OluÅŸturulma Tarihi: Åžubat 15, 2002 00:00
Uçan robotla terörist avıMassachusetts Teknoloji Enstütüsü (MIT) araştırmacıları otomatik olarak akrobatik uçuşlar yapabilen dünyanın ilk uçuş robotunu geliştirdi. Küçük bir helikopteri andıran araç, dağlık bölgelerdeki askeri tatbikatlarda kullanılacak. Robotun filmlerdeki kuş bakışı görüntüler için de yararlı olabileceği söyleniyor. Geçen yıl tamamlanan robot havada burgu hareketi yaptıktan sonra yeniden doğru rotasına dönerek ilk başarılı uçuş manevrasını gerçekleştirdi. ‘Bu tür uçuş manevralarını normalde sadece deneyimli pilotlar yapabilirler’ diyor MIT profesörü Eric Feron. Aracın kullanımı gayet basit. Sadece kalkış ve iniş için biraz ustalık istiyor. Robotun tüm manevraları uzaktan kumanda ile yönlendirilebiliyor. Buluşçunun görüşüne göre uçuş robotu özellikle de mürettebatlı uçaklar için tehlikeli olan askeri tatbikatlar için ideal. Gökdelenler arasında bile uçabilen robot dağlarda gizlenen terörist barınaklarının görüntülenmesinde de işe yarıyor. Görüntüler anında askeri uçaklara iletilebilecek. Özel bir anti -titreşim teçhizatı ise robotun içindeki hassas kamera ve bilgisayarları koruyor. Valiz büyüklüğündeki robotun prototipi şu anda yaklaşık 40 000 dolar (46 000 Euro). Fakat proje çalışanlarından Vlad Gavrilets hava fotoğrafları için üretilecek modelin daha ucuz olabileceğini söylüyor. Askeri amaçlara yönelik robotun ise 500 000 dolar civarında olması bekleniyor. Araştırmacılar şu sıralar farklı uçuş manevraları üzerinde çalışıyorlar. İlgilenenler uçuş robotunu MIT’ın Aerial Robotics web sitelerinde izleyebilir. Hormon tedavisi eleştiriliyorAmerika’da 2500 kadın üzerinde yapılan bir araştırma, hormon tedavisinin her kadında olumlu sonuç vermediğini gösterdi. Değişim yıllarında yapılan hormon tedavisi ateş basmasından şikayetçi olan kadınlarda yararlı olmasına karşın, aynı belirtileri yaşamayan kadınlarda halsizlik ve zihinsel yetilerin zayıflaması gibi olumsuz etkiler yarattı. Araştırma sonuçları ‘Journal of the Heart Association’ dergisinde açıklandı.Hormon takviyesinin kemikleri güçlendirerek osteoporozu önlediği iddia edilmekteydi. Bunda ne kadar gerçek payı varsa bile, son araştırmalar meme kanseri riskini de arttırdığını gösterdi. Üstelik araştırmacılar bundan daha önceki çalışmalarında hormonların kalp hastalıkları riskini düşürmediğini de kanıtlamışlardı. Bilim adamları bu yüzden hormon terapisinin daha dikkatli uygulanmasını öneriyor.Sağlığınız için av eti yiyin!Purdue Üniversitesi bilim adamları yabani sığır, antilop, geyik ve çeşitli
balık türlerindeki yağ bileşimlerinin daha sağlıklı olduğunu buldu. Sağlıklı bir diyetin önemli oranda yağ asidi içermesi gerektiği eski araştırmalarla da biliniyordu. Fakat atalarımızın bundan 10 000 yıl önceki et tüketimini inceleyen Bruce Watkins ve Loren Cordain, American Heart Assocation kuruluşunun son önerisiyle örtüşen bir sonuca ulaştılar. Çünkü yabani hayvanların etinde de belli başlı balık türlerinde bulunan ve kalp hastalıklarını önleyen Omega 3 yağ asitleri var. Loren Cordain bu teoriyi bugünkü avcı toplayıcı toplumlardaki beslenme alışkanlıklarını inceleyerek de kanıtladı. Bundan 10 000 yıl önceki geleneklere göre beslenen Nanamuit (Alaska), Aborjin ve Kung (Afrika) topluluklarında, şişmanlık ve yüksek kolesterin değerine bağlı hastalıklar ve diyabet hastalığı çok ender olarak görülmekte.