AraÅŸtırma dünyasından

Güncelleme Tarihi:

Araştırma dünyasından
OluÅŸturulma Tarihi: Mart 24, 2002 00:00

Felce ilk baÅŸarılı kök hücre terapisi Felçgeçirdikten sonra ayaklarını hareket ettirmekte zorlanan farelerin hasar gören beyin bölgelerine kemik iliÄŸinden alınan kök hücreleri aşılayan bilim adamlarının giriÅŸimi baÅŸarılı oldu. Minnesota Ãœniversitesi bilim adamları ‘Experimental Neurology’ dergisine farelerin birkaç hafta sonra iyileÅŸtiklerini açıkladılar. Aynı üniversiteden Catherine Verfaillie, geçen yıl kemik iliÄŸinden ‘çok iÅŸlevli yetiÅŸkin öncü hücreler’ (MAPCs) üretmiÅŸti. Bu hücreler embriyon kök hücreleri, sinir hücreleri ve birçok diÄŸer hücre türlerine dönüşebiliyordu. Walter Low iÅŸte bu hücrelerin ölü beyin hücrelerinin görevlerini üstlenip üstlenmeyeceÄŸini kontrol etmek istiyordu. AraÅŸtırmacının farenin hasarlı beyin bölgelerine aşıladığı MAPCs hücrelerinden nöronlar ve çeÅŸitli Glia hücreleri oluÅŸmuÅŸ. Low, kemik iliÄŸinden alınan hücrelerin beyin hücrelerine dönüşebildiklerini ama bunların defalarca denenmesi gerektiÄŸini de açıkladı. Kemik iliÄŸi hücrelerinin deÄŸiÅŸimden sonra sinir hücrelerindeki iÅŸlevlerini ne kadar süre korudukları henüz saptanmış deÄŸil. En telikeli virüse aşıEbola ve Marburg virüsleri en ölümcül virüsler. Hastalığa yakalananlar birkaç gün içinde yaÅŸamlarını yitiriyor. Amerikan Ordusu Tıbbi AraÅŸtırmalar Enstitüsü araÅŸtırmacıları ÅŸimdi Ebola aşısına imkan verebilecek bir mekanizma keÅŸfetti. Journal of Experimental Medicine dergisinde yayımlanan raporda Ebola virüsünün insan hücresine ne ÅŸekilde ‘girip çıktığı’ açıklandı. Bilim adamları Ebola virüsüne benzer ve taklit edebilen parçacıklar ürettiler. Bunlar virüs antijenleri içermelerine raÄŸmen kalıtımları bulunmuyor ve bulaşıcı da deÄŸiller. Bedenin savunmasını harekete geçiren virüs benzeri bu parçacıklar, ideal aşı adayları yani antikor olarak bilinmekte.Horlama ve düzensiz uyku çocukları hiperaktif yapıyorYaÅŸları 2-14 arasında deÄŸiÅŸen 900 çocuÄŸun uyuma alışkanlıklarını inceleyen Amerikalı bilim adamları, horlayan çocukların hiperaktif olmaya daha yatkın olduklarını buldu. Hiperaktiflik ve uyku bozukluÄŸu arasındaki baÄŸlantı özellikle de sekiz yaşın altındaki çocuklarda daha belirgin. Davranış bozuklukları horlayan çocuklarda, solunum rahatsızlıkları bulunmayanlara göre üç misli daha fazla. Kötü uyuma alışkanlığı çocukların öğrenme ve dikkat yetilerini olumsuz etkilediÄŸi kadar gün boyu kötü hissetmelerine de neden oluyor. Bu tür uyku bozuklukları genelde organik olduÄŸundan tedavi edilebiliyor. Michigan Ãœniversitesi bilim adamlarından Ronald Chervin, ana babaları çocuklarının düzenli uyku uyuyabilmeleri için solunum rahatsızlıklarına dikkat etmelerini öneriyor. Modern insanın soyaÄŸacı çok köklüNature dergisinde yayımlanan bir habere göre modern insan Afrika’dan Avrasya’ya iki büyük göç dalgası üzerinden yayılarak yeni bölgelerdeki insan topluluklarıyla kaynaÅŸmıştı. Tarihöncesi araÅŸtırmacıların çoÄŸu, modern insanın Afrika’da geliÅŸtikten sonra Avrupa ve Asya’da yaÅŸayan insanları rekabet yoluyla yok ettiÄŸini savunurlar. Washington Ãœniversitesi’nden Alan Templeton bu düşünceye karşıyı çıkıyor. AraÅŸtırmacı özel bir bilgisayar programıyla bugünkü insanların akrabalık iliÅŸkilerini incelerken programa on farklı bölgeden insanların genomlarını da yüklemiÅŸ. Ä°ÅŸte bu araÅŸtırma sırasında bulduÄŸu genetik izler, biri bundan 420 000 - 840 000 yıl önceki diÄŸeri ise 80 000-150 000 yıl öncesine ait iki göç dalgasına iÅŸaret ediyor. Eski göç dalgasının hala varlığını korumakta olmasına karşın ikinci göç dalgasının yok oluÅŸunu ise bunun Avrasya’daki topluluklarla kaynaÅŸmış olabileceÄŸiyle açıklamaya çalışıyor.Irak’ta Asur hazinesi bulunduIraklı araÅŸtırmacılar ülkenin kuzeyinde dev bir Asur hazinesi buldular. Ä°.