Ankara'daki patlamanın ardından 'dedektörlere yakalanmayan' patlayıcı çıktı

17 Temmuz'da Şeyh Şamil Mahallesi'ndeki evde meydana gelen patlamanın ardından olay yerine giden polis ekipleri, Yüksel K. ile eşi Tülay K. ve kızı Beyzanur K'yi gözaltına aldı. Emniyette 14 gün gözaltında tutulan şüphelilerin ifadeleri ve çalışmalar sonucu kamu kurumunda tekniker olarak görev yaptığı öğrenilen Yüksel K'nin piyasadan elde ettiği malzemelerle evde "TATP" tipi patlayıcı üretmeye çalışırken patlamanın meydana geldiği belirlendi.

'KARDEŞİ DEAŞ'A KATILMAYA ÇALIŞTI'

Evdeki aramada bulunan aynı türdeki yaklaşık 900 gram patlayıcı, bomba imha ekiplerince etkisiz hale getirildi. Aramalarda ayrıca terör örgütü DEAŞ'a ait çeşitli yayınlar ele geçirildi. Yapılan araştırmalarda, Yüksel K'nin erkek kardeşinin DEAŞ'a katılmak istediği, bunun için iki kardeşin daha önce Gaziantep'e gittikleri ancak örgütle irtibat sağlayamadıkları, Yüksel K'nin erkek kardeşinin ikinci kez aynı kente gittiği sırada gözaltına alındığı tespit edildi. Serbest bırakılmasının ardından yurt dışına yerleşen erkek kardeşinin, Yüksel K. ile mail aracılığıyla haberleşmeye devam ettiği öğrenildi. Emniyetteki işlemleri tamamlanan 3 şüpheli, 31 Temmuz'da çıkarıldıkları mahkemece Sincan Cezaevi'ne gönderildi.

İlk olarak El Kaide tarafından kullanıldığı belirtilen, bomba köpekleri ve dedektörler tarafından tespit edilememesi nedeniyle diğer terör örgütlerince de son dönemde tercih edilen "TATP" (TriAsetonTriPeroksit), ev ortamında üretilebiliyor. "TATP", taşınma ve depolanması sırasında sürtünmeye, ısıya ve darbeye hassasiyeti nedeniyle reaksiyona geçebiliyor. Yetkililere göre, söz konusu patlayıcı, Türkiye'de terör örgütleri DEAŞ ve DHKP-C tarafından kullanılıyor. Eryaman'da 19 Ekim 2016'da düzenlenen ve canlı bomba eylemi yapacağı değerlendirilen DEAŞ üyesi Ahmet B'nin ölü ele geçirildiği operasyonda da TATP tipi patlayıcı ele geçirilmişti