Güncelleme Tarihi:
BEBEĞE doğum öncesi tıbbi müdahale yapılması konusunda tam bir devrim yaşanıyor. Paris'in Saint-Vincent-de-Paul Hastahanesi'nde Profesör Frederic Bargy ve ekibi, bu müdahalenin üç şekilde yapıldığını, son olarak ana rahmi açılmadan ve sadece sonografi tekniği ile küçük bir delikten müdahale yapılabildiğini belirttiler.
Paris-Match Dergisi'nin haberine göre, Profesör Bargy, en son tekniğe ulaşabilmek için 10 yıl boyunca çalışma yaptıklarını, bu teknikle hem anneye hem de doğmamış bebeğe verilebilecek zararın hemen hemen sıfırlandığını söyledi.
NEFESİ KESİLİYOR
İlk olarak 1992'de diyaframı olmayan Alexandra adlı bebeğe sadece ana rahminin bir bölümü kesilerek müdahale edildi. Önce annenin karnına nereden girileceği tespit ediliyor. Anne karnında bebeğin içinde yüzdüğü sıvı dışarı alınıyor ve 37 derece sıcaklıktaki bir kavanozda muhafaza ediliyor. Rahmin bir bölümünün kesilmesinden sonra, bebeğin nefes alması engelleniyor. Aksi takdirde bu doğuma yol açabiliyor. Bebeğin başı içerde kalıyor ve vücudu göğüs kafesine kadar dışarıya çıkartılıyor. Bebeğin bacakları, ısı ve sıvı kaybını önlemek için korunuyor. Beş saatlik bir ameliyat sonrası cenin yani doğmamış bebek, tekrar içeri koyuluyor ve dışarıda korunan sıvı yeniden ana rahmine enjekte ediliyor.
Profesör Bargy, 20-22 haftalık doğmamış bebeklere tıbbi müdahale edilebileceğini, ancak bunun için hem anne hem de babanın psikolojik olarak hazırlanması gerektiğini söylüyor. Tıp tekniğinin artık fetüslerdeki yapısal bozuklukları en erken biçimde teşhis etme olanağına sahip olduğunu belirten Bargy, sadece yapısal bozukluğun değil, bu bozukluğa yol açan başka hastalıkların olup olmadığının da moleküler biyoloji sayesinde anlaşıldığını belirtti.