Amerikalılar paranızı batıracak, burnunuzun dibindeyiz, bize gelin
Güncelleme Tarihi:
Ardıç AYTALAR/Ayşegül Akyarlı GÜVEN
Oluşturulma Tarihi: Haziran 13, 2008 00:00
Bu yıl 15 ülkeden 5 başbakanla yapılan Türk-Arap Forumu’nda, herkes yatırımcıları kendi ülkesine çekmek için gayret etti. Maliye Bakanı Kemal Unakıtan da, "Paranızı burnunuzun dibindeki Türkiye’ye getirin" derken, Arap yatırımcılar "Amerikalılar paranızı batıracak" uyarısı yaptı.
BU yıl İstanbul’da üçüncüsü düzenlenen Türk-Arap Ekonomi Forumu’na 15 ülkeden, 5 Başbakan, bir başbakan yardımcısı ve 800’ün üzerinde temsilci katılırken, yapılan konuşmalarda hemen herkes yatırımcıları kendisi ülkesine davet etti. Maliye Bakanı Kemal Unakıtan ise, Körfez yatırımcılarına bir de uyarı yaparak, "Amerikalılar paranızı batıracak, siz bize getirin" çağrısı yaptı.
Forum kapsamında düzenlenen Türk-Arap Finans Zirvesinde yaptığı konuşmada, açıklanan son rakamlara göre subprime krizinden 380 milyar dolarlık zararın söz konusu olduğunu, bazılarının bu rakamın 1 trilyon dolara çıkabileceğini tahmin ettiklerini aktaran Unakıtan, şunları söyledi: "Batı ne yapıyor? Körfez ülkelerinde 2 trilyon dolara yakın petrolden dolayı fon var. Burada biraz daha para kapalım, getirelim, yine batıralım. Batı dünyası bunun için geliyor. Amerikalılar falan cirit atıyorlar Körfez ülkelerinde. Tamam istediğiniz yere yatırın, bir şey demiyorum ama bu adamlar paranızı batıracak. Amerika’ya götürüp yatırmanın alemi var mı? Burnunuzun dibinde Türkiye var. Bağırsan duyuyoruz. Burada para batmadı, hiç kimsenin parası batmadı. Borçlarımızı ödememezlik diye bir şey asla olmadı. Toz duman gidiyor adam, çok şükür bizde bir şey yok."
Fitne fücur gelişmeler
Unakıtan, Türkiye’ye geçtiğimiz 3 senede 52 milyar dolar düzeyinde yabancı sermaye geldiğine değinerek, "Beklentimiz önümüzdeki 3 senede 53 milyar dolar. Arap dünyasından Türkiye’ye 5 milyar dolarlık yatırım olmuş. Kafi mi? 2 trilyon dolar bölü 5 milyar dolar. Kafi değil." diye konuştu. Arap şirketlerinin Türkiye’ye gelerek burada şirket kurabileceğini, özellikle ihtiyaç duyulan gıda alanında burada üretip kendi ülkelerine götürebilecekleri söyleyen Unakıtan, sözlerine şöyle devam etti: "Paris’te, OECD’de konuşuldu. ’Bunları memleketinize çağırmayın diyor.’ Bak bize nasihat çekiyorlar. ’Bu fonlar ülkenize gelmesin.’ Nereye gitsin bu fonlar? Amerika’ya gitse iyi mi? İyi. Fitne fücur gelişmeler oluyor, fikirler öne sürülüyor. Resmen konuşuldu, gündem maddesiydi. Aklımızı başımıza alalım. Menfaatlerimiz neredeyse oraya göre hareket edelim. Gelin hep beraber proje yapalım. Bölgeyi barış bölgesi haline getirelim."
Arap Zirvesi’nde arapsaçı potu
MALİYE Bakanı Kemal Unakıtan, Forum’da bir de "Arapsaçı" potu kırdı. Unakıtan, "Ortadoğu bölgesinde aramızda bir sorun olduğunda çözmüyoruz. Bu sorunu başka yerlere havale ediyoruz. Onlar işin içine giriyor. İşker de arapsaçına dönüyor" dedi. Sözlerinin salonda şaşkınlık yaratması üzerine Unakıtan, bu kez de "Yanlış anlaşılmasın, Arapsaçı bizde bir deyimdir. Arapların saçı gür, o manada. Gerçi benim saçım yok" diyerek ortamı yumuşattı. Unakıtan, toplantı çıkışında gazetecilerin arapsaçı sözünü hatırlatması üzerine "Yanlışlıkla ağzımdan kaçtı, bir baktım etrafımda Araplar vardı" dedi.
Arapsaçı ne demek
Arapsaçı, küçük, yuvarlak ve çok sık yeşil yaprakları olan, uzadıkça aşağı doğru sarkan bir tür süs bitkisi.
Mimaride, bir yerleşim planında genellikle yeşil alanları belirtmek üzere girişik, eğri çizgilerle yapılan bir tür tarama biçimi.
Mecazi anlamda, çözümlenemeyecek kadar karışık durum.
Deyim olarak ise ’arapsaçına dönmek’, işlerin çok karışıp çözümlenmesi güç bir duruma gelmesini anlatıyor.
