AraÅŸtırma Dünyasından

Güncelleme Tarihi:

Araştırma Dünyasından
OluÅŸturulma Tarihi: Mart 22, 2005 00:00

Göbek kordonu kök hücreleri, enfarktüsü hafifletiyorGöbek kordonu kök hücrelerinin enfarktüs sonuçlarını hafiflettiÄŸi hayvan deneyleriyle kanıtlandı. Rostock Ãœniversite KliniÄŸi’nden yapılan bir açıklamaya göre enfarktüsten sonra göbek kordonu kök hücreleri aşılanan farelerde, hasar gören bölgede %20 daha fazla damar oluÅŸmuÅŸ. Projeyi yöneten bilim kadını Nan Ma’nın araÅŸtırması, göbek kordonu kanının dondurulması üzerine uzmanlaÅŸmış bir biyoteknoloji firmasının desteÄŸiyle gerçekleÅŸmiÅŸ. Farenin kuyruk toplar damarına aşılanan kök hücreleri buradan kalbe giderek iyileÅŸme sürecini desteklemiÅŸler. Rostocklu araÅŸtırmacılar benzer deneyimleri, kemik iliÄŸinden alınan hücrelerle enfarktüsü tedavi ederek de yaÅŸamışlar. Göbek kordonu %1 oranında, doÄŸum stresi nedeniyle bebeÄŸin kemik iliÄŸinden göbek kordonuna geçen kök hücrelerden oluÅŸur. Kök hücreleri sınırsız olarak bölünerek farklı hücre tiplerine dönüşebilen uzmanlaÅŸmamış hücrelerdir.Van Müzesi’nin geleceÄŸi ne olacak? Van Müzesi’nin Van kalesine yapılması planlanan yeni bir binaya taşınacağı haberi arkeologlar tarafından tepkiyle karşılandı. Haberin Yüzüncü Yıl Ãœniversitesi’nin YÃœAT-HABER sitesinde yayımlanmasından sonra dehÅŸete düştüğünü söyleyen Ä°stanbul Ãœniversitesi Arkeoloji Bölümü profesörü Mehmet ÖzdoÄŸan, "Van kalesi arkeolojik bir yerleÅŸim yeri ve içindeki dolgu da arkeolojik kültürlerin birikimidir. Burada yapılacak herhangi bir inÅŸaat ne amaçla olursa olsun, bu dolguyu bozacak ve içindeki bilgilerin bir daha yerine konamayacak ÅŸekilde yok olmasına neden olacaktır" diye konuÅŸtu. ÖzdoÄŸan’ı destekleyen Prof.Dr.Altan ÇilingiroÄŸlu (Ege Ãœniversitesi Protohistorya ve Ön Asya Arkeolojisi Ana Bilim Dalı baÅŸkanı) da müzenin kalenin yanına yapılmasının tehlikeli olduÄŸunu hatırlatarak, kentten uzak bir bölgeye kurulacak bir müzesinin asıl iÅŸlevini yerine getiremeyeceÄŸine dikkat çekti. ÇilingiroÄŸlu ayrıca müzesinin kent dışında bulunmasının ziyaretleri zorlaÅŸtıracağı ve hırsızlığı kolaylaÅŸtıracağı görüşünde. Müzenin Van kalesinin yanına taşınmasını sakıncalı bulan arkeologlar müzenin baÅŸka bir kültür varlığının yok edilmesi pahasına yapılmaması gerektiÄŸini vurguladılar. Ä°ngiltere’de milyonlarca gıda ürünü toplatıldıKanser uyarısından sonra Ä°ngiltere’deki marketlerden milyonlarca gıda ürünü toplatıldı. Times dergisindeki habere göre bu Ä°ngiltere tarihindeki en büyük toplatma kararı. Karar Ä°ngiliz FSA gıda kuruluÅŸunun, 359 farklı üründeki kanserojen bir boya maddesi konusunda uyarmasından sonra yürürlüğe girdi. Rapora göre Avrupa, Amerika ve Kanada’daki yetkili kuruluÅŸlar Sudan I boyar maddesini içeren ürünlerin peÅŸine düştüler. ‘Kırmızı boya maddesinin kullanımı