmelere rağmen iyi kullandığını, bundan sonraki yıllarda sergilenecek büyüme ile ekonominin çok daha iyi noktalara gelebileceğini vurguladı. Rakamların, piyasaların seçim sonucundan çok memnun olduğunu gösterdiğine işaret eden Ateş, bundan sonra parlamentoya yansıyan iradenin saygıyla karşılanması, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde uzlaşma sağlanması gerektiğini söyledi. Ateş, Türkiye’nin son yıllarda ekonomik olarak hızını aldığını ve bunun hiç kaybetmeden devam ettirilmesinin şart olduğunu vurguladı.

Özen: Seçimi gördük hedefleri revize ettik

GARANTİ Bankası Genel Müdürü Ergun Özen, seçim sonuçlarına ilişkin değerlendirmesinde, AKP’nin oylarının yüzde 47’yle geçen seçime göre artmasında düşük enflasyon ve yüksek büyümenin oya dönüşmesinin etkisi olduğunu ve sonucun olumlu olduğunu belirtti. Özen değerlendirmesinde, "Seçim sonrası dönem için Garanti Bankası olarak 2007’deki hedeflerimizi yukarı doğru revize ediyoruz, tüketici kredilerinde büyüme hedefimizi 10 puan artırdık. Ama 2008 için son çeyreği görmekte fayda var" dedi.