Artık ev sahibiyiz, 300 milyon Euro daha getiririz
Güncelleme Tarihi:
Demet CENGİZ BİLGİN
Oluşturulma Tarihi: Haziran 13, 2007 00:00
Alman perakende devi Metro Group Başkan ve CEO’su Hans-Joachim Körber, Türkiye’den beklentilerinin istikrar ve devamlılık olduğunu belirterek, "Siyasi istikrar ya da ekonomik istikrar daha önemlidir diyemeyiz" dedi. Kendini Türkiye’de ev sahibi gibi gördüğünü belirten Körber, Türkiye’de 300 milyon Euro’luk yeni yatırım yapacaklarını söyledi.
METRO Group Başkan ve CEO’su Hans-Joachim Körber, yabancı yatırımcı olarak Türkiye’den en büyük beklentilerinin istikrar ve devamlılık olduğunu belirterek, "Siyasi istikrar ya da ekonomik istikrar daha önemlidir diyemeyiz. İkisi el ele beraber yürür. Biri olmadan diğeri sağlanamaz. Olmaz. İkisi de önemli" dedi. Bu yıl dördüncüsü düzenlenen Yatırım Danışma Konseyi’nde, sorularımızı yanıtlayan Körber, yabancı yatırımcı olarak istikrar ve devamlılığın kendileri için çok önemli olduğunun altını çizdi.
SEÇİM NORMAL BİR SÜREÇ: Türkiye’nin demokratik bir ülke olarak, seçim gibi bir değişim yaşamasının normal bir süreç olduğunu vurgulayan Körber, "Biz uzun vadeli bir yatırımcıyız. Demokrasinin kuralları vardır. İstikrar ve devamlılık, demokrasinin kurallarına uyularak sağlanabilir" diye konuştu. Körber, Türkiye’de ekonomik bir kriz beklemediğini, ekonominin istikrarını sürdüreceğini de vurguladı.
300 MİLYON EURO YATIRIM: Körber, Türkiye’de şu ana kadar gerçekleştirdikleri yatırım tutarının 900 milyon Euro olduğunu hatırlatarak, gelecek üç yılda 300 milyon Euro’luk bir yatırım planları olduğunu belirtti. Körber, "Bu yıl sonuna kadar 8 mağaza açacağız. 3 Real, 2 Metro Cash&Carry ve 3 Medya Market olacak. Ümraniye’de Meydan alışveriş merkezini açacağız. İlk GAP ve Medya Market mağazaları da orada açılacak" diye konuştu.
HEM MİSAFİR HEM EV SAHİBİ: Yatırım Danışma Konseyi’nin faydalı bir toplantı olduğunu aktaran Körber, hem ev sahibi hem de misafir gibi hissettiğini söyledi. Körber, Türkiye’de uzun yıllardır bulunan bir yatırımcı olarak kendisini ev sahibi gibi hissettiğini kaydetti.
KONSOLİDASYON OLUMLU: Türk perakende pazarında son dönemde yaşanan şirket satın almalarını normal bir gelişme olarak değerlendiren Körber, yabancıların daha çok yerleşebilmek için yerel markaları satın aldıklarını belirtti. Almanya’da Metro’nun Wal-Mart’ı, Polonya’da Geant’ı satın aldığını anımsatan Körber, "Türkiye’de şirket satın alabilir miyiz, bilmiyorum. Tango için iki kişiye ihtiyaç vardır. Ancak cash&cary yani toptan alanında Türkiye’de biz tek ve pazar lideriyiz. Toptan satış yapan başka kuruluş yok ki satın alalım. Biz organik büyümeden yanayız" dedi.
REKABET TÜKETİCİYE YARAR: Türkiye’de modern ve organize perakendeciliğin gelişmesinin çok iyi bir sinyal olduğunu anlatan Körber, "Modern ticaret Avrupa ile kıyaslanınca çok geride. Hálá geride. Yeni oyuncuların gelmesi, rekabet olması tüketicinin lehine. Yeni oyuncuların gelmesiyle tüketiciler kazanır" diye konuştu.