Ö.8. ya da 9.yy’da Kral Ashurnasirpal II’nin dört prensesiyle birlikte gömülen hazinenin en az ünlü Mısır firavunu Tut-ench-Amun’un mezar armaÄŸanları kadar görkemli olduÄŸu söyleniyor. Arkeolog Muayad Demerji’nin Londra’daki British Museum’da vereceÄŸi konferanstan önce bazı ayrıntıları öğrenen Daily Telegraf gazetesi, hazinenin Nimrud’daki eski bir tapınakta bulunduÄŸunu ve buluntular arasında yer alan diyadem, yüzük, küpe, kolye, halhal ve kapların tümünün saf altından üretildiÄŸini bildirdi. Nimrud, Niniveh ve Ur ile birlikte o dönemdeki Ä°srail ülkesini de iÅŸgal eden Asurluların merkezlerinden biriydi. Fakat daha merkez sonra Babillerin ellerine geçmiÅŸti. PiÅŸtiÄŸini kokusundan anlıyorMikrosystemtechnik 2000+ araÅŸtırma projesi çerçevesinde ÅŸu sıralar toplam altı araÅŸtırma grubu ve çeÅŸitli kuruluÅŸlar fırındaki piÅŸme süresini kontrol eden bir sistem geliÅŸtiriyor. Projenin bu yılın sonuna kadar tamamlanması bekleniyor. Fırın içindeki koku alma sistemi, aromatik kokular yayıldığında devreye girecek. Alet karakteristik koku maddelerine göre piÅŸme süresinin dolduÄŸunu anlayıp fırını kapatacak. EÅŸleri sık seyahat eden kadınlar saÄŸlıksız Avustralya haber ajansı abc’ye göre eÅŸleri iÅŸ gezisine çıkan kadınlar, strese baÄŸlı hastalıklardan daha fazla yakınıyor. Amerikalı bilim adamı Lennart Dimberg, eÅŸlerin seyrek olarak uzun süre evden ayrı kalmaları kadınları çok fazla etkilemediÄŸini ama kısa aralıklarla sık sık yalnız kalan kadının evdeki düzeni saÄŸlamakta zorluk çekmesi nedeniyle saÄŸlığının bozulduÄŸunu açıkladı. Ayrıca eve dönen eÅŸlerin yeniden aile yaÅŸamına alışması için gösterilen çaba da stres yaratmakta. Dimberg’in ekibi bu araÅŸtırma sonucunu Washington’daki Dünya Bankası çalışanlarının seyahat sıklığını inceleyerek elde etti. Dünya Bankası çalışanlarının üçte ikisi yılda en az bir kez iÅŸ gezisine çıkıyor. Hatta üçte biri en azından dört kez evden ayrı kalıyor. Bilim adamlarının daha önceki çalışmaları da geziye çıkan eÅŸlerin psikolojik sorunlara sebep olduklarını göstermiÅŸti. Sigara üreticileri zararlı filtre kullanıyorPhillip Morris firmasının 40 yıldan uzun bir süredir ürettiÄŸi sigaralarda bilinçli olarak saÄŸlığa zararlı filtreler kullandığı ortaya çıktı. Sigara içerken filtrelerden plastik lifler ve mikroskobik boyutta karbon taneleri çözülüyor. Firmanın araÅŸtırmacıları daha 1957 yılında filtrenin saÄŸlığa zararlı olabileceÄŸi konusunda uyarmışlardı. Roswell-Park- Kanser Enstitüsü bilim adamları ÅŸimdi bu sonucun Phillip-Morris laboratuvarlarında defalarca kanıtlandığını buldular. Fakat firma buna raÄŸmen filtreleri deÄŸiÅŸtirmemiÅŸ ve sorunu örtbas etmiÅŸti. Filtrelerdeki hatadan, saniyede 250 sigara üreten sistemin sorumlu olduÄŸunu tahmin eden bilim adamları, sadece Phillip Morris’in deÄŸil neredeyse tüm sigara üreticilerinin benzer filtreler kullandıklarını söylüyorlar. Alkollü sürücüler tarihe karışacakBristol Ãœniversitesi psikologları, direksiyon başındaki içkili sürücüleri tespit edebilecek bir sistem geliÅŸtirdi. Sistem alkol derecesini, sürücünün bakışlarından ve direksiyon hakimiyetine göre tespit ediyor. Alkol almayan sürücüler viraja