Güncelleme Tarihi:
Demokrasiye sahip çıkma hakkı olmalı’nin yeni ve sivil anayasa arayışında bazı temel referans noktaları da netleşmeye başladı. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Meclis’te yasama yılını açış konuşmasında yeni anayasa için “milli, yerli, sivil, vizyoner” ifadeleriyle dört kriter açıklamış; ayrıca kırmızı çizgileri olduğunu vurgulamıştı. Erdoğan, “Bize bir adım gelene biz koşarak gideriz. Yeter ki Türkiye’nin egemenlik haklarına, büyük bedeller ödeyerek elde ettiği kazanımlarına, kırmızı çizgilerine, birlikte kazanma ilkesine saygı duyulsun” demişti. AK Parti kaynakları, Erdoğan’ın “Cumhuriyet’in kazanımları” ifadesinin süreçte en önemli kriter olduğunu vurguladı. Bunun ayrıntıları ise Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu’nun Anayasa Çalıştaylarını topladığı faaliyet raporunda derlendi. Cumhurbaşkanlığı raporunda “Yeni Anayasa Hedefi” başlığının altında, “Yeni anayasanın kaidesinin temel kazanımlar ve korunacak birikimler olduğu tartışmasızdır” denildi. Hukuk Politikaları Kurulunca raporlanan ana yaklaşım şöyle:
İLK ÜÇ MADDE TEMEL KAİDE
- Devletin temel esasları, Milli Mücadeleyle başarılan kurtuluşun ve Cumhuriyet’in ilanıyla başlayan kuruluşun kazanımlarıdır. Cumhuriyet’in, üniter yapının, adalet ve insan haklarına dayanan, demokratik, laik, sosyal devlet ve hukuk devletinin yeni anayasanın kaidesi olduğu açıktır. Devletin resmi dilinin Türkçe olmasının, bayrağının ay yıldızlı al bayrak, milli marşının İstiklal Marşı, başkentinin Ankara olmasının temel kazanım, korunacak birikim olduğu ve tartışmaya açık olmadığı nettir.
-Türkiye’de milli egemenlik esas olduğundan, devletin şekli de cumhuriyettir. Merkez ile yerel/taşra arasındaki ilişkinin düzenleniş şekli devletin yapısını belirler, Türkiye’de üniter yapının esas alındığı ve bu kazanımdan vazgeçilmesinin mümkün olmadığı da açıktır.
SİSTEMDEN DÖNÜŞ YOK
- Yeni hükümet modeli 15 Temmuz direnişinin ve 16 Nisan (2017 Anayasa referandumu) halk iradesinin getirdiği temel kazanımlardan olduğu için yeni anayasa içinde başkanlık sisteminin korunması ve geliştirilmesi halkın demokratik kazanımlarını korumak anlamına gelmektedir.
DEMOKRASİYİ KORUMA HAKKI
- Yeni anayasada iyi bir başlangıç yazılması son derece önemlidir. Başlangıç kısmında; tarih bilincinin, Türkiye’nin her ferdinin asli unsuru olduğu kapsayıcı Türk milleti tanımının ve mill iradeyi temsil eden seçilmiş yönetimlerin korunması vurgusuyla demokrasiye sahip çıkma hakkının yer alması temel ihtiyaçlar arasındadır. Yani 15 Temmuz’da fiilen kullanılan bu hakka yeni anayasanın başlangıç kısmında net ve açık şekilde yer verilmesi gereklidir.
- Çok daha gelişkin bir hak ve özgürlükler sisteminin olacağı, esas olanın hak ve özgürlüklerin korunması, tali olanın sınırlama olduğu bir yaklaşımın benimseneceği de vurgulanmalıdır. “Haklar ve ödevler” yerine “Haklar ve özgürlükler” ekseninde normatif düzenleme yerinde olacaktır.
ATATÜRK’ÜN PERSPEKTİFİ
- Atatürk’ün “Türkiye Cumhuriyeti’nin temeli kültürdür” yaklaşımının yeni anayasanın perspektiflerinden olacağı nettir. Buna göre Türkiye Cumhuriyeti’nin temeli etnisiteye ve ırka dayanmaz, Anadolu’daki bin yıllık ortak tarihten ve kültürden oluşur. Bin yıllık Türk tarihi olarak referans verilen olgu Selçuklu ve Osmanlı’yı ifade eder.
VATANDAŞLIK TANIMI
- Atatürk’ün “Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türkiye Halkına Türk Milleti denir” veciz ifadesi aslında bu gerçeğe yani Türk, Kürt, Çerkez ve diğer kökenlerden gelen bütün unsurlarının Misak-ı Milli sınırları içinde ve Cumhuriyet vatandaşlığı paydaşlığında kendi kaderini tarihsel olarak ve ebediyen tayin etmiş olduğu gerçeğine işaret eder.
LEKELENMEME HAKKI
- Hak ve hürriyetler kısmında “Adalet Hakkı” başlığında bir hak tanımlanmasına ihtiyaç bulunduğu tespit edilmiştir. Bu hakkın alt başlığı olarak adil yargılanma hakkı, gerekçeli karar hakkı, hükmün denetlenmesini talep hakkı ve lekelenmeme hakkı yer alabileceği ifade edilmiştir.
- Asgari gelir güvencesi, yeni endüstri ilişkileri sisteminde toplu pazarlık süreci, canlı iş gücüne duyulan ihtiyacın giderek azalması ve buna karşı alınabilecek tedbirler, yeni istihdam politikaları, temel gelir hakkı, yeni çalışma ilişkileri gibi konular yeni anayasa perspektifinde ele alınmalı.