Hal yasasının faturasını yine tüketici ödeyecek
SEBZE-meyve hallerini yeniden düzenleyecek Hal Yasa Tasarısı’na değinen Hans-Joachim Körber,"Bizim açımızdan son derece gereksiz bir yasa. Her şeyi daha güç bir hale getiriyor. Tüketiciyi de çok ilgilendiren bir konu. Türkiye’de iş kurduğumuz, satınalma yaptığımız kişiler, aracılar da kötü etkilenecek. En sonunda bunu ödeyecek kişi tüketicilerdir. Yüksek fiyat ve kötü kalite ile karşılaşacaklar. Çünkü ürünler uzun süre beklemiş olacak" dedi. TBMM tatile girmeden önce gündeme gelen yasa tasarısı, sebze-meyvanın hem üretim merkezlerinde, hem de varış noktasında iki ayrı kez halden geçişinin zorunlu kılınmasını öngörüyor.
SEÇİM NORMAL BİR SÜREÇ: Türkiye’nin demokratik bir ülke olarak, seçim gibi bir değişim yaşamasının normal bir süreç olduğunu vurgulayan Körber, "Biz uzun vadeli bir yatırımcıyız. Demokrasinin kuralları vardır. İstikrar ve devamlılık, demokrasinin kurallarına uyularak sağlanabilir" diye konuştu. Körber, Türkiye’de ekonomik bir kriz beklemediğini, ekonominin istikrarını sürdüreceğini de vurguladı.
300 MİLYON EURO YATIRIM: Körber, Türkiye’de şu ana kadar gerçekleştirdikleri yatırım tutarının 900 milyon Euro olduğunu hatırlatarak, gelecek üç yılda 300 milyon Euro’luk bir yatırım planları olduğunu belirtti. Körber, "Bu yıl sonuna kadar 8 mağaza açacağız. 3 Real, 2 Metro Cash&Carry ve 3 Medya Market olacak. Ümraniye’de Meydan alışveriş merkezini açacağız. İlk GAP ve Medya Market mağazaları da orada açılacak" diye konuştu.
HEM MİSAFİR HEM EV SAHİBİ: Yatırım Danışma Konseyi’nin faydalı bir toplantı olduğunu aktaran Körber, hem ev sahibi hem de misafir gibi hissettiğini söyledi. Körber, Türkiye’de uzun yıllardır bulunan bir yatırımcı olarak kendisini ev sahibi gibi hissettiğini kaydetti.
KONSOLİDASYON OLUMLU: Türk perakende pazarında son dönemde yaşanan şirket satın almalarını normal bir gelişme olarak değerlendiren Körber, yabancıların daha çok yerleşebilmek için yerel markaları satın aldıklarını belirtti. Almanya’da Metro’nun Wal-Mart’ı, Polonya’da Geant’ı satın aldığını anımsatan Körber, "Türkiye’de şirket satın alabilir miyiz, bilmiyorum. Tango için iki kişiye ihtiyaç vardır. Ancak cash&cary yani toptan alanında Türkiye’de biz tek ve pazar lideriyiz. Toptan satış yapan başka kuruluş yok ki satın alalım. Biz organik büyümeden yanayız" dedi.
REKABET TÜKETİCİYE YARAR: Türkiye’de modern ve organize perakendeciliğin gelişmesinin çok iyi bir sinyal olduğunu anlatan Körber, "Modern ticaret Avrupa ile kıyaslanınca çok geride. Hálá geride. Yeni oyuncuların gelmesi, rekabet olması tüketicinin lehine. Yeni oyuncuların gelmesiyle tüketiciler kazanır" diye konuştu.
Hal yasasının faturasını yine tüketici ödeyecek
SEBZE-meyve hallerini yeniden düzenleyecek Hal Yasa Tasarısı’na değinen Hans-Joachim Körber,"Bizim açımızdan son derece gereksiz bir yasa. Her şeyi daha güç bir hale getiriyor. Tüketiciyi de çok ilgilendiren bir konu. Türkiye’de iş kurduğumuz, satınalma yaptığımız kişiler, aracılar da kötü etkilenecek. En sonunda bunu ödeyecek kişi tüketicilerdir. Yüksek fiyat ve kötü kalite ile karşılaşacaklar. Çünkü ürünler uzun süre beklemiş olacak" dedi. TBMM tatile girmeden önce gündeme gelen yasa tasarısı, sebze-meyvanın hem üretim merkezlerinde, hem de varış noktasında iki ayrı kez halden geçişinin zorunlu kılınmasını öngörüyor.