Güncelleme Tarihi:
Başbakan Yardımcısı Arınç, NTV'de katıldığı canlı yayında, Ankara Temsilcisi Murat Akgün'ün sorularını yanıtladı. İsrail'in, “Mavi Marmara” adlı gemiye düzenlediği saldırıya ilişkin soru üzerine Arınç, İsrail'in, bu tür olaylar sebebiyle sicilinin bir hayli kabarık olduğunu söyledi. Olayı “bir cinnet olayı” olarak gördüklerini belirten Arınç, “Bu kadarını belki tahmin etmiyorduk. İsrail'in en azından kendi karasularına girdiği zaman gemiyi durdurmak için bir eylem yapabileceğini düşünmüştük. Zaten kendisi de bir kaç gün öncesinde ihtar etmeye başlamıştı” dedi.
Mavi Marmara'nın uluslararası sularda saldırıya uğradığını hatırlatan Arınç, İsrail'in, içinde sadece insan ve insani yardım bulunan bir gemiye, bütün dünyayı karşısına alarak böyle bir eylem yapabileceğini tahmin etmediklerini ifade etti.
Mavi Marmara'nın, insani yardım örgütünün temin ettiği bir gemi olduğunu dile getiren Arınç, gemide pek çok ülkeden insanın Gazze'deki ablukayı delmek için yola çıktığını söyledi. Olayın hükümet organizasyonu olmadığını, geminin rotasının tayin edilmediğini anlatan Arınç, şöyle konuştu:
“Olay çok vahim. bu boyutunu kimse aklına getirmedi. Bu, cinnet noktasında bir şey. Kaldı ki Türkiye ile İsrail arasındaki ilişkiler birbirine güven esasına dayalı bir noktada. İsrail'in en çok güvenebileceği, en çok ilişkide bulunabileceği ülke Türkiye. İsrail, 'Türkiye'yi karşısına alarak böyle bir eylem yapamaz' düşüncesindeydik.”
Arınç, İHH yetkililerinin daha fazla sayıda gemi ile Gazze'ye tekrar gideceklerine yönelik açıklamalarının hatırlatılması üzerine, “İsrail bilmeli ki bu haksız, hukuka aykırı, insanlık dışı ambargoyu kaldırmadığı sürece bu tür hareketler devam edecektir” dedi.
Kızılay'ın Gazza'ye çok kısıtlı yardım yapabildiğini anlatan Arınç, İsrail'in, Kızılay vasıtası ile Gazze'de veya yakın yerlerde ortopedik aletler imal edecek tesis kurmasına izin vermediğini söyledi. Arınç, “Bu ambargoyu dünyanın hedefine getirip, bu ambargonun haksızlığına dünya kamuoyunu ikna edip buradan bu ambargonun delinmesine yol açacak eylemleri örgütler düşünebilirler” diye konuştu.
Olayı ilk duydukları andan itibaren bazı tedbirler aldıklarını belirten Arınç, şunları söyledi:
“Önemli olduğunu bildiğim bir konu var. O da Güvenlik Konseyinin acilen toplanması ve Sayın Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun burada çok önemli bir konuşma yaparak diğer üyelerin de katıldığı bir Başkanlık Kınama Deklarasyonu ile İsrail'in muhatap alınmasıdır. Şüphesiz yaptırım gerektiren bir kararın alınması için de Türkiye ön olacaktır. Bu konuda çalışmalarımız var ama bunun görüşülmesi, kararın alınması, vetoyla karşılaşıp karşılaşmayacağı ayrıdır. Bu kınama kararını çok önemsiyoruz. O gün o kadar ağır konuşmayı, diğer üyelerin de katılması ile kamuoyu bunun bir haksız operasyon olduğunu, hukuka aykırı olduğunu, insanların öldürülmemesi gerektiğini, açık sularda hareket eden bir gemiye böyle bir müdahalenin kesinlikle olmaması gerektiğini ifade ettiler.
Maalesef Türkiye içerisinde birileri kınama kararının çok basit olduğunu, önemsenmemesi gerektiğini söylüyor ama bu, İsrail hakkında uzun yıllar sonra belki, bizim tespitlerimize göre 30 yılı kapsayan bir zamanda oy birliği ile alınan ilk kınama kararıdır. Şüphesiz arkası gelecektir.”