Ankara'da öğretmene 'ısırma' davası

Cumhuriyet Savcısı Mustafa Demir'in hazırladığı iddianamede, sanık Serhat K'nin, Mamak'taki bir ilköğretim okulunda beden eğitimi öğretmeni olarak görev yaptığı belirtildi.

Serhat K'nin, 8. sınıf öğrencileri S.T. ve E.K'yi, "okula gelmedikleri gerekçesiyle çeşitli yerlerinden ısırdığı ve tokat attığı" savunulan iddianamede, Serhat K'nin, "basit yaralama" suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar hapsi istendi.

Tarafların ifadeleri

Mağdur öğrencilerden E.K (14), soruşturma aşamasında jandarmaya verdiği ifadede, 11 Mart 2013'te boş zannettikleri iki derse arkadaşlarıyla girmediği, okula döndüklerinde ise aynı zamanda sınıf öğretmeni Serhat K'nin, "Niye okuldan kaçtınız" diyerek tokat attığını savundu.

E.K, özetle şu ifadeyi verdi:

"Ardından önce G.S'yi masaya yüz üstü yatırarak, kalçasından ve sırtından ısırdı. Ancak G.S'nin deri ceketi olduğundan ısırığı vücuduna tam geçmedi. Sonra M.İ'ye, 'Sen gel' diyerek, masaya yatırdı, kolundan ve sırtından ısırdı. M.İ'nin sırtı morardı. Arkasından beni yatırmak ve ısırmak istedi. Korkarak kaçtım. Kendisi yakalayamayınca sınıftakilere 'Tutun bunu' dedi. Arkadaşlarım beni tuttular. Korkudan kendim masaya yattım. Serhat K. üç kere kalçama tokat attı, arkasından sol ayak bileğimden tutarak sıktı ve ayağımı masaya vurdu. Ardından da S.T'yi masaya yüz üstü yatırarak iki kolundan ve sırtından ısırdı."

E.K, "öğretmenlerinin yaklaşık bir yıldır çeşitli bahanelerle öğrencilere şiddet uyguladığını ve ısırdığını" öne sürdü. S.T. de arkadaşınınki ile benzer bir ifade verdi.

Öğretmen "Samimiyetten" dedi

Sanık Serhat K. ise mağdur öğrencilerin sınıf öğretmeni olduğunu bildirerek, olay günü sınıfındaki birkaç öğrencinin velilerinden habersiz okuldan ayrıldıklarını öğrendiğini kaydetti. Beşinci ders saatinde sınıfa girdiğinde dersi asan öğrencileri sınıfta gördüğünü anlatan Serhat K, şu beyanı verdi:

"Öğrencilere şakayla karışık neden okulu astıklarını sorup, yine şaka mahiyetinde öğrencileri kol ve sırtlarından ısırdım. Okulu asan öğrencilerin sigaraya meyilli olduklarını bildiğim için endişelenip, o yüzden müdahale ettim. Bu davranışlarım sınıfta bulunan diğer öğrencilerce de şaka olarak algılandı ki, kızdığım öğrenciler başta olmak üzere herkes gülüp geçti. Benim çocukluğum okulun bulunduğu yerde geçti ve ben burayı kendi köyüm bildim. Çocuklara da bir öğretmenden daha çok abi gibi yaklaştım. Bütün öğrencilerimle aramda samimiyet doğdu. Davranışım da tamamen samimiyetten ileri gelmektedir. Ancak tavrım ailelerce yanlış anlaşılmış olacak ki hakkımda şikayette bulunmuşlar. Yanlış anlaşılmaktan üzgünüm."

Dava, Ankara 9. Sulh Ceza Mahkemesinde görülecek.