Güncelleme Tarihi:
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç Türkiye'de 7 Haziran'da yapılacak genel seçimlerle ilgili olarak, “Seçimlere katılım ne kadar yüksek olursa Türkiye'deki tuzaklar o kadar bozulur. Birinci derecede herkes sandığa gitmeli. Sandığa giden kimse oyunu kime vereceğini bilir” dedi. Viersen kentinde Avrupa Türk Demokratlar Birliği (UETD) Krefeld Şubesi'nin açılışı sonrasında konuşan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç UETD'nin çalışmalarından övgüyle bahsetti.
''HESABINI MUTLAKA SORACAĞIZ''
Konuşmasına Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz'ın şehit edilmesinden duyduğu üzüntüyü dile getirerek başlayan Bülent Arınç, “Şehidimizin kanı yerde kalmayacak bu zalimlerden hesabını mutlaka soracağız” dedi.
Türkiye'nin büyümesinin güçlenmesinin kardeş olmasının birilerinin işine gelmediğini ifade eden Bülent Arınç şöyle devam etti: "İstiyorlar ki Türkiye karışsın zayıflasın güçsüz olsun Alevi Sünniyle düşman olsun Türk Kürt birbiriyle kavga etsin. Eskiden olduğu gibi ilerici gerici yobaz kavgaları olsun memleket fakirleşsin güçsüzleşsin. İstiyorlar ki Türkiye Suriye, Yemen veya Irak'a dönsün birbiriyle kavga eden toplum haline gelsin. Bunun için teröre destek veriyorlar Türkiye içinde fitne fesat çıkarmaya çalışıyorlar. Birliğimiz dirliğimiz bozacak her türlü faaliyetler yapıyorlar. Bazen casusluk yapıyorlar bazen kanunsuz işleri alenen götürüyorlar ki halkın devletine hükumetine olan güveni kalmasın. Şimdi yine yine eski günlerin hasretini çeken kötü insanlar kötü mihraklar var hem içeride hem dışarıda. Terör olayları bu kuklacıların ellerinde oynattıkları kuklaların eseridir. Bu iki tane alçak insana bakarak karar vermeyin
onları dışarıdan kuran arkasından adeta robot gibi kullanan kuklacılar var. O eller var onları oynatanlar var. Onları bulacağız ipliklerini pazara çıkaracağız ve hesabını burunlarından fitil fitil getireceğiz. “
Terörün bir insanlık suçu olduğunu vurgulayan Arınç, terörden çok acı çeken bir ülke insanı olarak diğer ülkelerde yaşanan terör olaylarına müsamaha ile bakamayacaklarını ifade etti.
Dünyanın neresinde olursa olsun bir ülkenin tek başına terörle başa çıkamayacağını savunan Arınç, ülkeler arasında terörle mücadele konusunda daha fazla işbirliği ve ortak mücadeleye ihtiyaç olduğunu kaydetti.
IŞID'İ BELA OLARAK NİTELENDİRDİ
IŞİD'i bir bela olarak nitelendiren Bülent Arınç, bu örgüte en çok Avrupa'dan katılım olduğuna dikkati çekti.
IŞİD'e katılmak amacıyla Suriye'ye geçen 3 İngiliz vatandaşıyla ilgili olarak bu konuda Türkiye'nin bir sorumluluğu bulunmadığını hatırlatan Arınç, "Geçtiğimiz günlerde 3 tane kız Türkiye'ye gelmişler. Bizim üzerimizden güneye geçmişler. İngilizler ayağa kalkmışlar. Bizde bunlar şüpheli şahıslarsa siz bildireceksiniz siz takip edeceksiniz. Turist pasaportuyla gelmişler. Her yıl Türkiye'ye 38 milyon turist geliyor 38 milyonun başına polis koyacak halimiz yok. Sen görevini yapacaksın. Teröre meyilli insanların hareketini takip edecek ve bana bildireceksin. Sen görevini yapacak bana bildireceksin. Türkiye'ye girişinden 24 saat sonra bize haber veriyorlar. O zaman zarfında ne yaptığı ne ettikleri belli değil. Bunun arkası kesilmedi" diye konuştu.
Savcı Mehmet Selim Kiraz'ın şehit edilmesi sonrasında avukatların adliyeye girerken aranmak istemediğini ifade eden Arınç, “Kendilerinin şüpheli şahıs olarak görülmelerini istemiyorlarmış evet kimseye şüpheli şahıs gözüyle bakamayız. Ama havalimanlarından nasıl çıktığımızı girdiğimizi bir düşünün. Dünyanın her yerinde kontrol şarttır. 10 defa X-Ray cihazından sizi geçirirler. Yüzük, kemer çıkartırlar. Ayağınızın tokası ötmeye başlar ayakkabıyı bile çıkartırlar. Bunun için adam bakanmış, milletvekiliymiş yüzünüze bile bakmazlar. Bu kontrol olacak derler. Canımızı hoşuna gitmese bile Allah korusun bu tür tedbirlere ihtiyaç olabilir. Abartmamak şartıyla insani ölçülere de dikkat etmek şartıyla bunlar önemlidir” dedi.
