ANAP'tan tüzük uyarısına itiraz

ANAP, MKYK üyelerinin seçiminde genel baÅŸkan kontenjanının kaldırılması için tüzük deÄŸiÅŸikliÄŸi yapılmasını isteyen Yargıtay Cumhuriyet BaÅŸsavcısı Sabih KanadoÄŸlu'nun görüşüne katılmayarak, tüzüğün ilgili maddesinin Anayasa'ya ve Siyasi Partiler Kanunu'na aykırı olmadığını savundu.ANAP Genel Sekreteri Abdülkadir BaÅŸ imzasıyla, Cumhuriyet BaÅŸsavcısı Sabih KanadoÄŸlu'nun, parti tüzüğünde gerekli deÄŸiÅŸikliÄŸin yapılarak genel baÅŸkan kontenjanının kaldırılması, MKYK'nın tamamının büyük kongre tarafından gizli oyla seçilmesinin saÄŸlanması ve sonucun iki ay içerisinde baÅŸsavcılığa bildirilmesi konusunda gönderdiÄŸi uyarı yazısına iliÅŸkin baÅŸsavcılığa bir yazı gönderildi.YASA'YA AYKIRI DEĞİLYazıda, baÅŸsavcılığın, ANAP'ın tüzüğünün 60. maddesinin 1. fıkrasının c bendinin deÄŸiÅŸtirilmesi ile ilgili yazısının, 29 Nisan Pazartesi günü yapılan Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) toplantısında görüşüldüğü belirtilerek, "Yapılan deÄŸerlendirmede tüzüğün ilgili maddesinin Anayasa'ya ve Siyasi Partiler Yasası'na aykırı olmadığı görüşüne varılmıştır" denildi.ANAP'ın parti tüzüğünün 60. maddesinin birinci fıkrasının c bendinin, MKYK'nın 10 asil ve 5 yedek üyesinin büyük kongrede genel baÅŸkan tarafından gösterilen 20 aday arasından seçileceÄŸini öngördüğü hatırlatılarak, tüzüğün bu hükmünün 1988 yılında yürürlüğe girdiÄŸi ve Yargıtay Cumhuriyet BaÅŸsavcılığı'nın incelemesine sunulduÄŸu, bu süre içinde Yargıtay Cumhuriyet BaÅŸsavcılığı'nca herhangi bir itiraza konu olmadığı kaydedildi.Siyasi Partiler Kanunu'nun 93. maddesinin "Siyasi partilerin parti içi çalışmaları, parti yönetimi, denetimi, parti organları için yapılacak seçimler ile parti genel baÅŸkanlığınca, genel merkez organlarınca ve parti gruplarınca alınan kararları ve yapılan eylem veiÅŸlemleri parti tüzüğüne, parti üyeleri arasındaki eÅŸitlik ilkesine ve demokrasi esaslarına aykırı olamaz" hükmünü ihtiva ettiÄŸi anımsatılarak, şöyle denildi:MEKANÄ°K DEMOKRASÄ° ANLAYIÅžI BENÄ°MSENMEDÄ°"Parti tüzüğümüzün anılan hükmü, parti üyeleri arasındaki eÅŸitlikilkesine ve demokrasi esaslarına hiçbir ÅŸekilde aykırı deÄŸildir. Her ÅŸeyden önce, genel baÅŸkan tarafından aday gösterilen üyeler de, diÄŸer üyeler gibi büyük kongrenin oyuyla seçilmektedir. Genel baÅŸkanca aday gösterilen üyelerin seçilme ÅŸansları, MKYK'ya kendiliklerinden aday olan üyelerin seçilme olasılıklarından daha yüksek deÄŸildir.Siyasi Partiler Kanunu'nun mekanik bir eÅŸitlik ve demokrasi anlayışını benimsemediÄŸi, bu konunun çeÅŸitli hükümlerinden anlaşılmaktadır. Kanunun 14. maddesinin ikinci fıkrasına göre, 'Büyük kongre, seçilmiÅŸ üyeler ile tabii üyelerden oluÅŸur.' Aynı kanunun 37. maddesine göre 'Siyasi partiler ön seçim ya da aday yoklaması yaptıkları seçim çevrelerinde, toplam olarak TBMM'nin üye tam sayısının yüzde 5'ini aÅŸmamak üzere, ilini, seçim çevresini, aday listesindeki sırasını, ön seçim veya aday yoklaması tarihinden en az 10 gün önce Yüksek Seçim Kurulu'na bildirmek koÅŸuluyla merkez adayı gösterebilirler'. Nihayet, Anayasamızın 67. maddesinin son fıkrası, 'Seçim kanunları, temsilde adalet ve yönetimde istikrar ilkelerini baÄŸdaÅŸtıracak biçimde düzenlenir' demek suretiyle, mekanik bir demokrasi ve eÅŸitlik anlayışını benimsemediÄŸini açıkça göstermektedir."KATILIMCILIÄžI TEÅžVÄ°K EDÄ°CÄ° MAHÄ°YETTETüzüğün anılan hükmünün, normal parti içi süreçlerde uzman kiÅŸilerin ve özellikle kadınların, parti merkez ve karar yönetim organında daha büyük ölçüde temsilini amaçladığının belirtildiÄŸi yazıda, ÅŸu anda MKYK'da görev yapan 5 kadın üyenin tümünün, tüzüğün buhükmü uyarınca seçildiÄŸi ifade edildi. BaÅŸsavcılığa cevapta, ÅŸunlar kaydedildi:"Olumlu ayrımcılık veya Olumlu eylem (Affimative Action) adı verilen bu tür uygulamaların batı partilerinde pek çok örneÄŸi vardır. Hatta, Avrupa BirliÄŸi tarafından 1996 yılında Dublin Konferansı'nda Avrupa Parlamentosu ve üye ülke parlamentolarının karar mekanizmalarında kadın-erkek dengesin saÄŸlayacak önlemlerin alınması yönünde karar alınmıştır. Bu niteliÄŸi itibariyle tüzüğümüzün ilgili hükmü, parti üyeleri arasındaki eÅŸitlik ilkelerine ve demokrasi esaslarına aykırı olmayıp, ayrıca katılımcılığı kısıtlayıcı deÄŸil, teÅŸvik edici mahiyettedir." Â