Avrupa’da ve diÄŸer birçok ülkede yasaklanmıştır. Sudan I, kanser riskini önemli ölçüde yükseltmekte" diye konuÅŸtu FSA ÅŸefi Jon Bell. Açıklamalara göre kanserojen boya maddesi Hindistan’dan ithal edilen beÅŸ tonluk acı kırmızı toz biberde, bulunmuÅŸ. Bu acı biber tozu Ä°ngiliz Premier Foods firması tarafından Worcester sos üretiminde kullanılmakta. Worcestor sosu ise daha sonra Ä°ngiltere’deki büyük marketlere dağıtılan ve en az 15 ülkeye ihraç edilen yüzlerce ürüne katılmakta diyor Times dergisi. Kanserojen biberli sosu içeren ürünler arasında hazır çorbalar, soslar ve pizza gibi hazır yiyecekler bulunmakta. Sudan I normalde endüstriyel yaÄŸlar, benzin ve ayakkabı cilalarında kullanılır. Son adaylar birinci oluyorÄ°ster eÅŸ ister ev arayışında veyahut da yarışmalarda olsun en iyi etkiyi son adaylar bırakıyorlar. Birçok insanın sübjektif hislerden bildiÄŸi etkiyi Carnegie-Mellon Ãœniversitesi psikoloÄŸu W„ndi Bruine de Bruin son araÅŸtırmasında kanıtladı. Bruine de Bruin araÅŸtırması sırasında buz pateni ÅŸampiyonası ve Eurovision Åžarkı Yarışması’ndaki jüri deÄŸerlendirmelerini incelemiÅŸ. Buna göre yarışma ilerledikçe jürinin puanları da yükselmekte. Son adaylar ortalama olarak daha iyi sonuç elde ediyorlar. Yarışmacılara puanların hemen veya tüm adayların izlenmesinden sonra verilmesi sonuçlar üzerinde etkili olmuyor. Bu etkinin kesin nedenini bilmeyen araÅŸtırmacı, karşılaÅŸtırmaların etkili olabileceÄŸini düşünüyor. Jüri üyeleri bir önceki adayın da bu kadar sevimli bir gösteri sunup sunmadığını soruyor olabilirler. Psikolog bu sıralama etkisinin ne ÅŸekilde önlenebileceÄŸini de bilemediÄŸini söylüyor. Gerçi sıralama genelde rastlantısal bir ÅŸekilde belirleniyor ama bu yine de soruna bir çözüm getirmemekte diye konuÅŸtu Bruine de Bruin. NASA’ya ilk siyah baÅŸkanColumbia felaketinden sonra ÅŸiddetli eleÅŸtirilere neden olan Sean O’Keefe’nin yerine eski astronot Fred Gregory geçti. Gregory, Amerikan uzay ajansının ilk siyah yöneticisi olarak 21.2.05 Pazartesi günü göreve baÅŸladı. 2002 yılından buya yana kuruluÅŸun baÅŸkan yardımcısıydı. Gregory’nin baÅŸlıca görevi mekik filosunu yeniden iÅŸler hale getirmek olacak. NASA bunun dışında Uluslararası Uzay Ä°stasyonunu tamamlayarak yeni bir uzay aracı geliÅŸtirmek istiyor. Tabii bu arada her ÅŸeyden önce Bush hükümetinin planları gerçekleÅŸtirilecek. Yeni bir insanlı Ay yolculuÄŸundan sonra Mars’a astronot yollamak gibi. Dünyaya ışın bombardımanıDünyamız 27 Aralık 2004 tarihinde gece saat on buçukta gamma ve röntgen ışını bombardımanına uÄŸradı. Bunun nedeni ÅŸuydu: Bir nötron yıldızı saniyenin onda biri kadar kısa bir süre içinde GüneÅŸin 100.000 yıl içinde yansıttığı kadar ışın yaydı. Yüz yılda bir meydana gelen olay, dünyadaki tüm radyo teleskopları ve uzaydaki uydular tarafından