OluÅŸturulma Tarihi: Ocak 29, 2004 00:00
Aspirinde kanser kuşkusuMucize ilaç olarak bilinen Aspirin kalp ve dolaşım bozukluklarından tutun her türlü ağrı kesicilere ve çeşitli hastalıklara karşı etkilidir. Mide ve
yemek borusu kanserini önleyici etkisi nedeniyle düzenli olarak düşük dozda aspirin alınır. Åžimdi yeni bir araÅŸtırma aspirine ilk gölgeyi düşürdü. Harvard Tıp Okulundan bilimciler18 yıl süren bir araÅŸtırma soncunda, düzenli aspirin alımından vazgeçilmesi gerektiÄŸini ileri sürdü. 88.000 kadından üçte birisi haftada 325mg’lık 2-3 aspirin almış. Uzun süre aspirin kullanan kiÅŸilerde pankreas kanseri riski %58 oranında yükselmiÅŸ. 20 yıl içinde haftada 14 veya daha fazla aspirin alan kadınlarda risk %86’ya yükselmiÅŸ. (‘Journal of the National Canser Institute’). Bazı bilimcilere göre aspirin pankreasta iltihaplanmaya yol açığyor. Ancak bunun nedeninin araÅŸtırılması gerek.11 Eylül, laboratuar deneyindeYanan kerosenin kızgınlığı ve alev alan büro donanımları yüzünden Dünya Ticaret Merkezi 11 Eylül’deki saldırıdan hemen sonra çökmüştü. Uzmanlar ÅŸimdi yapının bir katını yeniden inÅŸa ederek gökdelenlerin benzer felaketlerden ne ÅŸekilde korunabileceÄŸini araÅŸtırıyor. Deney için inÅŸa edilen kat, en küçük ayrıntılarına kadar özgün modelle tıpatıp aynı. Amerikalı madde araÅŸtırmacıları, Dünya Ticaret Merkezi’nin 96.katındaki üç büroyu, Marsh & MacLennan finans ÅŸirketi tarafından döşendiÄŸi gibi yeniden tasarladılar. Ulusal Standartlar ve Teknoloji Enstitüsü’nün laboratuarında ÅŸimdi yanan kerosenin çelik konstrüksiyon üzerindeki etkisini ve gökdelenlerin yangında meydana gelen yüksek ısılardan ne ÅŸekilde korunabileceÄŸi araÅŸtırılıyor. Elde edilen ilk sonuçlara göre çelik taşıyıcılarının yangın izolasyon kaplamalarındaki minik yırtıklar yüzünden bile metal yapıar önemli ölçüde ısınabiliyor. AraÅŸtırmacılar bu yüzden binaların büyük bir yangınla bile çökebileceklerini sanıyorlar. Bir beyinde iki insan yaÅŸarsaKiÅŸilik bölünmesi sanılandan daha derinden etkiliyor. Bir beyinde iki farklı insan yaÅŸadığında, her biri kendi sinir ağını kullanıyor. Söz konusu hastalık daha çok çocukları vuruyor. Genç yaÅŸlarda travma geçirenlerde bazı durumlarda multiple kiÅŸilik bozukluÄŸu geliÅŸmekte. Hastalar kontrolsüz olarak iki veya üç kiÅŸilik arasında gidip gelirler. Bilim adamları hastaların bu ÅŸekilde olaylardan uzaklaÅŸtıklarını sanıyorlar. Öyle ki korkunç bir olayı onların deÄŸil de sanki baÅŸka birinin başına gelmiÅŸ gibi algılıyorlar. Hollandalı bilim adamları ÅŸimdi bölünmüş kiÅŸiliklerden her birinin ayrı bir sinir ağına sahip olduÄŸunu saptadılar. Hangi kiÅŸilik ön planda ise ifadeler de o kiÅŸilikle baÄŸlantılı farklı beyin bölgelerinde iÅŸlenmekte diyor Groningen Ãœniversitesi’nden Simone Reinders ‘NeoroImage’ dergisinde. Bilim adamı on bir hastaya travmatik