Güncelleme Tarihi:
Birleşmiş Milletler’de görev yapan diplomatlar, iki ülkenin uzun bir süredir neredeyse yok düzeyindeki ilişkilerinde son yıllarda gözle görülür bir yakınlaşma olduğunu öne sürdü
Örneğin Arjantin’in İran’a ihracatı, geçtiğimiz yıl yüzde 70 oranında artış göstererek 1.5 milyar dolar seviyesine ulaştı. İran, Arjantin’in en önemli tarım ürünü olarak görülen ve Arjantin’in ticaret fazlasının baş kalemi olan mısırın el büyük alıcısı haline geldi.
İsminin açıklanmasını istemeyen Avrupalı bir diplomat, Reuters'a yaptığı açıklamada, iki ülkenin ilişkilerinde yeni bir sayfa açmak için elinden geleni yaptığını belirterek, “Hepimiz İran’ın nükleer silah programına bir nokta koyması ve teröre destek vermeyi bırakması için baskı yaparken, Arjantin hükümeti tam tersini yapmayı düşünüyor” dedi.
Tahran saldırıyla ilişkisi olduğunu reddetti ancak Temmuz ayında Arjantin’e “olayın üzerindeki karanlığı kaldırmak için” görüşmeler yapılması önerisini götürdü.
Bu olaydan iki yıl kadar önce İsrail’in Buenos Aires’te bulunan büyükelçiliğine düzenlenen ve 29 kişinin ölümüne neden olan saldırıyı İran ve Hizbullah’la bağlantılı olduğuna inanılan İslami Cihat Örgütü üstlenmişti.
Arjantin, 10 yıldan fazla süre boyunca saldırıların soruşturulmasıyla pek ilgilenmedi. Ancak Nestor Kirchner 2003 yılında devlet başkanı olduğunda, davaların yeniden açılması sözünü vererek, o güne kadarki ilgisizliği “ulusal bir utanç” olarak nitelendirdi. Saldırılarla ilgili olarak Arjantinli savcıların, hakkında iddianame hazırladığı ve İnterpol’ün aradığı isimler arasında İran’ın eski Devlet Başkanı Ali Rafsancani de bulunuyordu.
Arjantin’in İran konusundaki tavrı görünüşte değişmedi. Mayıs ayında, 1994 saldırısını soruşturan birimin başkanlığını yapan Arjantinli savcı Alberto Nisman, İnterpol arama emirlerini yeniletti. Geçen ay BM Genel Kurulu İnsan Hakları Komitesi’nde düzenlenen oylamada da Arjantin, İran’ın insan hakları sicilini kınayan ülkelerden biri oldu.
Ancak bazı şeylerin değiştiğine dair işaretler de yok değil. Örneğin, Eylül ayında, Arjantin Devlet Başkanı Cristina Fernandez, BM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada Buenos Aires’in İran’la diyaloga hazır olduğunu belirtirken İran’a da saldırının soruşturulması için çağrıda bulundu.
Dahası, İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad konuşması sırasında İsrail, Avrupa ve ABD’ye ateş püskürürken, Arjantin BM Daimi Temsilcisi’nin salonu terk etmemesi de tepki topladı. Daha önceki yıllarda İran cumhurbaşkanları kürsüye çıktığında Arjantin’in koltuğu boş olurdu.
İran’ın Arjantin’le ilişkilerini düzeltmek isteme nedenleri açık. Ancak diplomatlar, Arjantin’in neden harekete geçtiğinin ne olduğundan çok da emin değiller. Bazı diplomatlar, Arjantin’in ticaretini güçlendirmenin yanı sıra, gelişmekte olan tarafsız ülkelere yönelik Brezilya tarzı bir dış politika peşinde olduğunu savunuyor.
Dahası Arjantin, Venezüella lideri Hugo Chavez ve Bolivya lideri Evo Morales gibi İran dostu sosyalist liderlerle de yakın.
Buenos Aires’in bu tavrı hem Arjantin hem de İsrail’deki Yahudileri de rahatsız ediyor.
Arjantin, Latin Amerika’daki en büyük Yahudi nüfusuna sahip ülke. Arjantin’de bulunan Yahudi vakfı DAIA’nın başkanı Aldo Donzis, “İran konusundaki tavır dolayısıyla hissettiğimiz kaygıları ilettik” derken İsrailli bir yetkili Arjantin’in 1994 saldırısıyla ilgili arama emirlerini hayata geçirmesinin mümkün olmadığını söyledi.
Reuters haber ajansının "Exclusive: Argentina flirts with Iran as West watches nervously" başlıklı özel haberinden derlenmiştir.