Antalya'da 18 bin Rus gelin
Güncelleme Tarihi:
Mehmet ÇINAR/ANTALYA, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Ocak 31, 2012 11:24
TÜRKİYE’de Rusların en gözde kenti Antalya’da, 12 bini Türk vatandaşlığına geçen, 6 bini de 5 yıllık süreyi doldurmayı bekleyen 18 bin Rus gelin bulunuyor.
Geçen yıl 2 milyon 715 bin Rus turistin ziyaret ettiği kentte, büyükşehir ve diğer ilçelerde oturan Rusların sayısı 30 bini buluyor. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun da Türk aile yapısına çok uygun olduklarını açıkladığı Rus gelinler, Antalya’yı çok sevdiklerini, ancak Türk erkeklerle evliliklerde eğitim düzeylerine dikkat edilmesi gerektiği uyarısında bulundu.
Antalya’da yaşayan Rus asıllı vatandaşlara yönelik hizmet veren Rusya Dostluk ve Kültür Derneği Başkanı Marina Sorokina, kendisinin de 17 yıldır bir Türk ile evli olduğunu belirtti. İhracatçı olan Türk eşi ile Rusya’da tanıştıklarını ve 10 yıl orada yaşadıktan sonra Antalya’ya yerleştiklerini anlatan Sorokina, Türkler ile Ruslar arasında kültürel açıdan benzerlikler olsa da din, kültür ve eğitim açısından ciddi farklılıklar olduğunu söyledi. Türk erkeklerinin kadının çalışmasını istememesi gibi sorunlar yaşayan çiftlerin olduğunu da belirten Sorokina, sadece aşkın yetmediğini ve bir süre sonra eğitim, kültürel ve dini açıdan yaşanan problemlerin boşanmalara yol açtığını, bu tür sorun yaşayan çok sayıda çift olduğunu dile getirdi.
Sorokina, dernek olarak hem Türk- Rus evliliklerinden doğan çocukların dil eğitimleri hem de ortaya çıkan sorunlara ilişkin çocuklar ve yetişkinlere yönelik psikolojik destek yönünde çalışmaları olduğunu kaydetti. Sorokina, "Tabii ki biz de ayrılıkların yaşanmasını istemiyoruz. Bu tür sorunların büyüyüp boşanmalara yol açmaması için de destek vermeye yönelik çalışmalar düzenliyoruz" dedi. Sorokina, hem Türk erkekler hem de Rus kızlar için aşık olup kısa sürede evlenmenin çok zor olmadığını, asıl önemli olanın evliliği sürdürebilmek olduğu uyarısında bulundu.
ANTALYA’DA 18 BİN RUS GELİN YAŞIYOR
Türk eşi Mehmet Ali Demirtaş ile Rusya’da aynı üniversitede okuduklarını belirten 28 yaşındaki Svetlana Demirtaş, 7.5 yıl önce evlendiklerini, Dilara ve Asya adlı iki kız çocukları olduğunu kaydetti. Rus Dili ve Edebiyatı mezunu olarak Ankara Üniversitesi’ne bağlı TÖMER’de öğretmenlik yaptığını anlatan Svetlana Demirtaş, dernek olarak yaptıkları araştırmaya göre Antalya’da yaşayan Rus gelin sayısının 18 bin olduğunu, bunların 12 bininin 5 yılını doldurduğu için Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına geçtiğini, 6 bininin ise 5 yılı doldurmayı beklediğini açıkladı.
"Artık evim, eşim, çocuklarım herşeyim burada. Antalya her şeyim oldu" diyen Svetlana Demirtaş, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmanın gurur verici olduğunu da söyledi. Demirtaş, Rus kadınlarının çok fedakar, dayanıklı, anlayışlı ve sabırlı olduklarını da söyledi.
’SONUÇTA HEPİMİZ İNSANIZ’
İstanbul’da 7 yıl önce tanıştığı Türk eşiyle 4 yıl önce evlenen ve Antalya’ya yerleşen 28 yaşındaki Viyoletta Erdiş, Melike ve Yasemin adlı iki çocukları olduğunu söyledi. Sirk gösterilerinde rol aldığını ve Antalya’da da otellerde bu tür gösterilere devam ettiğini anlatan Viyoletta Erdiş, eşinin modern bir Türk olduğunu ve kararları birlikte aldıklarını kaydetti. Çocuklarının Türk kreşine gittiğini belirten Erdiş, iki ülke kültürünün benzer yanları olmasına karşın farklılıkların da olduğunu söyledi. Erdiş, "Ben herhangi bir ayrım yapmıyorum aslında, sonuçta hepimiz insanız" diye konuştu.