izlendi. Avustralya’daki araÅŸtırmacıların açıklamalarına göre SGD 1806-20 nötron yıldızındaki dev patlamanın aydınlığı saniyenin onda biri kadar bir süre içinde Ay’dan daha parlaktı. Son yıldız patlaması böylece güneÅŸ sistemimizin dışındaki en parlak cismi oldu. NASA ise parlaklığın kısa bir süre içinde dünya atmosferinin en üst tabakasında da etkili olduÄŸunu söyledi. Bazı önemli özelliklerinden dolayı magnetar olarak da adlandırılan nötron yıldızı, saniyenin onda biri kadar bir süre içinde GüneÅŸin yüz bin yılda yansıttığından daha fazla enerji açığa çıkartmış. Bu tür bir olay yüz veya bin yılda bir yaÅŸanır diyor Harvard-Smithsonian Astrofizik Merkezi’nden Bryan Gaensler. EÄŸer olay bizden on ışık yılı uzaklıkta meydana gelseydi atmosfer büyük bir yara alır ve kitle ölümleri meydana gelebilirdi. Åžans eseri dünyamızın yakınlarında nötron yıldızı bulunmuyor. Bize en yakın nötron yıldızı olan 1E 2259+586 yaklaşık olarak 13.000 ışık yılı uzaklıkta yer almakta. Bilinen milyonlarca nötron yıldızından sadece on iki tanesi magnetardır. Nötron yıldızları, muazzam bir manyetik ışına ama sadece 25km çapında olan ve içlerine çökmüş güneÅŸlerdir.Kanserde binlerce insan kendi kendine iyileÅŸti Almanya’da Nürnberg Onkoloji KliniÄŸi’nden Herbert Kappauf, kanserde kendi kendine iyileÅŸmeleri konu alan bir araÅŸtırma yaptı. Tıp literatüründe "spontan remisyon" olarak adlandırılan bu iyileÅŸme sürecini araÅŸtıran Allman doktor, Spiegel’de yayımlanan haberde, bilimsel olarak açıklanamayan 1000’i aÅŸkın iyileÅŸme olgusu saptadığını açıkladı. Ancak bu konuyu bilim ele almadı ve bu nedenle kendi kendine iyileÅŸme sürecinde neyin etkin olduÄŸu bilinmiyor. Kendine kendi iyileÅŸen hasta sayısının sadece Almanya’da 400.000 kanser vakası olabilir. Kappauf diyor ki: "Cilt kanseri (Melanom), nöroblastom (sinir dokusunu oluÅŸturan embriyonik hücrelerden meydana gelen tümör), böbrek hücresi veya bazal hücre karsinomu gibi kanser türlerinde kendi kendine iyileÅŸme ÅŸansı, lotodan altı tutturma ÅŸansından daha fazla. Cilt kanserindeki iyileÅŸme ÅŸansı metastazların oluÅŸumundan sonra bile 1’e 400. Kappauf’un bir böbrek kanseri hastasının akciÄŸer metastazları, uygun bir terapi uygulanmamasına raÄŸmen iyileÅŸmiÅŸti. Böbrek kanseri hastalarındaki ana tümör ameliyatla alındıktan sonra akciÄŸerdeki metastazlar genelde kendiliÄŸinden kayboluyor. Bu iyileÅŸmenin immünolojik bir etkiye dayanıyor sanılıyor. Kanguru gübresinden kağıt üretimiÄ°nsanlar yazı yazabilsinler diye artık aÄŸaçların ölmesi gerekmiyor. Kanguru gübresinden de kağıt üretilebiliyor.Firmanın "Creative Paper Tasmania" adlı ürünü, beÅŸinci kıtanın metropollerinde yaÅŸayan çevre dostu tüketiciler için geliÅŸtirildi. Kanguru dışkısından üretilen kağıt kahverengimsi renkte. Ä°lk 400 A4 kağıtları için 25 kilo kanguru ve Wallaby (küçük