Ant'ın babası: Çocuğumu getirsinler ödüllendireceğim

Güncelleme Tarihi:

Antın babası: Çocuğumu getirsinler ödüllendireceğim
Oluşturulma Tarihi: Aralık 29, 2014 15:35

Çekmeköy Reşadiye Köyü'nde Cuma günü okul dönüşü evlerinin yakınında kaybolan ve bir daha kendisinden haber alınmayan lise 2'nci sınıf öğrencisi Ant Sekban'ın babası Atilla Sekban, "Getirsinler çocuğumu. Tek söylemek istediğim o. Kimseyle bunun kavgasını, gürültüsünü hiçbir şekilde yaşamayacağım. Getirsinler teşekkür edeceğim eğer kaçırılma durumu varsa. Hatta ödüllendireceğim. Yeter ki benim çocuğumu bana getirsinler. O iyi bir çocuk" dedi.

Haberin Devamı

Çekmeköy Reşadiye köyünde oturan Hüsnü Özyeğin Vakfı Alemdağ Tunç Çapa Anadolu Lisesi 2. sınıf öğrencisi 16 yaşındaki Ant Sekban, geçtiğimiz Cuma günü okuldan çıkıp minibüsle evine döndü. Oturduğu sokağın başında minibüsten inen Ant Sekban, evine 15 metre kala ortadan kayboldu. Aile, kamera kayıtlarında, köye giren ve 5 dakika sonra köyden ayrılan beyaz renkli bir araçtan şüpheleniyor. Eve gelmediği için endişelenen Sekban Ailesi durumu polis ve arama kurtarma ekiplerine haber verdi. Jandarma ve arama kurtarma ekipleri çevrede ve ormanlık alanda yaptıkları geniş çaplı aramalara rağmen Ant Sekban'ın izine rastlayamadı. Liseli genci arama çalışmalarına havanın bozuk olması nedeniyle bugün ara verildi.

Haberin Devamı

"KAÇACAK ÇOCUK DEĞİL"

Müteahhitlik yapan baba Atilla Sekban “Anlamsız manasız bir duruşumuz var şuanda. Ne olduğunu bilmez vaziyetteyiz. 10 metre mesafede çocuğumuz ortalıktan kayboluyor. Her türlü düşünüyoruz. Paranoyasını yapıyoruz. Kavgasını, gürültüsünü… Kaçacak bir çocuk değil. İzinsiz bir yere adım atacak bir çocuk değil bir kere. '5 dakika geç kaldım baba' diyen, 'anne' diyen bir çocuk ortalıkta yok. Emniyeti, AKUT'u… hepsi aramada. Haber bekliyoruz" dedi.

"TEK BİR ARABA ÜZERİNDE YOĞUNLAŞMIŞ VAZİYETTEYİZ"

Olay gününü de anlatan baba Sekban, “O gün okuldan arkadaşlarıyla beraber çıkıyor çocuk. Beraber minibüse biniyorlar. O kendi minibüsüne biniyor, köye gidecek minibüse. Arkadaşları diğer minibüse biniyor. Bir arkadaşıyla beraber burada (bakkalın önünde) minibüsten iniyor. 'iyi akşamlar' dileyip birbirlerine bu köşeden ayrılıyorlar. O köşeden sonra ki durum yok" ifadesini kullandı.

Muhabirin 'Beyaz bir minibüsten bahsediliyor' sorusu üzerine baba Sekban, “Kamera kayıtlarına baktığımızda beyaz bir minibüsten bahsediliyor. Havanın yağmurlu olmasından dolayı ne plakasını okuyabiliyoruz ne içindekileri görebiliyoruz. Jandarma arkadaşlarımız gayet ilgi, alaka gösteriyorlar, plakayı çözümlemek için. Tek bir araba üzerinde yoğunlaşmış vaziyetteyiz. Beklediğimiz de o" diye konuştu.

Haberin Devamı

"FİDYE İÇİN Mİ KAÇIRDILAR"

“Bir düşmanınız, husumet yaşadığınız birileri var mı?" seklindeki soruya ise Baba Sekban, “Yok. İstanbul ticaretinde hani telefonda, 'Param nerede, o nerede…' alacak verecek konuşmaları vardır ama hiç böyle evlat kaçıracak boyutta hiç kimseyle husumetimiz yoktur. Oğlumun da yoktur. Sosyal bir çocuktur. Okulda popüler bir çocuktur. Sevilen bir çocuktur. Aklımıza çok şey geliyor. Acaba fidye için mi kaçırdılar…" yanıtını verdi.

"Son günlerinin ruh hali mükemmel iyi bir durumdaydı. Birkaç dersi bozuktu onları toparladı. Onun mutluluğu vardı. Aile içinde de keyifliydik. Evde hiçbir derdimiz yoktu" diyen Baba Sekban, “Fidye amaçlı kaçırılmış olabilir mi?" sorusuna ise "Her şeyi düşünüyoruz ama böyle bir şey olsa da üç gün olmuş. Bir telefon gelir. Bir şey söylenir. Husumet için kaçırılmış olsa, oradan bir telefon gelir. 'Bak gördün mü. Çocuğunu aldık, ettik…' gibisinden" yanıtını verdi.

Haberin Devamı

Atilla Sekban, “Getirsinler çocuğumu. Söylemek tek istediğim o. Kimseyle bunun kavgasını, gürültüsünü hiçbir şekilde yaşamayacağım. Eğer kaçırılma durumu varsa getirsinler teşekkür edeceğim. Hatta ödüllendireceğim. Yeter ki benim çocuğumu bana getirsinler. O iyi bir çocuk çünkü" ifadesini kullandı.

Baba Sekban son olarak sorulması üzerine kayıp çocuğunun bir haftadır telefonunun bozuk olduğunu, bu yüzden üzerinde telefon olmadığını da ifade etti.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!