Yaz aylarında özellikle açık alanlarda sıklıkla karşılaşılan arılar, bazı kişileri sokması halinde ölüme bile yol açacak anaflaktik şoka neden olabiliyor.
İstanbul Üniversitesi (İÜ) Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta, yaz aylarında, özellikle açık alanlarda en sık karşılaşılanolaylardan birinin de arı sokması olduğunu söyledi.
Arı sokmasıyla oluşacak normal bir reaksiyonda, sokulan yerde ağrı, yanma, kızarıklık ve şişmenin olacağını, bunun da genellikle birkaç saat içinde geçeceğini belirten Prof. Dr. Küçükusta, bu durumda şiş olan bölgeye soğuk kompresler uygulanması ve ağrı kesici alınmasınınyeterli olduğunu dile getirdi.
Bazı durumlarda ise arının soktuğu yerde geniş bir alana yayılan şişlik ve kızarıklık oluşabildiğine işaret eden Prof. Dr. Küçükusta, aynı anda 50 ya da 100 arının sokması halinde toksik reaksiyonların daolabileceğini bildirdi.
Arı sokmasının bazı kişilerde ise ölüme bile yol açabilecek anaflaktik şoka (vücudun tamamını ilgilendiren alerji) neden olabileceğini anlatan Prof. Dr. Küçükusta, bu durumu şöyle anlattı: “Anaflaktik şokta, yaygın olarak bütün vücutta damar geçirgenliğinde artma, ödem, şişme ve kabarmalar olur. Kabarmalar deride olunca kurdeşen olarak görülür. Bu şişme ve kabarma, ses tellerinde yani gırtlakta olduğu zaman gırtlak tamamen denecek kadar kapanır, bu da kişinin ani olarak ölümüne yol açar. Hiçbir alerjik belirtisi olmayan bir insanda da bir arı sokmasıyla anaflaktik şok ve ölüm yaşanabilir. Arı soktuğu an tuhaf sıkıntı hissi, huzursuzluk, sıcak basması, çarpıntı ve kaşıntı gibi belirtiler olursa, bunlar anaflaktik şokun öncü belirtileridir ve kişi mutlaka hemen bir sağlık kurumuna götürülmelidir. Bunun tedavisi adrenalindir. Eğer bu tedavi ilk birkaç dakika içinde yapılmazsa ölüm olur.”
ARI SOKMASINA KARŞI ÖNLEMLER Arı sokmalarına karşı önlem olarak, arıların yaşadığı yerlerden uzak durulması, arılı ortamlarda uzun kollu gömlek ve pantolon giyilmesi, çorap ve ayakkabılı olunması, bahçe işlerinde eldiven kullanılması tavsiyesinde bulunan Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta, “Elbiseleriniz parlak renkli olmasın. Parfüm, deodorant, kolonya gibi arıları çekebilecek kokuları kullanmayın. Açıkta yemek yemeyin ve açıkta yiyecek bırakmayın. Çöp tenekelerini evin dışında ve kapağı açık bırakmayın. Arı ile karşılaştığınızda sakin olun arıyı tahrik edebilecek hareketlerden kaçının” dedi.
SOKTUKTAN SONRA NE YAPMALI? Prof. Dr. Küçükusta, arı sokmalarından sonra yapılması gerekenleride şöyle sıraladı: -Bal arısı sokmalarında ilk olarak, deriye takılı kalan iğne özenle çıkarılmalıdır. -Sokulan bölge bol su, sabun veya antiseptik bir solüsyonla iyice yıkanmalıdır. -İğne kırılmışsa, üzerindeki mikropları öldürmek için aleve tutulan toplu iğne ile üst deri dikkatle kaldırılarak daha iyi görünürhale getirildikten sonra, sabunla yıkanmış ve alkolle dezenfekte edilmiş bir cımbızla alınmalıdır. -Ağrı ve şişmeyi önlemek için sokulan yere buz konulmalıdır. -Sokulan yer kol veya bacak ise bunların yukarı kısmı lenf akımını engellemek için bir sargı beziyle çok sıkmadan sarılmalı, kol ve bacaklar yukarı kaldırılmalıdır. -Ağrıya karşı analjezikler, kaşıntıya karşı antihistaminikli veya kortizonlu pomatlardan yararlanılmalıdır. -Anaflaktik şok ise tedavinin temel ilacı adrenalindir. -Duyarlı kişiler ve özellikle arıcılıkla uğraşanlar, kendi kendilerine enjektörle adrenalin yapmayı öğrenmelidir.