Oluşturulma Tarihi: Mayıs 28, 2004 00:00
Son zamanların sıcak konusu arama makinalarının çalışma prensipleri ve kullanıcı profilleri ile yakından ilgileniyorum. Arama konusunun bu kadar ilgimi çekiyor olmasının sebebi ise yakın gelecekte kitlelerin global bilgi ağına bağlanmasının artması ile birlikte arama makinalarına olan bağlılığımızın artacak olması.Arama konusunda üç firma yoğun bir biçimde çalışıyor: Google, Yahoo ve Microsoft. Her biri farklı bir strateji izliyor. Google bugün için sadece İnternet’i arayabiliyor ve arama sonuçlarını reklam verenlere bakmaksızın adil bir şekilde gösterirken, Yahoo arama sonuçlarını para karşılığı düzenliyor. Microsoft ise işletim sisteminden gelen avantajı kullanarak arama konusunu İnternet’in ötesine taşımaya niyetli, e.posta mesajlarınızdan tutun, sabit diskiniz üzerindeki dokümanlarınızın detaylarına kadar, İnternet’i de içine alacak şekilde bir arama stratejisi güdüyor. Arama sonuçlarını kişiselleştirme yolunda önemli adımlardan biri kişiye özel arama robotlarının geliştirilmesi. Aramalarımızı İnternet’teki arama makinalarının sayfalarına gitmeden, bu robotları kullanarak yapacağız. Arama robotları bizi oldukça iyi tanıyacak, nerede yaşadığımızdan tutun da zevklerimize kadar birçok şahsi bilgiyi barındıracaklar ve istediğimiz bilgileri bizlere göre süzgeçten geçirecekler, bu sayede tam aradığımızı bulabileceğiz.Arama konusu ile son olarak dikkat çekmek istediğim çok önemli nokta ise bu konunun ülke güvenliği açısından oldukça hayati hale gelecek olması. Bunun birinci sebebi, artan bilgiye bağımlılıkla birlikte ülke verimliliğimiz gittikçe daha çok bilgiye ulaşımımız ile ilişkili olacak. Bilgiye ulaşımımız kesildiğinde sonuçları ekonomimiz için negatif yönde etkili olabilecek. İkinci nokta ise birinciden çok daha önemli, ABD bu tekeli sayesinde tüm ülkelerin arama profillerine ulaşacak. Kanımca bir ülke halkı tarafından yapılan aramalar o ülkede olup bitenlere ulaşmanın en etkili yollarından biri. Bu nedenlerle Çin gibi diğer devlerin arama konusuna devlet eliyle yatırım yapacağı kanısındayım, darısı başımıza. En yeni oyuncaklarHer sayıda muhakkak bir ürünü tanıtmaya çalışıyorum. Bu ayın harikası ise Sony Play Station Taşınabilir (PST). Sony daha önce ürün sunmadığı taşınabilir oyun makineleri kategorisine girerek, lider Nintendo’yu zorlayacak. 2004’ün sonunda Japonya’da piyasaya sürülecek Sony PST, 2005’ten itibaren Amerika ve diğer marketlerde de piyasaya sürülecek. Oyunlar için tasarlanmış yüksek çözünürlükteki ekranı sayesinde
film de gösterebilecek olan Sony PST, aslında yavaÅŸ yavaÅŸ oyun ve film dünyalarının hızla birbirine yaklaÅŸtığının sinyallerini veriyor. Sony’den gelen bu son taşınabilir oyun makinesi Sony’nin uzun zamandır oluÅŸturduÄŸu geleceÄŸin ev ve eÄŸlence cihazları stratejisinin bir ürünü. Sony oyunlar, film ve televizyon etrafına kurduÄŸu stratejisi sayesinde geleceÄŸin evlerine hükmetmek için hazırlıklarını yapıyor. Sony PST DVD benzeri UMD (Universal Media Disk) adı verilen bir teknoloji kullanarak oyunları ve filmleri gösterebiliyor. Kuvvetli bir iÅŸlemciye ve grafik sistemine sahip olan PST MP3 müzik ve MPEG4 görüntü teknolojilerini destekliyor. 12 cm diyagonal uzunluÄŸundaki LCD ekranı, 480x272 çözünürlüğü destekleyecek. Sony PST’nin en önemli özelliklerinden birisi Wi-Fi teknolojisini desteklemesi. Bu kablosuz aÄŸ teknolojisi sayesinde oyunları birden fazla oyuncu ile oynamak mümkün olacak. PST bu özelliklerinin yanı sıra el bilgisayarlarındakine benzer diÄŸer bazı uygulamalar da içerecek. Bütün oyun severlere ÅŸiddetle tavsiye ederim.Â
button