Oluşturulma Tarihi: Eylül 07, 2002 01:46
Ulusların imajını yaratmakta sinemanın rolü çok önemli. İtalyanların kalabalık, sevimli aileleri, gürültücülüğü, sempatik komedi filmlerine yıllarca konu oldu. Şimdi gösterime giren ‘‘Kalbinin Sesini Dinle’’ filminde aynı özellikler bu kez Yunanlı Amerikalılara atfedilmiş durumda.
Amerika şu sıralar bu filmi konuşuyor. Bağımsız filmlerin fazla şansının olmadığı bu ülkede ‘‘Kalbinin Sesini Dinle’’ (My Big Fat Greek Wedding) müthiş bir başarı ve kazanç elde etmiş durumda.
Önce 108 kopya ile vizyona giren
film yakaladığı büyük başarıdan sonra şu sıralar 1500'ün üzerinde sinemada oynuyor. Son derece ucuza mal edilen filmin böylesine gişe hasılatı elde etmesi herkesi şaşırtmış tabii. Film endüstrisi analistleri bağımsız film tarihinde böylesine bir başarıyı daha önce sadece ‘‘The Blair Witch Project’’ ve ‘‘Crouching Tiger, Hidden Dragon’’ filmlerinin yakaladığını belirtiyor. Hatta böyle giderse ‘‘Kalbinin Sesini Dinle’’ onların başarısını geçeceğe benziyor.
Yapımcıları arasında Tom Hanks'in de olduğu filmde Sex and the City dizisinin yakışıklı oyuncusu Jonh Corbett ve Nia Vardalos başroldeler. Filmde ayrıca Lainie Kazan, Michael Constantine ve Joey Fatone rol alıyorlar.
Kalbinin Sesini Dinle, 30 yaşına gelmiş ve hala bekar olan Toula adlı bir kızın hikayesini anlatarak Yunan asıllı Amerikalıların dünyasına giriyor. Ailesi onu Yunanistan'a yollayıp oradan bir gençle evlendirme planları yaparken Toula bir gün hem Yunan olmayan hem de vejeteryan olan bir gence aşık oluyor. Aileleri ve kültürleri çok farklı olan bu iki genç birbirlerine aşık olunca işler karışıyor.
Dostluk öyküsüDaha ilk sahnelere bakıp da ‘‘filme dostluk öyküsü dediniz ne çıktı!’’ demeyin sakın. İlk 10 dakikası şekilsiz uzaylıların arasında ve düşmanca tavırlarla geçen film, daha sonra içinizi ısıtacak ve sinema salonundan gülümseyerek ayrılacaksınız.
Küçük büyük herkesin kendisi için birşeyler bulacağı bu çizgi film Lilo adlı iyi kalpli ama biraz yaramaz bir kızın ve sadece kötülük yapmaya programlanmış Stich adlı uzaylı bir yaratığın hikayesini anlatıyor (her ne kadar Lilo onu köpek sansa da, o bir uzaylı). Hikaye önce uzayda başlıyor, sonra Hawai'ye taşınıyor. Film boyunca kötü yaratık Stich, sevgi dolu Lilo'nun yanında adeta bir mutasyona uğruyor.
Yönetmenliğini Chris Sanders'ın yaptığı film, tropikal manzaralar, eşsiz bir mizah duygusu ve Elvis Presley'in şarkıları eşliğinde izleyenleri eğlenceli bir yolculuğa çıkarıyor. 1998'de faaliyete geçen Florida stüdyolarında Mulan'dan sonra yapılan ikinci çizgi film olan Lilo ve Stich 300 kişilik bir ekibin yoğun çalışmalarının ürünü. Okulların açılmasına bir hafta kala tüm çocukları yaşama sevinciyle dolduracak bir film.