ArkadaÅŸlarıma cezaevinde çalışıyorum diye espri yapıyorum

Güncelleme Tarihi:

Arkadaşlarıma cezaevinde çalışıyorum diye espri yapıyorum
OluÅŸturulma Tarihi: Ocak 24, 2004 00:00

Sultanahmet Cezaevi'ni Türkiye'nin lüks mekanlarından birine çeviren Four Seasons Oteli, mutfağı konusunda çok iddialı. Otelin lokantası Seasons Ä°stanbul'un en iyileri arasında.Son olarak Travel & Leisure Dergisi tarafından Avrupa'nın en iyi otel restoranı seçildi. Lokanta Hürriyet Cuma'nın jürisi tarafından da birçok kez en iyi 10 lokanta listesine alındı. Seasons'ın mutfağı bundan önce Carlo Bernardini ve Ciaran Hackney gibi iki ünlü ÅŸef tarafından yönetiliyordu. Geçen yıl sonunda lokantanın ÅŸefliÄŸine Ä°talyan Giancarlo Gottardo getirildi. Gottardo, bir zamanlar televizyonların gözde dizisi AÅŸk Gemisi'nin çekildiÄŸi Pasifik Prenses adlı gemide aşçılık yapmış. Åžimdi Ä°stanbul'da çalışmaktan memnun. ‘‘İtalya'daki arkadaÅŸlarıma ben bir cezaevinde çalışıyorum diye espri yapıyorum’’ diyor.‘‘Sadelik ve özgünlük. Mükemmel kalitedeki malzemeleri keÅŸfetmek ve en yüksek standartta hazırlayıp sunmak. Kısaca tazelik, kalite ve zarafetin tabakta buluÅŸması. Ä°ÅŸte benim yemek sanatım bu’’ diyor Four Seasons Hotel Ä°stanbul'un mutfağının yeni ÅŸefi Giancarlo Gottardo.Gottardo 36 yaşında ve Ä°talyan. Yıllarca Sultanahmet Cezaevi olarak kullanılan daha sonra da mükemmel bir deÄŸiÅŸim ile otele dönüştürülüp birçok uluslararası ödüller alan Four Seasons Hotel'in mutfağının yeni patronu.Giancarlo Gottardo, Milano doÄŸumlu. EÄŸitimini Sicilya'da alıp mesleÄŸine 1988 yılında baÅŸladı. Yaklaşık on yıl boyunca Palermo, Milano ve Sardunya baÅŸta olmak üzere, Ä°talya'nın tüm bölgelerinde çalıştı. Milano'da ÅŸehrin popüler iki oteli Principe di Savoia ve Four Seasons'da kariyerini sürdürdü.AÅžK GEMÄ°Sİ’NDE KÄ°LO VERDÄ°MGottardo, Milano'dan Sardunya Adası'na giderken uçakta bir zamanların ünlü ‘‘AÅŸk Gemisi’’ adlı televizyon dizisinin filmini izlemiÅŸ. Bu film onun yaÅŸamında dönüm noktası olmuÅŸ.‘‘Filmi izledikten sonra uçaktaki dergileri karıştırırken bir broşür gördüm. AÅŸk Gemisi filminde kullanılan Pasifik Prenses gemisine aşçı aranıyordu. Formu doldurup gönderdim. Üç ay sonra çağırdılar. Porto Rico'ya gidip gemiye bindim. Filmde gördüğüm rüya gibi gemi bana demir yığını gibi geldi. Denize açıldık. Beni alt kadrolardan baÅŸlattılar. Üç gün sonra iÅŸi bırakmaya karar verdim. Gemi Brezilya'nın Bokadova diye küçük bir adasına yanaÅŸmıştı. Buradan nasıl ülkeme dönerim diye düşünüp aÄŸladım, sonra yeniden iÅŸimin başına döndüm. Ama zamanla gemiye alışınca çok keyif almaya baÅŸladım. Gemide çok kadın vardı. Başımdan çok aÅŸk macerası geçti. Çok kilo verdim. Gerçek bir aÅŸk gemisiydi. Bu gemi bence herkes tarafından denenmeliydi. Ben iki yıl dayandım. Sonra, 1997'de yeni dünya mutfağı ile tanışmak üzere Amerika'ya gittim. New York ve Chicago'da Bice, ardından Ralph Lauren Restaurant ve Los Angeles Zucca Restaurant'da executive chef'lik yaptım. Ama Amerikalıların robot gibi yaÅŸamları beni sıktı. Yeniden Ä°talya'ya döndüm.’’CEZAEVÄ°NDE ÇALIÅžIYORUMGiancarlo Gottardo Ä°stanbul'dan teklif gelince Türk yemeklerini de öğrenmek için hiç düşünmeden kabul ettiÄŸini anlatırken ‘‘Otelin eski bir cezaevi olduÄŸunu öğrendim’’ diyor. ‘‘Mutlaka iyi bir restorasyon yapılmıştır diye düşündüm ama irkilmedim desem yalan olur. Gelip görünce mükemmel bir mekanla karşılaÅŸtım. Hayran oldum. ArkadaÅŸlarıma cezaevinde çalışıyorum diye espri yapıyorum. Burada çalışmak ayrıca kariyerim için de önemli. Türk yemeklerini bilmiyordum. Åžimdi onları da öğreniyorum. Ä°talyan ve Türk mutfaklarında birbirine çok yakın geleneksel yemekler ve lezzetler var. Farklı tatlar kendimi geliÅŸtirmemi saÄŸlıyor. Gezerek öğrendiÄŸim bütün tatlar yaptığım yemeklerde etkisini gösteriyor. Türk mutfağı da bana yakın geliyor ve beÄŸeniyorum. Dolmaya bayılıyorum. Ä°lk Türk yemeÄŸi olarak dolma yapmayı öğrendim. Ama evimde özellikle makarna yemeyi severim.’’SIRTIMDA YÃœK VAROtelin mutfağının kendisinden önce Carlo Bernardini ve Ciaran Hackney gibi iki ünlü Ä°talyan ÅŸef tarafından yönetildiÄŸini anlatan Gottardo ‘‘Onlar iÅŸlerini iyi yaptılar. Ben de bu otelde iyi iÅŸler yapmayı planlıyorum. Herkesin kendi bakış açısı, düşüncesi, kendi stili vardır. Sırtımda bir yük olduÄŸu kesin. Ama kim kimin yerine gelirse gelsin ilk zamanlarda bir yük olması doÄŸal. Benim için önemli deÄŸil. Ben kendime güveniyorum. Hayatımın zor dönemlerinden birisi olduÄŸunu kabul ediyorum. Yemek tarzı farklı ama baÅŸarı bayrağını tepeye dikeceÄŸim.’’ŞEF GOTTARDO'NUN MUTFAÄžIGottardo zeytinyağından baÅŸka yaÄŸ kullanmıyor. Bol sebze ve bol baharat mutfağının önemli özelliklerinden. Tüm yemeklerinde fesleÄŸen, soÄŸan, sarmısak, maydanoz ve parmesan peyniri var. TaÅŸ fırınlarda yemek yapmayı çok seviyor. Spagetti, buharda levrek, havuç püresi, limonlu parfe gözdeleri arasında. Yaptığı yemeklerin sunuÅŸu da çok önemli. Yemekleri hazırlarken süsleyeceÄŸi tabakları o sırada tasarlıyor. Bunu ‘‘resim yapmak gibi bir anda geliÅŸen bir duygu’’ olarak tanımlıyor.Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!