Çelik, azotla daha dayanıklı Azotla sertleştirilen çelik daha kolay biçimlendirilebiliyor. Baikov Metalürji Enstitüsü bilim adamları, korozyona uğramayan bir çelik türü üretti. Çeliğin sertleştirilmesinde aslında karbondan yararlanılıyordu. Fakat karbon yoğunluğu %2,1’i aştığında çelik işlenmeyecek kadar çapaklanır. Fakat azot, madde içinde kolayca çözülüyor ve işleme sırasında neredeyse hiç dağılmayan son derece sert bileşimleri oluşturuyor. Sonuç: Çelikteki kabarcık ve delik miktarı azaldığından metal sertleşiyor. Yeni çelik türünün daha kolay biçimlendirildiği, kaynaklandırıldığı ve ayrıca korozyona uğramadığı testlerle de kanıtlandı. Araştırmacılar titan ve alüminyum alaşımlarından daha dayanıklı olan çelik türünün gelecekte uçak ve uzay gemilerinde de kullanılabileceğini düşünüyor. Fakat ağırlığı nedeniyle şimdilik uçak üretimi için uygun olmasa da denizlerde rahatlıkla kullanılabilecek. Çünkü tuzlu sudan etkilenmiyor.Yaşlı hastalara da kemoterapi Philadelphia Fox Chase Kanser Merkezi’ndeki araştırmacılar yaşlı hastaların da akciğer kanseri tedavisi görebileceklerini ve kemoterapinin en az genç hastalarda olduğu kadar iyi sonuç verdiğini açıkladı. Journal of the National Canser Institute dergisindeki habere göre yaşlı kanser hastaları da en az gençler kadar yaşama şansına sahip. Yaşlı insanların akciğer kanserine daha fazla yakalanmalarına rağmen tedavinin ağır gelebileceği düşüncesiyle bugüne değin kemoterapi uygun görülmüyordu. ‘Bu yüzden de yaşlıların bu tedaviyi kaldırıp kaldıramayacaklarını konusunda kesin bir sonuç elde edilemedi’ diyor Corey Langer. Araştırmacıya göre terapi daha çok masraflı olması nedeniyle uygulanmıyordu.Antrenörler basmakalıp konuşuyorUzun süredir spor eleştirileriyle ilgilenen Wake Forest Üniversitesi iletişim uzmanlarından John Llewellyn, maçlardan sonra basın açıklaması yapan antrenörlerin her seferinde aynı konuşmaları tekrarladıklarını saptadı. Konuşmalarda tek fark takımın galibiyeti ya da mağlubiyetine bağlı olarak ortaya çıkıyor. Antrenörlerin maç sonuçlarıyla ilgili açıklamalarını (‘Coachtalk’) bilim adamı kısa süre sonra yayımlanacak olan kitabında ‘Case Studies in Sport Communication’ başlığı altında inceledi. ‘Ne zaman bir antrenörü dinleseniz, sanki konuşmaları daha önce duymuş hissine kapılırsınız. Bu hislerinizde yanılmadığınızdan emin olabilirsiniz’ diyor Llewellyn. Kazanan takımın antrenörleri genelde oyuncuların başarılı hareketlerini öne çıkarırlarken ölçülü davranmaya dikkat ediyor, ayrıca sporun geleneksel değerlerini de vurgulamayı seviyorlar. En sonunda da takımın son sezonda ne kadar disiplinli çalıştığını ve nasıl başardıklarını açıklamayı da ihmal etmiyorlar. Kaybeden takımın antrenörleri galip gelen takımı kutlarken kendi hayranlarına da bir tür galibiyet mesajı göndermeye çalışıyorlar: ‘Burada olmak bile bir onurdur.’ Standart eleştiriler arasında ‘Kazanmak her şey değildir’ gibi sözler etmek de adetten. Fakat bunu ancak kazanan takımın antrenörü söyleyebiliyor. Çünkü eğer diğerleri söylerse hatalı bir davranış sergilemiş oluyorlar. Bağırsak kanserine erken tanı testi John Hopkins Üniversitesi’nden Kenneth Kinzler, bağırsak kanserinin erken tanısı için özel bir dışkı testi geliştirdi. ‘New England Journal of Medicine’ (sayı 346, s.311) dergisinde yayımlanan rapora göre test, dışkıdaki kanser hücrelerini gendeki değişimlere göre saptıyor. Tümöre neden olan değişimler bağırsak kanserlerinde sıkça rastlanmakta. Bilim adamları, testin 3-5 yıl içinde kliniklerde uygulanabilecek duruma geleceğini umuyorlar. Bağırsak kanseri en çok görülen kanser türleri arasında üçüncü sırada yer alıyor. Tümör erken teşhis edildiği taktirde hastaların %90’ı iyileştirilebilecek. Erkeklerde şeker riskiFazla kilolar, aşırı ekmek tüketimi, sığır ve domuz eti, yağlı yemekler ve yetersiz spor: Amerikalı bilim adamları ‘Annals of the Internal Medicine’ dergisinde tüm bu etkenlerin orta yaşlı erkeklerde diyabet 2 riskini yükselttiğini açıkladı. 