Güncelleme Tarihi:
Olay, 27 Temmuz günü saat 23.00 sıralarında, Konyaaltı Caddesi Beach Park'taki eğlence merkezinde meydana geldi. Gökhan Demirtaş, arkadaşlarıyla Latin dans gecesine katıldı. Gençlerin masasına gelen Metehan Kurtulget, Osman E.'nin kız arkadaşı Gözde Y.'ye birkaç kez dans teklifinde bulundu. Gözde Y.'nin tekliflerini geri çevirdiği Metehan Kurtulget, 5'inci kez masaya geldiğinde Osman E., “Kardeşim defalarca masamıza geldin.
Dans teklifinde bulundun. Ancak arkadaşımız kabul etmiyor. Neden ısrar ediyorsun" karşılığını verdi. Bunun üzerine Kurtulget, “Sen numaranı ver. Seninle yarın görüşelim" dedi. İkili arasında kısa süre itiş kakış yaşandı. Metehan Kurtulget, daha sonra 'pasta keseceği' gerekçesiyle bardan aldığı bıçakla Osman E.'nin üzerine yürüdü.
Bunu gören Gökhan Demirtaş, arkadan Metehan Kurtulget'e sarılarak engellemeye çalıştı. Kurtulget ise kendisine engel olan Demirtaş'ı kolundan iki kez yaraladı. Ardından Demirtaş'ı göğüs bölgesinden bir kez daha bıçaklayan Kurtulget, iş yeri çalışanlarınca koluna vurularak etkisiz hale getirildi. Kurtulget, ardından polise teslim edildi. Ambulansla hastaneye kaldırılan Demirtaş, müdahaleye rağmen kurtarılamadı.
İLK KEZ HAKİM KARŞISINA ÇIKTI
Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 'kasten insan öldürme' suçundan hazırladığı iddianame, 10'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi. Metehan Kurtulget, dün ilk kez hakim karşısına çıktı.
Cinayet sanığı duruşmaya SEGBİS ile katılırken, ölen Gökhan Demirtaş'ın annesi Ümsel ve babası Hüseyin Demirtaş ve taraf avukatları salonda hazır bulundu. Demirtaş ailesi ve maktulün arkadaşları adliyeye, Gökhan Demirtaş'ın fotoğrafının bastırıldığı tişört ve yaka kartlarıyla geldi.
'25'E YAKIN KADINA DANS TEKLİFİNDE BULUNDUM'
Duruşmada savunma yapan sanık Metehan Kurtulget, Akdeniz Üniversitesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü öğrencisi olduğunu belirterek, “Ben olay günü 25'e yakın kadına dans teklifinde bulundum. Maktulün arkadaşlarının bulunduğu masadaki kıza da 5 kez dans teklifi yaptım. Ancak kabul etmedi. Osman E. bana 'Bu kızın peşini bırak. Sen kim oluyorsun aynı kıza dans teklif ediyorsun. Bu kıza bir daha dans teklifinde bulunma' diyerek bağırdı.
Telefon numaramı vererek, buranın tartışma için uygun bir yer olmadığını, yarın bir yerde buluşup konuşabileceğimizi söyledim. Bu arada benim boyumla dalga geçtiler. Bana tacizci imasında bulundular. Sayıca fazlalardı. Keşke oradan ayrılsaydım. Hata yaptım. Bardan bıçak alıp geldim. Elimde bıçağı görünce belki beni dinlerler diye düşündüm.
Osman E.'yi benden uzaklaşması için itekledim. Platformdan aşağıya düştü. Bu arada arkadan biri boğazıma sarıldı. Nefessiz kaldım. Beni bırakması için bıçağı iki kez omzuna vurdum. Sonra da bilincimi kaybettim. Çok üzgünüm. Böyle olsun istemezdim" dedi.
