A.A
Oluşturulma Tarihi: Aralık 14, 2008 16:48
Antalya'da, 27 Ekimde polisin “Dur” ihtarına uymadığı gerekçesiyle öldürülen 18 yaşındaki Çağdaş Gemik'in ailesinin avukatı Münip Ermiş, hakkında “kamu görevlilerine iftirada bulunduğu” gerekçesiyle yasal işlem başlatan Antalya Valiliğinin, bu açıklamasıyla suç işlediğini öne sürdü.
Münip Ermiş, yaptığı yazılı açıklamada, polis kurşunuyla ölen Çağdaş Gemik ile ilgili soruşturmanın Antalya Valiliği tarafından yönlendirildiğine ilişkin açıklaması ve bu açıklamanın basın organlarında yer almasının ardından Antalya Valiliğinin özür dileme yerine yazının içeriğini inkar etme yolunu seçtiğini iddia etti.
Valilik açıklamasında, kendisi hakkında, “bağlı bulunduğu meslek kuruluşunun bilgisi olmadan bu kuruma ait mühürleri kullandığı ve kurumu bağlayıcı yazışmalar yaptığı” yönünde iddiaların yer aldığını belirten Ermiş, “Valilik bu açıklamasıyla kişilik haklarıma ve meslek onuruma saldırmaktan çekinmemiştir. Valilik bu açıklaması ile ikinci bir suç işlemiştir” dedi
Ermiş, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Çünkü, savunma kurumu, Avukatlık Kanunu ve Türk Ceza Kanunu'na göre yargının kurucu unsurudur. Bu anlamıyla avukata karşı işlenen suçlar yargının diğer unsurları olan iddia makamı ve yargı makamına karşı işlenmiş gibi kabul edilir. Öncelikle yapmış olduğum avukatlık görevi nedeniyle kişilik haklarıma ve meslek onur ve saygınlığıma yönelen bu saldırı nedeniyle hem suç duyurusunda bulunacağım hem de Valilik aleyhine tazminat davası açacağım. Ayrıca açıklamada bahsi geçen, bağlı bulunduğum meslek kuruluşunun, yani Antalya Barosunun bilgisi olmadan mühürlerini kullanmak suçlamasının tam anlamıyla iftira ve yalan olduğunun da özellikle bilinmesini istiyorum.”
Antalya Valiliği İl İnsan Hakları Kurulu adına Vali Yardımcısı Mehmet Seyman imzasıyla Antalya Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilen soruşturmaya ilişkin bilgi talebini içeren resmi yazının yoruma ihtiyaç duymayacak şekilde açık olduğunu savunan Ermiş, şöyle devam etti:
“Bu yazıda soruşturması devam eden bir olayla ilgili olarak açıkça resmi bir görüş ifade edilmektedir. Sayın Valilik makamı şunu iyi bilmelidir: Eğer bir olayın seyrini anlatıp, paragrafın sonuna 'Anlaşılmıştır' diye yazarsanız bu, yazıyı yazan kurumun veya kişinin olayla ilgili düşüncesini yazı yazdığı muhataba aktarması anlamına gelir. Mağdur taraf olarak bizim söylediğimiz de budur. (Devam eden bir ceza soruşturmasında, idare makamları kendiliğinden yorumda bulunamayacağı gibi, görüş ve düşüncelerini soruşturma makamına iletemezler. Aksi tutum ve davranış soruşturmayı etkilemeye çalışmak demektir ve bu eylem Türk Ceza Kanunu'nun 277. maddesi ile yaptırım altına alınmıştır. Yani suçtur) diye ifade ettik.
(Ceza Muhakemesi Kanunu'na göre soruşturma evresi gizlidir, soruşturma ile ilgili bilgi ve belge isteyemezsiniz) dedik. (Mağdur taraf olarak söylediklerimiz açık ve nettir. İstediğimiz, demokratik bir hukuk devletinde, idare makamlarının yargı organlarını etkilemeye dönük davranışlarda bulunması düşünülemez. Demokratik bir sistemde, idare makamları, yanlış anlaşıldıklarını düşünüyorlarsa, yapmaları gereken tek şey, kamuoyu önünde muhataplarından özür dilemektir) dedik.
Ne yazık ki somut olayda Antalya'da devleti temsil eden idare makamı bu demokratik olgunluğu göstermediği gibi suçluluğunu gizlemeye çalışmış, bu yetmemiş sadece avukatlık görevini yerine getirdi diye bir avukatı yalan haberlerle karalama çabası içerisine girmiştir.”
Avukat Münip Ermiş, Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığına gönderdiği şikayet dilekçesinde, Çağdaş Gemik'in, polis memuru Mehmet E, tarafından vurularak öldürülmesiyle ilgili savcılık soruşturmasının, Antalya Valiliği ve Antalya Emniyet Müdürlüğünce etkilenmeye çalışıldığını iddia etmişti.
Antalya Valiliği de Avukat Münip Ermiş hakkında, kamu görevlilerine iftirada bulunduğu gerekçesiyle yasal işlem başlatıldığını açıklamıştı.