Arınç AK Parti'nin iktidara geldiğinden bu yana yaptığı başarılı çalışmalarına örnekler vererek bunların duble yollar, ulaştırma, enflasyon ve TL'den 6 sıfır atılması ve IMF'ye olan borçların silinmesi olduğunu anlattı.
ALİ BABACAN'A ÖVGÜ
Konuşmasında Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ı da öven Arınç, Babacan'ın Türkiye ekonomisine yaptığı katkıları anlattı.
Babacan'ın genç bir bakan olarak çok başarılı işler yaptığını anlatan Arınç, “Ali Babacan Hindistan'da Maliye Bakanıyla görüşmeye gittiğinde oranın Maliye Bakanı Ali Babacan'ı genç bularak bakanınız nerede diye sormuş. Benim deyince afallamış öyleyse buyurun demiş. Ali Babacan'ı bebecan yaptılar bir zaman. Gencecik aslan gibi akıllı inançlı adam Türkiye'yi uçurdu be kardeşim” dedi.
GENEL SEÇİMLER
AK Parti'nin girdiği tüm seçimlerden zaferle çıktığını söyleyen Arınç, “Şimdi bu hükümetin önüne geçmek için zorlamak yıpratmak için çeşitli komplolar var. Bunları hepiniz biliyorsunuz. Bu partiler karşımıza bazen ittifak ederek bazen başka formüllerle karşımıza çıkarak milletvekili sayımızı düşürmek istiyorlar. Tek istedikleri şudur. evet bunlar tekrar iktidar olacak ama güçleri biraz örselensin, çözüm süreci başarıya ulaşmasın, Türkiye karışsın ekonomisi bozulsun. Türkiye'de her kafadan ses çıkmaya tekrar başlasın. Peki sizin iktidar olmak niyetiniz var mı. Hayır. Biz de nerede o. Millet zaten bizi seçmez bir bizde de o aklı yok ki iktidar olalım gelirsek ne yapacağız Allah muhafaza. Peki sen gelemeyeceksen niye bu hükümetin güçsüz olmasını istiyorsun? Bunlar gitsin de ülke ne hale gelirse geldin umurumda değil diyor. Söylemek istedikleri bu. Ana muhalefet partisi lideri hedefimiz yüzde 35 diyor. En büyük hedefi buymuş bir de başbakan olabilmek. İktidar olursan başbakan olacaksın. Eskiden darbeler, ara dönemler parti kapatmalar vardı. Ben bekliyorum diye hazırda beklerlerdi. Darbeler dönemi gitti. Parti kapatma dönemi bitti. Siyaset mühendisliğinin miadı doldu. Milletten emaneti alırsan iktidar oluyorsun arkadaş alamazsan oturduğun yerde oturuyorsun. Yüzde 35 ile kimseye iktidar verilmez. Nasıl olur ki ana muhalefet lideri hedefini bu kadar açıklayabilir. Bizim başladığımız noktayı adam en büyük hedef olarak görüyor. Biz gittik onlar yerinde kaldı. Biz yüzde 50'ye geldik kardeşim. Bak şimdi bununda üstüne çıkacağız inşallah ben milletime güveniyorum. Burada yapacağımız seçimlere büyük bir katılım. Seçimlere katılım ne kadar yüksek olursa Türkiye'deki tuzaklar bozulur. Kim alırsa alsın birinci derecede önemli olan o değil. Birinci derecede önemli olan herkes sandığa gitmeli. Sandığa giden kimse oyunu kime vereceğini bilir. Almanya'daki kardeşlerime başka bir şey söylememe gerek yok. Siz sandığa giderseniz Türkiye'nin geleceği sizin geleceğiniz. Ne kadar doğru bir işi yapacağınıza inanıyorum” dedi.
AK Parti'nin yurt dışında yaşayanlara oy kullanma imkanı getirdiğini hatırlatan Arınç yurt dışında sıranın seçilme hakkına geldiğini ancak bunun için anayasal değişikliğe ihtiyaç olduğunu belirtti.
Arınç yurt dışından milletvekili seçilebilme konusunda ise, “Yurt dışında eğer bu oylamalar sağlıklı sıhhatli yüksek gerçekleşirse bundan sonra bu demokratik tecrübe bize şunu gösterecek seçme hakkı verdik sıra seçilme hakkında. İçinizden Düsseldorf milletvekili olacak. Münih'e iki tane ver. Ucuz etin yahnisi kötü olurmuş aman deyim. Güzel işler yapalım bizi cesaretlendirin yüreklendirin bizde verelim. Neden bunlar da bir hak çünkü. AB'ye girdikten sonra Avrupa Parlamentosu seçimleri onlar ayrı. Ama şimdiden bazı şeyleri düşünmemiz lazım” ifadelerini kullandı.
Türkiye'deki seçimlerin tam önemli bir seçim olduğunu vurgulayan Arınç 3 dönem boyunca başlarında Recep Tayyip Erdoğan'ın Başbakan olarak bulunduğunu ifade ederek, “Şimdi Ahmet Davutoğlu var. Davutoğlu Ahmet hoca var. Davutoğlu Ahmet hoca da Başbakan olsun, ülkemize güzel faydalı hizmetler yapsın. Konya, Taşkent'in yörük çocuğu memleketin başına vatansever bir insan gelsin, inşallah Allah'ın izniyle” diye konuştu.