olayları konu alan otobiyografik öyküler okuyunca, ikinci kiÅŸiliÄŸin de beyin yapısında varlığını sürdürdüğü ortaya çıkmış. Hastalar ilk kiÅŸilik durumunda bulunduklarında duygulardan sorumlu beyin bölgeleri, ikinci kiÅŸilik ön plana çıktığında ise tamamen farklı beyin bölgeleri etkileniyor ve bu kiÅŸilik, öyküyü kendi geçmiÅŸi olarak algılamıyor. Reinhardts, bu beyin bölgelerinin otobiyografik anıları bastırarak on anda etkin olan kiÅŸilikten sildiklerine inanıyor. ‘Beynin, travmatik bilgileri aktif olarak bastırması gerekiyor diye açıklıyor araÅŸtırmacı. Bilim adamları elde edilen yeni sonuçların, hatalı olarak ÅŸizofreniyle bir tutulan multiple kiÅŸilik bozukluÄŸunun aslında çok daha derinden etkilediÄŸini ve hastalarda sadece moral deÄŸiÅŸikliÄŸine neden olmadığına da iÅŸaret ettiÄŸini sanıyorlar. Yeni astım ilacı balgam oluÅŸumunu önlüyorHalihazırdaki astım ilaçları sadece solunum yollarındaki kramplaÅŸmayı engelliyorlar. Amerikalı biyologlar ÅŸimdi solunum yollarındaki tıkanmayı da önleyecek bir protein molekülü buldular. Yeni etki maddesinin gelecekte astım tedavisinin yerini alabileceÄŸi bildirildi. MANS olarak adlandırılan molekül, astımlı farelerde, tıkanmaya yol açan mukoza oluÅŸumunu engellemekte. AraÅŸtırmayla ilgili sonuçlar Nature Medicine dergisinde yayımlandı. North Carolina Devlet Ãœniversitesi’nden Kennth Adler, molekülü, normalde belli baÅŸlı alerjen maddeler karşısında astım benzeri reaksiyonlar gösteren farelere aşılamış. Yapay olarak tetiklenen bir astım nöbetinden 15 dakika önce alınan tek bir doz bile farenin akciÄŸerindeki balgam oluÅŸumunu baÅŸarıyla önledi diyor bilim adamları. Molekül, olasılıkla solunum yollarını kaplayan akciÄŸer hücrelerinin mukoza salgısında ihtiyaç duydukları diÄŸer bir proteini engelliyor. Etki maddesinin mukoza önleyici özelliÄŸinden dolayı ayrıca kronik bronÅŸit gibi diÄŸer akciÄŸer hastalıklarına da iyi geleceÄŸi tahmin edilmekte. Acı biber ve hardalın neden ve nasıl yaktığı anlaşıldıAcı biberi ya da bir hardal tanesini ısırdığımızda aÄŸzımızda yangın alarmı çalıyor. Bilim adamları acı yiyecekler sırasında, aşırı sıcaklıkta ve soÄŸukta hissedilen yanma hissinde etkinleÅŸen reseptörlerin aktifleÅŸtiÄŸini buldular. Kaynağı farklı ama etkisi aynı diyor Ä°sveçli ve Amerikalı araÅŸtırmacılar Nature dergisinde. Acı biberdeki kapsaisin ve hardal yaÄŸlarında ve Japon Wasabi’sinde (çok acı yeÅŸil hardal) bulunan izotiasiyanat, aynı sinir hücrelerini etkinleÅŸtirmekte. Lund Ãœniversitesi’nden Sven- Eric Jordt ve Los Angeles Ãœniversitesi bilim adamaları, acılaÅŸtırıcı maddelerin bu reseptörlere yapışmaları halinde sinir hücrelerinde çok güçlü bir reaksiyonu harekete geçirdiÄŸini saptamış. Bunun sonucunda kızarık, yanma, aÄŸrı ve hatta enfeksiyonlar meydana gelebiliyor ve aynı zamanda sinirler mekanik aÄŸrı uyartılarına