Anne demeden kitap dedi

* Uzun zamandır yoktunuz. Bunda Leo’nun ne kadar rolü var?      �
 
- Bu durum Leo’nun ilk başrolü diyebiliriz. Bilinçli bir tercihti. Leo 1 yaşını doldurmadan çalışmayı hiç düşünmedim. İlk bir yılın anne ve bebek arasındaki bağı kuvvetlendirmede çok etkin olduğunu biliyorum. Dolayısıyla gelişimi ve emzirme süresi için de böyle bir süreç gerekliydi. Zaten hamile kaldığımda Yol Arkadaşım dizisi yeni bitmişti. Dolayısıyla güzel bir döneme denk geldi. Bol bol dinlendim, bu olağanüstü güzel dönemi eşimle ve ailemle yaşadım.

* Şu an “Pis Yedili” dizisinde başroldesiniz. Tiyatro oyununuz “Sinek Kadar Kocam Olsun, Başımda Bulunsun” da başlıyor. Sizin için bu oyun hayata dönüş diyebilir miyiz?

- Altı sene aradan sonra tekrar sahnede olmak inanılmaz heyecan verici. Hayata dönüş doğru bir tanımlama olabilir. Çünkü dizi setlerinde oyunculuk adına bir his oluşturmak çok zor. Sahnede birikim sergilemekten daha keyifli bir şey olamaz. “Kolay mı?” diye soracak olursanız, hayır tabii ki... (Gülüyor)

* Siz çalışırken Leo’ya kim bakıyor? Aklınızın evde kaldığı oluyor mu?

- Benim sette ve provada olduğum zamanlar Leo’yu gözüm kapalı emanet edebildiğim çok sevdiğimiz bir bakıcımız var. Aklımın evde kalması da ancak onu çok özlediğim için olabilir, başka bir sebepten değil.

İLK ÜÇ AY STRESLİYDİ

* Bir anne olarak Özge Özberk’i anlatır mısınız bize?

- Ben inanılmaz keyifli bir çocukluk dönemi geçirdim ve bir anne olarak oğlumun da en az benim kadar eğlenceli, hayatını keyifle deneyimleyebileceği bir şekilde gelişmesi hedefindeyim. Onu gerekli gördüğüm çizgiler çerçevesinde serbest ve istediğini özgürce yapmasını sağlayacak şekilde eğitmeye çalışıyorum.

* Hamile olduğunuzu nasıl öğrendiniz?

- Evde test yaparak...

* Hamilelik döneminde “Haksızlıklara daha çok tepki veriyorum” diye bir açıklama yaptınız...

- Bu bir koruma içgüdüsüyle ortaya çıkan bir durumdu. İlk üç ay biraz gergin ve stresli geçmişti ama sonrasında bu kalmadı.

* Eşiniz bu dönemde size nasıl destek oldu?

- “Sakin, sakin” diyerek! (Gülüyor) Hayim, benim yapıma göre daha sakin bir kişiliktir. Dolayısıyla gerginliklerimle o başa çıktı diyebiliriz. Sadece bu konuda değil, her konuda çok büyük destekçimdir.

BABASI GİBİ İYİ BİR BASKETBOLCU OLSUN

* Oğlunuz için bir hayaliniz var mı?

- Bir anne evladı için hep güzel şeyler ister. Tek hayalim hayatı boyunca mutlu, sağlıklı olması ve mutlu olduğu işleri yapması. Topla oynamaya bayılıyor. Babası gibi iyi bir basketbol oyuncusu olmasını isterim.

* İkinci çocuk fikrine henüz lohusayken sıcak bakıyordunuz. Bu istek hala devam ediyor mu? Kızınız olsun ister misiniz?

- Bir kardeşin aile bağlarını güçlendirdiğini düşünüyorum. Eşim ve ben karşı cinsten kardeşlerle büyüdük. Leo’nun da bir kız kardeşi olsun çok isterim. Bu hem karşı cinsle ilişkiyi kuvvetlendirmek hem de hayatı öğrenmek adına çok keyifli.

* Leo’nun geleceğini garanti altına almak için neler yapıyorsunuz?

- Hayatta güvenli durması ve kendi ayakları üzerine basabilmesi için gerekli tüm birikimleri ona sağlamayı düşünüyorum.

EVLENME TEKLİFİ FAYTONDA GELDİ

* Eşinizi gördüğünüz an, “İşte evleneceğim adam” demişsiniz. Onun doğru kişi olduğuna nasıl emin oldunuz?

- Doğru! Bunu anlatmanın bir yolu var mı bilemiyorum ama bir his sizi bu yöne taşıyor ve bundan ayrılamayıp peşinde koşmaya karar veriyorsunuz. Uzun bir süreç mi kısa bir süreç mi bilmeden girdiğiniz bu yolda inandığım tek şey mutlu olmaktı ve bu da çok şükür gerçekleşti.

* Evlilik teklifi nasıl geldi? �

- Amerika seyahatine gittiğimiz bir tatilde Central Park’ta beni fayton gezisine çıkardı, sonra da bir anda yüzüğü çıkarıp evlenme teklif etti. Büyük ve inanılmaz duygusal bir sürprizdi benim için.

* Evlenmeden önce birlikte yaşamanın gerekli olduğunu düşünüyormuşsunuz. Bu sizce çiftleri daha sağlam bir evliliğe hazırlıyor mu?

- Bu şart mıdır bilemiyorum ama çiftlerin birbirleriyle daha uzun vakit geçirmeleri, birbirlerini tanıma anlamında daha etkili olur diye düşünüyorum. Sadece hafta sonları görüşüp evlenen insanlara nazaran daha uzun vakit geçiren çiftler evliliğe daha sağlam adım atabilir.

* Mutlu evliliğin sırlarına dair ipuçlarınız var mı?

- 4,5 senelik evliyiz. Bir duayen değilim bu konuda, fakat kendi annem ve babamdan gördüğüm kadarıyla ellerinizin uyurken bile ayrılmaması için öncelikle her konuda saygı şart. Sevgi ve aşkın olduğu bir ilişkide başka hiçbir şey gerekli değildir.

BARIŞ İÇİN ELİMDEN GELENİ YAPACAĞIM

* Bir televizyon programında şehit anneleriyle ilgili söylediğiniz söz tüm anneleri etkiledi. Bu olaylar bir anne olarak sizi nasıl yaralıyor?

- Daha ‘çocuk’ yaşta askere gidip kısa bir eğitimin ardından insan öldürmek gibi bir şeyle karşılaşmak travmaya sebep oluyor. Ben de tüm anneler gibi bu durum sebebiyle endişe yaşıyorum ve kaygılı olmak istemiyorum. Bir şeylerin nihayete ermesinden ve barıştan yanayız. Bunlar için elimden ne geliyorsa yapacağım.

ANNE DEMEDEN KİTAP DEDİ

* Sizi Twitter’dan da takip ediyoruz. Leo henüz anne demeden kit-tap demiş. Bu söylediği ilk kelime miydi?

- Oturduğum yerdeki yayınevi sahibi komşum bir gün bana inanılmaz bir sürpriz yaparak Leo adına kitap yaptığını söyledi. İnanılmaz heyecan verici bir durumdu. Kitabı gördüğüm an ağladım. Leo’nun ilk söylemeye çalıştığı heceyle, elimizde tuttuğumuz, üzerinde adının yazılı olduğu değerli armağanın aynı şey olması dünyalara değerdi.