girer girmez yeni gidiÅŸ istikametine doÄŸru bakarlar. Fakat fazladan içilen her bardak içki sürücünün yeni istikameti daha geç fark etmesine neden olmakta. Ä°yice sarhoÅŸ olan sürücüleri Ralley- bilgisayar oyunuyla kontrol eden araÅŸtırmacılar, bu durumda sürücülerin ancak direksiyonu kıvırdıktan sonra yola baktıklarını saptadı. AraÅŸtırmacılar diÄŸer deneylerde de sürücülerin uyuÅŸturucu aldıklarında ya da uykusuz oldukları durumda aletin ne ÅŸekilde tepki göstereceÄŸini kontrol edecekler. Alkol derecesini ölçen sistem, verileri, otomobilde bulunan bir kara kutuya da aktarabilecek. Ä°keya-Zhang 341 yıl sonra geri döndüBir kuyruklu yıldız 341 yıl sonra yeniden gökyüzüne döndü. 1 ÅŸubatta iki amatör astronom tarafından keÅŸfedilen Ä°keya-Zhang, çıplak gözle bile izlenecek kadar parlak ışıyor. Sky and Telescope dergisinin belirttiÄŸi gibi Ikeya-Zhang İç GüneÅŸ Sistemine 1661 yılında da girmiÅŸti. Sonuç kuyruklu yıldızın yörünge ölçümleriyle elde edildi. Åžu sıralar ÅŸafak vaktinde batı ufuk çizgisindeki en karanlık bölgede izlenebilen kuyruklu yıldız, 18 martta 76 milyon kilometre ilerdeki güneşötesi noktasına ulaÅŸtı. Bu uzaklık GüneÅŸ ve Dünya arasındaki mesafenin yarısına eÅŸit. 30 Nisanda ise 60 milyon kilometre uzaklıktaki dünyaötesi noktasına varacak olan Ikeya-Zhang ancak nisanın sonunda bütün bir gece boyu ufukta kalacak. Bugünkü bilgilere göre kuyruklu yıldızda yoÄŸun bir gaz birikimi mevcut. Bu yüzden diÄŸer tozlu sabit yıldızlara göre parlaklığı daha hızlı artmakta. Kuyruklu yıldızın çekirdeÄŸi Koma, fotoÄŸraflarda küçük ama çok parlak yansımakta. Sabit yıldız Ikeya-Zhang 341 yıllık periyoduyla gökyüzünden en uzun süre ayrı kalan kuyruklu yıldız oldu. 1986 yılında dünyadan görülebilen en ünlü kuyruklu yıldız Halley mesela 76 yılda bir geri döner. Ikeya-Zhang ile birlikte toplam 6 kuyruklu yıldızı görebilen Kaoru Ikeya, diÄŸer beÅŸ kuyruklu yıldızı 1963-1967 yılları arasında tespit etmiÅŸti. En küçük parçacıklar akciÄŸer kanseri yapıyorHava kirliliÄŸinin yoÄŸun olduÄŸu kentlerde yaÅŸayanların akciÄŸer kanseri ya da enfarktüse yakalanarak yaÅŸamlarını yitirme riskleri daha yüksek. New York Tıp Okulu, Amerikan Kanser AraÅŸtırmaları ve diÄŸer üniversitelerin bilim adamları hava kirliliÄŸinin insan saÄŸlığı üzerindeki olumsuz etkilerini inceledi. Son on altı yılda yarım milyon Amerikalıdan elde edilen veriler ele alındı. JAMA dergisindeki rapora göre, en tehlikeli partiküller 2,5 mikrometredan daha küçük olanları. Bir metreküp havada bulunan on mikrogramlık ince partiküllerle akciÄŸer kanseri riski sekiz misli artmakta. Oysa daha büyük partiküller ya da gazlar ölüm oranlarını etkilemiyor. Amerikan Çevre Koruma KuruluÅŸu ince partiküllerle ilgili yeni emisyon kuralları uygulamaya hazırlanıyor.Açlık hissi engellenebilecekImperial College bilim adamları açlık dürtüsüyle ilgili bir hormon buldu. ‘Gherlin’ hormonuyla olasılıkla ÅŸiÅŸmanlık ve aşırı zayıflık tedavi edilebilecek. ‘Journal of Clinical Endocrinology &Metabolism dergisinde yayımlanan sonuçlar ilk kez kan dolaşımı içinde iÅŸtahı ayarlayan bir maddenin varlığını kanıtladı. Alison Wren, çok zayıf olan kanser ve AIDS hastalarına verilen Gherlin hormonuyla hastalardaki iÅŸtahsızlığın giderilebileceÄŸini sanıyor. Deney sırasında Gherlin hormonu ve Placebo verilen iki ayrı gruba her gün dört porsiyonluk yemek sunuldu. Hormon iÄŸnesi olan denekler normalden yaklaşık %30 daha fazla yemek yediler. Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!