Güncelleme Tarihi:
CHP İstanbul Milletvekili Süleyman Çelebi ve partililerden oluşan 12 kişilik heyetle Hatay’a giden Güneş, izlenimlerini şöyle anlattı: “Sığınmacı kamplarını da ziyaret edelim istedik. Vali bey ‘Bunun yetkisi bizde değil, Başbakanlık Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nda (AFAD)’ dedi. AFAD Başkanı ‘Hay hay hepsi size açık’ dedi. Reyhanlı’ya doğru giderken aklıma Apaydın kampı geldi. AFAD Daire Başkanı ‘Hepsi olur, Apaydın olmaz, orası özel, bilgi veremem’ dedi. ‘Basını içeri almayalım’ dedik, kabul etmediler. ‘Sığınmacılarla görüşmeyelim sadece yetkililerle konuşalım’ dedim, yine olmadı. AFAD yetkilisi ‘Can güvenliğinizle ilgili sorun olacağını zannetmiyorum, ama orası güvenliği çok sağlam bir yer değil’ dedi. Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde niye güvenliği olmayan bir yer var? İçeride silah yoksa ben niye giremiyorum? ‘Burası direkt Başbakan’ın yetkisinde. Biz oradayken sakallı biri çıkıp Arapça demeç verdi. Heyette Arapça bilenler vardı. Bu kişi ‘Buranın sorumlusu benim, içeride 200 adamım var, kıtır kıtır keseceğiz onları’ demiş. Heyettekiler şoke oldular. O kamp ne yazık ki Batı’daki kaynakları şu aşamada teyit eder vaziyette. Orası Apaydın değil kapkaranlık bir kamp. Hatay’ın içinde Taliban, El Kaide kılıklı, sakallı kamuflajlı gerilla kılıklı birtakım insanlar dolaşıyor. Kamuoyu bunun henüz ne olduğunu anlayamadı. Bunlar sığınmacı mı yoksa PKK’lı teröristler gibi, gündüz külahlı gece silahlı dolaşan kişiler mi? Bölge halkı çok rahatsız.”
Eğitim kampı yok
Hükümet kaynakları kampa girilememesinin gerekçesini şöyle açıkladılar: “Burası eğitim kampı falan değil. Tamamen kendi güvenlikleri açısından kimse ile görüşmek istemiyorlar. Bunun dışında, ne o kampların ne de orada yaşayanların hiçbir dokunulmazlığı yok. Suç işlenirse her yere ve her kişiye gereken işlem yapılır, yapılıyor.”