Oluşturulma Tarihi: Haziran 17, 2004 00:00
TBMM Başkanı Bülent Arınç, Alman Berliner Zeitung gazetesine verdiği demeçte, Almanya'da yasaklanan İslami Cemiyet ve Cemaatleri Birliği'nin (İCCB) yöneticisi Metin Kaplan ile ilgili konunun Alman-Türk ilişkilerini artık daha fazla rahatsız etmemesinden memnun olduğunu ifade etti. “Bu artık önemli bir konu değil” diyen Arınç, “Kaplan'ı bekliyoruz. Sonra da mahkemeler, yasaların gereğini yapacaktır” dedi. Türkiye'nin geçmişte defalarca, iadesi halinde Metin Kaplan'ı adil bir yargılamanın beklediği güvencesini verdiğini belirten gazeteye demecinde Arınç, Türkiye'nin Avrupa'nın hukuk normlarına çok yaklaştığını kaydetti. “Anayasamızı değiştirdik ve 100'den fazla yasa çıkardık” diyen Arınç, AB tarafından eleştirilen devlet güvenlik mahkemelerinin yasal zemininin, son anayasa değişikliğiyle ortadan kaldırıldığını belirterek, yeni hukuk normlarının uygulanmasında da büyük çabalar sarfedildiğini söyledi. Türkiye'nin, Avrupa Birliği'ne yakınlaşma sürecini kararlı bir şekilde ileri götüreceğini belirten Arınç, AB'nin temsil ettiği siyasi, hukuki ve piyasa ekonomisi normlarının Türkiye'de de uygulanabileceğine inandığını belirtti. Arınç, gündemde ise üyelik müzakerelerine başlandığında ekonomik yakınlaşmanın hızlandırılmasının bulunduğunu söyledi. DIE WELT TBMM Başkanı Arınç, Die Welt gazetesine demecinde de muhabirin, ”Çok sayıda reforma karşı, özellikle yerel makamlardan pasif direniş geliyor. Yasalar güçlükle uygulanıyor” sözleri üzerine şunları söyledi: “Bu denli köklü değişikliklerde bürokraside tepki oluşması doğaldır. Fakat yasamanın güçlü siyasi iradesi karşısında başarılı olamayacaktır. Bizler de bölgeleri güçlendirmek istiyoruz. Reformun özü, yönetimi yerelleştirmek ve yerel yetkileri artırmaktır, yani daha az merkeziyetçilik. Her şey Ankara'dan kararlaştırılırsa o zaman yavaş işleyen bir yapı oluşur. Yerel yönetimler, daha fazla karar gücüne herhalde itiraz etmeyeceklerdir.” Arınç, “Milletvekilleri tüm bu reform kararlarını sadece AB üyeliğine daha da yaklaşmak için mi alıyorlar? Gerçekte Türkiye'yi ne kadar değiştirmek istiyorlar?” sorusu üzerine de “Anayasamızda önemli değişiklikler gerçekleştirdik. Bu yoğun bir süreçtir. Sonunda muhalefet temsilcileri de bunu desteklediler. Değişiklik iradesinin ne kadar açık olduğu da buradan anlaşılıyor” dedi. Arınç, kapatılan DEP'in eski milletvekili Leyla Zana ile ilgili soru üzerine de şunları kaydetti: “Zana 1994 yılında bir terör örgütünü desteklemekle suçlandı, mahkeme onu 15 yıl hapse mahkum etti. Ayrıca, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi asla bu hükmün içeriğini değil, mahkemede askerlerin de yer alması durumunu eleştirmiştir. Temyiz mahkemesi ise şimdi Zana'yı beraat ettirmemiş, sadece ceza süresinin neredeyse dolduğunu tespit etmiştir.” Arınç, Leyla Zana'nın suçlu olup olmadığına ilişkin soruyu da ”Mahkemenin kararına inanırım” diyerek yanıtladı. FINANCIAL TIMES DEUTSCHLAND Financial Times Deutschland gazetesi, TBMM Başkanı Arınç ile yapılan röportajla ilgili haberde, “Türkiye, devlet yapısıyla ABD'nin Ortadoğu'ya yönelik reform girişimine 'model' olarak hizmet etmek istemiyor” ifadesini kullandı. Gazete, Arınç'ın Türkiye'nin kendisini daha ziyade Batı ile Doğu arasında “doğal bir köprü” olarak gördüğünü belirterek, “Rejimimizi yurtdışına ihraç etme niyetinde değiliz, bu yanlış bir izlenim” sözlerine yer verdi. ABD planının çerçevesinin belirsiz olduğuna dikkat çeken Arınç, ”Ne denmek istendiği belirsiz. Hala karanlıkta hareket ediyoruz” dedi. “Türkiye, İslami gelenekle modernizmi birleştiren tek ülke. Güçlü bir devlet. Köklü geleneklere ve eskiye dayanan parlamenter yapılara sahip” diyen Arınç, yapılan reformlarla halka daha fazla özgürlükler sunulduğunu, demokratik ve laik hukuk sisteminin diğer Müslüman ülkelerin tersine anayasayla güvence altına alınmış olduğunu belirtti. “Bu özellikleri Türkiye'yi diğer ülkeler için iyi bir örnek yapmaktadır” diyen Arınç, Türkiye'nin Ortadoğu girişimine nasıl dahil edileceğinin belirsiz olduğunu, Türkiye'nin hali hazırda Euromed'de (Avrupa-Akdeniz Forumu) aktif bir rol oynadığını ve İslam ve Arap dünyasıyla sıkı bağlara sahip olduğunu söyledi. İslam Konferansı Örgütü'nün İstanbul'da yaptığı son toplantının bunun bir örneği olduğu belirtilen haberde, Ankara'nın, örgütün yeni genel sekreterinin Türk olması için her şeyi yaptığı ifade edildi. İsrail-Filistin sorununa da değinen Arınç, “Ben de Şaron'un bölgede barışı engellediği görüşündeyim. Filistin sorunu kanayan bir yaradır. Bu yara kapanmadıkça barış sağlanamaz” dedi. Teröre karşı terörle mücadele edilemeyeceğini söyleyen Arınç, ”Terör nereden gelirse gelsin bir insanlık suçudur” dedi. Arınç, Türkiye'nin İsrail devletine karşı hiçbir itirazı bulunmadığını, ancak İsrail hükümetinin takındığı anlaşılmaz tutuma karşı olduğunu ifade etti.
button