kanguru cinsi) dışkısı iÅŸlendi. Bu yenilik için Tasmanyalı çiftçiler ellerini kirleterek kanguru dışkısı toplamak zorunda kaldılar. Fakat firma yöneticisi Joanne Gair bu henüz baÅŸlangıç, daha büyük üretime geçtiÄŸimizde biraz desteÄŸe ihtiyacımız olacak dedi. Kağıt sektöründü bir atılımın gerçekleÅŸebilmesi için Avustralyalılar tarafından "Roo Poo" olarak da andırılan 100 ila 200 kilo gübrenin toplanması gerekiyor. Gair, ürününün tutulacağından emin. Turistlerin ilgisini çekmesin beklenen kanguru gübresi kağıdı öte yandan iyi bir çevre mesajı veriyor. Ayrıca kanguru dışkısından kağıt üretmek gayet pratik. Bitkisel lifleri ayırma iÅŸlemi hayvanların bağırsaklarında yapılıyor. Böylece iÅŸin büyük bir kısmı kendiliÄŸinden hallolmakta diyor Gair memnuniyetle. Firma yöneticisi kanguru dışkısından kağıt üretme fikrine, Afrika’da fil dışkısından üretilen ve turistlerin büyük ilgisini çeken kağıt ile ulaÅŸmış. Ve Ä°skandinavya’daki büroların çoÄŸunda kullanılan kağıtlar ise geyik gübresinden üretilmekte. "Poo kağıdı", Tasmanya adasında Mayıs ayında gerçekleÅŸtirilecek "Ä°novasyon haftasında" tanıtılacak. Kan ve idrar testi yerine tükürük testiBasit bir tükürük testinin yakında kan ve idrar testlerinin yerini alacağı bildirildi. Tükürük testiyle alkol/uyuÅŸturucu tüketimi, AIDS, ÅŸarbon ve diÄŸer hastalık etkenleri hatta kanser bile teÅŸhis edilebilecek. Amerikan Bilim BirliÄŸi (AAAS) kongresinde konuÅŸan bilim adamları, bedendeki süreçlerin neredeyse tümü, ağızdaki sıvılardan okunabiliyor dediler. Tükürük öte yandan bir hastanın hayatı boyunca ne kadar diÅŸ çürüttüğünü hatta bazı durumlarda hangi diÅŸlerin çürüdüğü hakkında bile bilgi veriyor diye açıkladı Güney Kaliforniya Ãœniversitesi’nden Prof. Paul Denny. Denny gibi Pennsylvania Ãœniversitesi’nden Daniel Malamud da ağızdaki maddeleri güvenirli bir ÅŸekilde deÄŸerlendiren bir test üzerinde çalışıyor. Tükürük örneÄŸi almak basit ve aÄŸrısız gerçekleÅŸmekte, ayrıca idrar örneklerinde olduÄŸu gibi hileye izin vermemekte. Sürekli yeniden üretilen tükürük Äž günde yaklaşık olarak bir litre- kanda ve idrarda da bulunan proteinleri ve molekülleri içermekte. Amerika’da yapılan birçok araÅŸtırmada, tükürük testi sayesinde ağız ve gırtlak bölgesinde uyuÅŸturucu, bakteri, virüs, hormon, antikor ve büyüme faktörleri saptanmış. Kaliforniya Ãœniversitesi’nde (Los Angeles) David Wong yönetiminde çalışan ekip, iki yıl içinde tükürük içinde bulunan tüm proteinleri gösteren bir katalog hazırlayacak. Bu proteinlerden biri sayesinde Denny, bir hastasında diÅŸ çürümesini kesin bir ÅŸekilde önceleyebilmiÅŸ. DiÅŸ hekimlerine yönelik olarak geliÅŸtirilecek bir testle riskli diÅŸlerin genç yaÅŸta saptanması ve bunların özel bir tabakayla çürüğe karşı korunması mümkün olacak. Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!