Oluşturulma Tarihi: Mayıs 03, 2003 00:00
Türk yayın hayatına umutlarla giren birçok dergi zaman içinde yok olup giderken, iki ayda bir yayımlanan Arkeoloji ve Sanat Dergisi bu ay 25'inci yılını kutluyor. Akademisyenlerin yanı sıra işadamları, mahkumlar, generaller ve üst düzey bürokratların okuduğu dergi 21 ülkeye ulaşıyor.Nezih Başgelen, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü'nü bitirdiğinde Çelik Gülersoy'un ‘‘Klasik bir arkeolog olma. Arkeolojiyi canlı ve güncel hale getirmek için çalış’’ nasihatini tuttu. 1978 Nisanı'nda Arkeoloji Sanat Dergisi'ni kurdu. Tam 25 yıldır yayımlanan dergi, içerdiği İngilizce bölümleriyle arkeoloji, prehistoria, eskiçağ tarihi, sanat tarihi, mimarlık tarihi, etnografya, nümizmatik ve epigrafya konularında makalelere, inceleme ve
haber yazılarına yer veriyor.Başgelen, dergiden bir yıl sonra kitap yayıncılığına başladı. Türkiye'nin arkeolojik zenginliklerini anlatan eserlerin yanı sıra çocuklara tarihi sevdirmek için boyama kitapları hazırladı. Arkeoloji ve Sanat Yayınları 1981'den bu yana akademik yayınları da okura sunuyor. Derginin ve yayınevinin kurucusu Nezih Başgelen, arkeolojiyi sevdirmek ve tanıtmak istediklerini anlatıyor: ‘‘Bilgi boşluğunu doldurmak istiyoruz. İnsanlar, çocuk yaşlardan itibaren bu güzellikleri, zenginlikleri fark ederlerse onlara zarar da vermezler.’’1980'de 24 Ocak kararlarından sonra ve son krizde çok zor günler yaşamışlar. Hálá aralarında Urartu Çivi Yazıları Katalograları'nın da bulunduğu 84 kitap sırada bekliyor. Yayımlanmaları 2-3 bin dolarlık sponsorluklara ya da satışlardaki artışa bağlı. Nezih Başgelen'in bir arkeolog olarak kendisini çok iyi eğittiğini belirten Çelik Gülersoy, dergi ve yayınevini bir arkeoloji enstitüsüne benzetiyor: ‘‘Burası mali olarak küçük bir firma ama entelektüel olarak yeri arkeoloji enstitüsüne eşit. Alanında Türkiye'den yurtdışına giden tek dergi. Dergi ve kitaplar, mükemmel yayınlar.’’ Gülersoy, yayınevi ve dergi sayesinde Anadolu uygarlıklarının Türk diline kazandırıldığını ve bu uygarlıkların sosyal yaşamlarının gözler önüne serildiğini anlatıyor. KOMUTAN DA VAR MAHKUM DAArkeoloji ve Sanat Dergisi çok farklı toplum kesimlerinden okuyucuya sahip. Türk abonelerin arasında komutanlar, mahkumlar, işadamları, doktorlar, arkeoloji ve sanat tarihi öğrencileri, akademisyenler, müzeciler, turizmciler, rehberler, koleksiyonerler, belediye başkanları, valiler, büyük şirketler, büyükelçilikler, köylüler yer alıyor. Dergi, yurtdışında ise ABD'den Finlandiya'ya, Kanada'dan Japonya'ya 21 ülkenin müze, üniversite, enstitü, vakıf ve cemiyet üyelerine ulaşıyor.Dergi Mart-Nisan 2003 tarihli 113'üncü sayısıyla çeyrek yüzyılı geride bıraktı. Arkeoloji ve Sanat dört bin adet basılıyor. Dünyanın her yerinde 3 bin 200 aboneye ulaşıyor. Dergiyi yayınevinin
Galatasaray'daki maÄŸazasından edinmek mümkün. Ä°ki yıldır zam yapılmayan derginin fiyatı 4 milyon lira.ÇOCUKLARA BOYAMA KÄ°TABI Çocuklara arkeolojiyi sevdirmek üzere yaptıkları yayınlardan biri de boyama kitapları. Okul öncesi küçükler, boÅŸ resimleri boyarken binlerce yıl öncesinin figürlerini tanıyor. Hititleri Boyayalım serisi 6 kitap, onun dışındaki serilerde ise Urartu, Asur, Lidya, Frigya gibi konular bulunuyor.Yayınevinin asıl gelirini, kuruluÅŸlara hazırladığı kitaplar oluÅŸturuyor. Nemrut, Zeugma albümleri bunlardan sadece ikisi. Türkçe, Ä°ngilizce, Almanca ve Fransızca baÅŸlıklar altında toplanan yayınlar, akademisyenlere hitap edecek özel monogrofilerden, Türkiye'nin tanınmış turistik bölgelerini tanıtan rehber kitaplara kadar geniÅŸ bir yelpazeye yayılıyor. Yayınevinin arÅŸivi ‘‘Celsus Picture Library’’ adıyla profesyonel kullanıma açık. ArÅŸiv, Anadolu AteÅŸi adını alan Sultans of The Dance'in hazırlanışı sırasında da kullanıldı.Yayınevinin ‘‘Mozaik’’ serisi adı altında, arkeoloji ve sanat tarihi konuları dışında yaptığı yayınlar da var.Â
button