karşı önemli ölçüde duyarsızlaşıyorlar. Her iki reseptör de sıcaklığın artması ve düşmesi halinde farklı ÅŸekilde reaksiyon gösteriyor diyor bilim adamları. Bu da acılı soÄŸuk yemeklerin sıcak yemeklere kıyasla neden daha kolay yenebildiÄŸini açıklamakta. Beyine nano saldırıFare beyinlerinde solunum yoluyla beyne kadar ulaÅŸmış nano partiküller saptandı Fareler minik karbon partiküllü havayı soluduklarında, bu parçacıklar beyinde kokuları iÅŸleyen hücrelere ulaşıyor. Sonuç, örneÄŸin dizel egzozlarında bulunan milyonda bir milimetre boyutundaki karbon tozuyla deneyler yapan Rochester Ãœniversitesi bilim adamlarına ait. AraÅŸtırma yazısı Inhalation Toxicology dergisinde yayımlanacak. Günter Oberdörster ve arkadaÅŸları tarafından yayımlanan mikroskop fotoÄŸraflarında, fare beynindeki ‘koku hücreleri’ üzerine yerleÅŸen nano parçacıklar açık bir ÅŸekilde görünmekte. Nanopartiküllerin zarar verip vermediÄŸi farelerle yapılacak uzun vadeli araÅŸtırmalarla anlaşılacak. Son araÅŸtırmada fareler, nano parçacık içeren havayı yedi gün kadar solumuÅŸlar. Nano parçacıkların insan bedeni üzerindeki etkisi çok sayıdaki laboratuarın araÅŸtırma planında uzun süredir yer almakta. Bu tür parçacıklar örneÄŸin hücre içindeki biyokimyasal reaksiyonların, yeni üretilen ilaçların ve optik bilgisayar çiplerinin incelenmesinde iÅŸe yarayacak. Uzay Ä°stasyonundaki delik kapatıldıUluslararası Uzay Ä°stasyonu iki haftadır oksijen kaybediyordu. Ä°stasyondaki iki astronot sonunda deliÄŸin yerini saptadılar. Delik, Amerikalıların ‘Destiny’ modelindeki bir hortumda bulundu. Amerikalı astronot Michael Foale ve Rus arkadaşı Alexander Kaleri, iki haftalık arama sonucunda deliÄŸi Destiny modelinin penceresinde buldular. Astronotlar su borusundaki küçük bir çatlağı kapadıkları için Nasa insanlı uzay yolculukları yöneticisi Jim Newman, uzay istasyonundaki dört modülün birbirinden ayrılmasının gerekli olmadığı söyledi. Modül, onarımın güvenirliÄŸinin kontrol edilmesi için sadece bir günlüğüne devre dışı bırakıldı. Foale, deliÄŸi, istasyonu bir ultrason aletiyle tarayarak bulmuÅŸ. Ruslardan yapılan açıklamaya göre istasyondaki basınç Pazartesi günü (12.1.04) yaklaşık olarak 960 milibar idi ve ÅŸu sıralarda da yükselmeye devam ediyor. Okulda baÅŸarılı olan iÅŸ hayatında da baÅŸarılıYeni bir araÅŸtırmaya göre okuldaki ve iÅŸ yaÅŸamındaki baÅŸarı için aynı yetenekler gerekli. Okulda baÅŸarılı olanlar iÅŸ yaÅŸamında da baÅŸarıya ulaşıyor. Ä°ÅŸ hayatında okuldaki baÅŸarının dışında bambaÅŸka yeteneklere sahip olunması gerektiÄŸi inancın doÄŸru olmadığı ÅŸimdi Amerikalı bilim adamlarınca kanıtlandı. Konuyla ilgili sonuçlar Journal of Personality and Social Psychology dergisinde yayımlandı. Ä°llinois ve Minnesota Ãœniversiteleri bilim adamları Nathan Kuncel, Sarah Hezlett ve Türk kökenli bilim insanı Deniz Öneş’e