Antalya’da yaşayan Rus asıllı vatandaşlara yönelik hizmet veren Rusya Dostluk ve Kültür Derneği Başkanı Marina Sorokina, kendisinin de 17 yıldır bir Türk ile evli olduğunu belirtti. İhracatçı olan Türk eşi ile Rusya’da tanıştıklarını ve 10 yıl orada yaşadıktan sonra Antalya’ya yerleştiklerini anlatan Sorokina, Türkler ile Ruslar arasında kültürel açıdan benzerlikler olsa da din, kültür ve eğitim açısından ciddi farklılıklar olduğunu söyledi. Türk erkeklerinin kadının çalışmasını istememesi gibi sorunlar yaşayan çiftlerin olduğunu da belirten Sorokina, sadece aşkın yetmediğini ve bir süre sonra eğitim, kültürel ve dini açıdan yaşanan problemlerin boşanmalara yol açtığını, bu tür sorun yaşayan çok sayıda çift olduğunu dile getirdi.
Sorokina, dernek olarak hem Türk- Rus evliliklerinden doğan çocukların dil eğitimleri hem de ortaya çıkan sorunlara ilişkin çocuklar ve yetişkinlere yönelik psikolojik destek yönünde çalışmaları olduğunu kaydetti. Sorokina, "Tabii ki biz de ayrılıkların yaşanmasını istemiyoruz. Bu tür sorunların büyüyüp boşanmalara yol açmaması için de destek vermeye yönelik çalışmalar düzenliyoruz" dedi. Sorokina, hem Türk erkekler hem de Rus kızlar için aşık olup kısa sürede evlenmenin çok zor olmadığını, asıl önemli olanın evliliği sürdürebilmek olduğu uyarısında bulundu.
ANTALYA’DA 18 BİN RUS GELİN YAŞIYOR
Türk eşi Mehmet Ali Demirtaş ile Rusya’da aynı üniversitede okuduklarını belirten 28 yaşındaki Svetlana Demirtaş, 7.5 yıl önce evlendiklerini, Dilara ve Asya adlı iki kız çocukları olduğunu kaydetti. Rus Dili ve Edebiyatı mezunu olarak Ankara Üniversitesi’ne bağlı TÖMER’de öğretmenlik yaptığını anlatan Svetlana Demirtaş, dernek olarak yaptıkları araştırmaya göre Antalya’da yaşayan Rus gelin sayısının 18 bin olduğunu, bunların 12 bininin 5 yılını doldurduğu için Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına geçtiğini, 6 bininin ise 5 yılı doldurmayı beklediğini açıkladı.
"Artık evim, eşim, çocuklarım herşeyim burada. Antalya her şeyim oldu" diyen Svetlana Demirtaş, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmanın gurur verici olduğunu da söyledi. Demirtaş, Rus kadınlarının çok fedakar, dayanıklı, anlayışlı ve sabırlı olduklarını da söyledi.
’SONUÇTA HEPİMİZ İNSANIZ’
İstanbul’da 7 yıl önce tanıştığı Türk eşiyle 4 yıl önce evlenen ve Antalya’ya yerleşen 28 yaşındaki Viyoletta Erdiş, Melike ve Yasemin adlı iki çocukları olduğunu söyledi. Sirk gösterilerinde rol aldığını ve Antalya’da da otellerde bu tür gösterilere devam ettiğini anlatan Viyoletta Erdiş, eşinin modern bir Türk olduğunu ve kararları birlikte aldıklarını kaydetti. Çocuklarının Türk kreşine gittiğini belirten Erdiş, iki ülke kültürünün benzer yanları olmasına karşın farklılıkların da olduğunu söyledi. Erdiş, "Ben herhangi bir ayrım yapmıyorum aslında, sonuçta hepimiz insanız" diye konuştu.