12 yıl boyunca 42 000 erkek üzerinde araştırma yapan bilim adamları en önemli risk faktörünün beslenme alışkanlığıyla ortaya çıktığını kanıtladı. Sağlıksız beslenen erkekler, sebze, meyve, beyaz et ve tam buğday ürünleriyle beslenen ve spor yapanlara göre daha sık hastalanmışlardı. Uzaya kablo döşenecekNasa kilometrelerce uzunluğunda kablolarla uyduları istediği yörüngelere yerleştirecek. Mühendisler manyetik alandaki elektrik yüklü iletken üzerindeki gücün elde edilmesinde kablolardan yararlanıyor. Teoriye göre bir uydu hava akımının etkisiyle yörüngesinden kayarsa, kablolar bu kuvvet sayesinde uyduyu tekrar yörüngesine oturtabilecekler. Kablodaki elektrik enerjisi aynı zamanda uydudaki güneş panellerinin peteklerini de besliyor. Nasa bir füzeyle beş kilometre uzunluğunda bir kabloyu uzaya ‘döşemeye’ hazırlanıyor. İlk aşamada manyetik alan ve plazma iletkeninin işlevindeki karşılıklı etki kontrol edilecek. Bu alet kablodaki elektrik akımını uyduya fırlatmakla görevli ve bu işlem sırasında dünyanın etrafındaki enerji birikimleri elektrik yüklü plazmaya akıyor.Mars ve dünya arasında uzay otelleriAydaki ikinci adam olarak tanınan astronot Buzz Aldrin, Purdue Üniversitesi mühendisleriyle birlikte dünya ve Mars arasında yakıtsız olarak salınabilecek bir uzay gemisi geliştirecek. Güneşin yörüngesi üzerinde konumlanacak olan ‘Cycler’, hareket gücünü Mars ve dünyanın yerçekimlerinden alacak. Uzmanlarca ‘gravity assist’ olarak adlandırılan sistem sayesinde Jüpiter ve Satürn gezegenlerine fırlatılan Galileo ve Cassini uyduları da Venüs ve dünyanın yerçekimlerinden yararlanmışlardı. ‘Cycler hiçbir zaman durmayan bir otobüse benziyor’ diyor Purdeo profesörlerinden James Longuski. Cycler uzay gemileri yavaş hareket ederek yapay yerçekimi üretecekler. İlk modeller 50 yolcuyu sekiz ay içinde Mars’a ulaştırabilecek. Düzenli bir dönüş yolculuğu için de en az üç Cycler gemisinin devreye sokulması gerekiyor. 1969 yılında ikinci insan olarak aya ayak basan Aldrin, uzay yolculuğunun 2018 yılında başlamasını bekliyor. Perhiz kalbe yarıyorEnfeksiyon ve aşırı şişmanlığın kalp hastalıklarına davet açtığı zaten uzun süredir biliniyordu. Fakat Kanadalı bilim adamları (Vermont Üniversitesi) şimdi iki risk faktörü arasındaki bağlantıyı araştırdıklarında ilginç bir sonuca ulaştılar: Perhiz sırasında indirgenen yağ miktarı, enfeksiyon riskini düşürerek kalp ve damar hastalıklarını önlüyor. (5 Şubat tarihli ‘Circulation’ dergisi)Enfeksiyon sürecinde karaciğerde üretilen CRP proteini kanda da tespit edildi. Bu bulgu mikroplu enfeksiyon ve diğer iltihaplar için güvenilir bir kanıt sayılıyor. Eski araştırmalar aşırı kilolu insanların daha yüksek CRP değerine sahip olduklarını, dolayısıyla da kalp hastalıklarına yakalanma tehlikesinin daha yüksek olduğunu zaten göstermişti. Yaş ortalamaları 56 olan 25 şişman kadın 14 aylık bir
diyet programına katıldılar. Kadınlar ortalama olarak beden ağırlıklarının %15,6’sını attıklarında, yaÄŸ oranı da %25 düştü. YaÄŸ dokularının azalmasına baÄŸlı olarak da CRP deÄŸeri %32 oranında eksildi. Bu sonuçlar zayıflayan insanlarda enfeksiyon süreçlerinin azaldığını ve kalp hastalıklarının önlendiÄŸini gösteriyor.Â
button