göre, iÅŸ hayatında, okulda veya üniversitede baÅŸarılı olmak için gerekli olan yetiler genel kavramsal yetiler altında toplanmakta. Psikologlar, baÅŸarı ve zeka araÅŸtırmalarına dayanan ve toplam 20.000 katılımcıyla gerçekleÅŸtirilen 120 farklı çalışmayı incelerken uzun yıllardan bu yana kuruluÅŸlar ve üniversiteler için personel alınımında yararlanılan bir teste ulaÅŸmışlar. Bu testte yüksek puan alma ÅŸansı okuldaki baÅŸarıya baÄŸlıysa da, elde edilen puan miktarı aynı zamanda iÅŸ yaÅŸamındaki baÅŸarıyı da öncelemekte. Ve test tam da genel kavramsal yetiyi ölçtüğü için güvenirli, diyor araÅŸtırmacılar. Her ÅŸeye raÄŸmen gülebilen daha saÄŸlıklıHalk arasında yaygın bir kanıya göre gülmek saÄŸlıklıdır. Bu inanç ÅŸimdi bilimsel olarak da kanıtladı. Son araÅŸtırmalara göre gülmenin iyileÅŸtirici bir etkisi bile var. ‘Mizah, korkuyla ilgili tüm hastalıklara karşı etkili bir ilaç diyor Alman psikolog Michael Titze. Bu hastalıklara son zamanlarda artan gelecek kaygısı, utanç ve benzeri sorunlar da dahil. Sık sık gülen insanlar sosyal yaÅŸamda daha baÅŸarılı. Ä°nsanlar üzerinde ÅŸakacı, kurnaz ve yaratıcı bir etki bırakıyorlar. Gülmek ayrıca stres ve buna baÄŸlı hastalıklara da iyi geliyor. Uzmanlara göre gülme tedavisi baÅŸlıca iki hedefe göre yapılmalı. Nüktelere dayanan tedaviyle hastaların genel bakış açısı tedavi edilmeli. ÖrneÄŸin birçok insan komik görünmekten korkuyor. Bu nedenle de diÄŸer insanlarla iliÅŸki kurmaktan çekinip topluluktan uzaklaşıyor. Tedavi sırasında hastalar bir sahnede zayıf yönlerini nükteli bir ÅŸekilde anlatmaya çalışıyor. Bu anlatım tarzı seyircileri güldürüyor ve bunu isteyerek yaptıkları için de hastalar zayıf yönlerini kontrol altına almış oluyorlar diyor uzman. Ä°kinci tedavi yoga çalışmasıyla gülmeye dayanıyor. Gülme kulüplerine özellikle de yoÄŸun stres altında bulunan insanlar raÄŸbet gösteriyor. Bu kulüplerde her grupta yaklaşık olarak 20 ila 30 dakika kadar belli baÅŸlı gülme alıştırmaları yapılmakta. Kahkaha ne kadar uzun olursa iyileÅŸtirici etkisi de o denli artıyor.Sigara dumanı, sigara içmeyenleri sinirlendiriyorSigara tiryakileri ve sigara içmeyenler arasındaki ezeli tartışma sonunda bilimsel olarak açıklandı. Sigara tiryakileri sigara dumanıyla rahatlarken, dumana karşı negatif duygularla tepki gösteren sigara içmeyenler, sinirli, gergin ve huzursuz oluyorlar. Amerikalı bilim adamlarının ‘Nicotine & Tobacco Research’ dergisinde yayımlanan araÅŸtırma sonuçları, nikotinin 93 gönüllü üzerindeki etkisinin araÅŸtırılmasına dayanıyor. Bilim adamları denekleri sigaraya özendirmemek için sigara yerine nikotin içerikli burun spreyi kullanmışlar. Burun spreyini kullandıktan sonra duygularını açıklayan denekler, kendilerini saldırgan ve gergin hissettiklerini açıklamışlar. Oysa sigara içenler nikotinli spreyden de keyif almıştı. Â
button