'KİMSE SANIKLA DANS ETMEK İSTEMEDİ'
Demirtaş'ın anne ve babası, mahkemenin adaletine güvendiklerini söyleyerek, sanığın en ağır cezaya çarptırılmasını istedi. Demirtaş ailesinin avukatları ise sanığın her aşamada çelişkili ifadeler verdiğini belirterek, cezalandırılmasını talep etti. Tanık olarak dinlenen Osman E. ise olay günü kimsenin sanıkla dans etmek istemediğini ifade ederek, “Sanık masamıza geldi ve defalarca arkadaşımız Gözde Y.'ye dans teklifinde bulundu. Ancak Gözde kabul etmedi.
Ben de 'Git başkalarıyla dans et' dedim. Bana 'Kimsin sen. Seninle adliyede görüşelim' dedi. Hemen sonrasında da omzuma dokunarak 'Adliye değil, seninle başka ortamda görüşelim' diyerek tehditvari konuştu. Ardından bana bıçakla saldıracaktı, arkadan Gökhan tuttu. İki kez omzuna vurdu. Sonra döndü bir kez de göğsüne sapladı. Ben de kendisinden şikayetçiyim" diye konuştu.
TANIK KONUŞTU, SANIK GÜLDÜ
Tanık Gözde Y. de sanığın kendisine 4-5 kez dans teklifinde bulunduğunu ifade ederek, “Masamızda kimse sanığa ters bir söz söylemedi. Sanık Osman'ı ittirdi. Platformdan düşmesin diye tutmak isterken birlikte düştük. Gökhan sanığı arkadan kol altından tuttu. Boynunu sıkmadı. Ayrıca sanığın baygınlık geçirdiğini de görmedim" dediği sırada, SEGBİS'teki Metehan Kurtulget'in gülümsediği görüldü. Bunun üzerine Demirtaş'ın anne ve babası, sanığın olaydan dolayı hiçbir pişmanlık duymadığını belirterek, güldüğünü, bunu da mahkemenin dikkate alması gerektiğini söyledi. Bir süre tepkisini gösteren anne ve babaya mahkeme başkanı, “Merak etmeyin. Bu salondaki ve SEGBİS'teki sanığın tüm hareketleri kayıt altına alınıyor" dedi.
Sanığın tutukluluğunun devamına karar veren mahkeme, savcının mütalaa vermesi için duruşmayı 10 gün sonrasına erteledi.
'OĞLUMLA ÇOK HAYALLERİMİZ VARDI'
Duruşma sonunda maktulün anne ve babası ile avukatları gazetecilere açıklamada bulundu. Üzerinde oğlunun fotoğrafının bulunduğu tişörtle konuşan Hüseyin Demirtaş, “Bugün oğlumun ölümünün 78'inci günü. Adalet er ya da geç tecelli edecek. Mahkemeden istediğimiz neticeyi aldık. Sanığın tutukluluğuna devam kararı verildi. Biz orada üzgün olduğumuzu belirttik ama sanıkta zerre kadar pişmanlık görmedim. Tanıklar ifade verirken onlara güldüğünü gördüm.
İki genç avukatım var. Beni ve çocuğumu çok iyi savundular. Mahkeme başkanından da Allah razı olsun. O da mahkemeyi çok uzatmayacağını söyledi. İnşallah adalet tecelli edecektir. Başka canlar yanmasın diye uğraştık bugüne kadar. Benim çocuğum devletine, milletine bağlıydı. Polis, asker olmak istiyordu. Annesi çok üzgün. Yanınıza getiremedim. Ben de ağlamak üzereyim ama baba olarak dik durmak zorundayım. Oğlumla çok hayallerimiz vardı. Ben onu üniformayla görmek istiyordum" ifadelerini kullandı.
Avukat Bilge Bulut ise davada maddi gerçeğe ulaşmanın önemine değinerek, Gökhan'ın hiç ilgisi olmayan bir konudan dolayı hayatını kaybettiğini ve sanığın en ağır cezaya çarptırılacağını söyledi. Avukat Okan Karakaya ise 22 yaşında bir insanın öldürüldüğünü hatırlatarak, “Şöyle bir durum var. Bu kardeşimiz hırsız değildi, tecavüzcü değildi. Bir suçu günahı yoktu. Sadece bıçaklı bir şahsı arkasından tutup engellemek istedi. Başka insanların yaralanmasını istemedi. Bence kahramanca vefat etti" diye konuştu.