Türkiye bizim ilham kaynağımız
FİLİSTİN Başbakanı Selam Feyyad, bölge ülkeleriyle karşılıklı ekonomik işbirliğini geliştirmeyi, bölge pazarlarına açılmayı arzuladıklarını açıklarken, "Filistin ve Filistinliler olarak kardeş ülke Türkiye’ye ilham kaynağımız olarak bakıyoruz. Türkiye, seçkin bir demokratik yönetim sistemiyle kutsal dinimiz İslam ile laikliği bir arada yaşatan diğer ülkelere örnek bir ülke. Ekonomik anlamda Türkiye’nin desteğini büyük ölçüde gördüklerini, TOBB sayesinde Filistin’de yatırımlara başlandığını ve bununla sanayi bölgesi kurulmasının hedeflendiğini anlatan Feyyad, Türkiye’den gelecek yatırımcılara her türlü desteği sağlayacaklarını söyledi.
Çıkarlarımız birbirini tamamlıyor
KATAR Başbakanı Hamad Bin Jasim Bin Jabir Al-Thani, Türk-Arap ilişkilerinin çok uzun yıllara dayandığını vurgulayarak, her iki tarafın da çıkarlarının bir birini tamamlar nitelikte olduğunu kaydetti. Katar’da istikrarlı bir siyasi düzenin bulunduğunu ve uluslararası toplumla barışık olduklarını dile getiren Al-Thani, "Türkiye son yıllarda büyük gelişme gösterdi. Ülkelerimiz arasında işbirliği alanları geniş" dedi.
Sınır ticaretini geliştirelim
SURİYE Başbakanı Muhammed Naci Itri, son dönemlerde Türkiye ve Suriye’nin birlikte yaptıkları çalışmalar sayesinde, sınır kapılarının kapasitelerinin geliştirilmesi, bu yörede ticaret merkezlerinin kurulması ve ulaşımın en kısa sürede yapılmasını teminen faaliyetlerinin aralıksız devam ettiğini bildirdi. Itri, Türkiye ile Suriye arasındaki ilişkilerin sürdüğünü ve devam etmesini istediklerini ifade etti. Itri, Suriye’de özel sektör açısından her hangi bir engelin bulunmadığını, karlı yatırımların yapılabileceği bir ortamın olduğunu ve tüm yatırımcıları ülkelerine beklediklerini kaydetti.
BankMed: Uzun vadeli yatırım planlıyoruz
ORTADOĞU’nun en büyük bankalarından BankMed’in CEO’su ve T-Bank Yönetim Kurulu Başkanı Nemeh Sabbagh, Türkiye’ye kısa vadeli kar elde etmek için gelmediklerini belirterek, "Uzun vadede Türkiye, mutlaka ve mutlaka iyi bir yatırım bölgesi" dedi. "Halkbank’ın ilginç bir fırsat olup olmayacağı" yönündeki soruyu da Sabbagh, "Halk bank oldukça ilginç bir fırsat. Ama biz şu anda T-Bank’a odaklanmayı düşünüyoruz" şeklinde yanıtladı. Sabbagh, "Yıllık cirosu 1-10 milyon YTL arasında olan KOBİ’lere odaklanacağız" dedi.
Hepimiz aynı yöne bakıyoruz
BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan, ’kardeş’ dediği Arap ülkelerinden girişimci ve yatırımcıları Türkiye’ye davet etti. Toplantının açılış oturumunda konuşan Erdoğan, Arap ülkeleri ile Türkiye arasındaki tarihi ilişkiye değinerek, "Farklı dillerde konuşuyor olabilir, farklı coğrafyalardan geliyor olabiliriz, farklı renklere, farklı özelliklere sahip olabiliriz ancak ortak bir tarih ve kültür değerlerini paylaşıyoruz. Aynı yöne bakıyoruz, aynı geleceği yürüyoruz" dedi. "Yatırım ortamını iyileştirme çalışmalarımızı aynı kararlılıkla sürdürüyoruz" diyen Erdoğan, şu bilgileri verdi: "Bu fırsatlar Arap ülkelerinden girişimci ve yatırımcılara ülkemizde daha yoğun şekilde görmekten büyük bir memnuniyet duyacağımızı söylemek istiyorum. Türkiye’de özellikle enerji ve inşaat sektöründe önemli yatırım imkanları bulunuyor. Demiryollarının modernizasyonu, otoyol, metro ve havaalanı inşaatı, içme ve kullanma suyu şebekeleri, yapım ve modernizasyonu, elektrik üretimi ve dağıtımı gibi alanlarda uluslararası yatırımcıların ilgisini çekebilecek önemli fırsatlar mevcut. Tekel, THY, Halkbank başta olmak üzere diğer kamu bankaları elektrik dağıtım ve üretim şirketleri programın içinde yer alıyorlar."
Komşuyla ortak olmak istiyoruz
IRAK Cumhuriyeti Başbakan Yardımcısı Berham Salih, "Irak Türkiye’yi stratejik ortak olarak görüyor" derken, Türk girişimcilerini ülkesine yatırım yapmaya davet etti. Salih, "Kuzey’deki komşumuzla ortak olmak istiyoruz" dedi. Salih, şunları söyledi: "Irak ile Türkiye’nin Körfez ülkeleri ile Avrupa arasında köprü olduğunu belirterek, "Biz Irak’taki ekonominin ve demokratik kuruluşların, yeniden oluşturulmasında kararlıyız. Türkiye’yi stratejik ortak olarak görmekteyiz. Bu siyasi anlamda da böyle. Kuzey’deki komşumuzla ortak olmak istiyoruz."
Forum kapsamında düzenlenen Türk-Arap Finans Zirvesinde yaptığı konuşmada, açıklanan son rakamlara göre subprime krizinden 380 milyar dolarlık zararın söz konusu olduğunu, bazılarının bu rakamın 1 trilyon dolara çıkabileceğini tahmin ettiklerini aktaran Unakıtan, şunları söyledi: "Batı ne yapıyor? Körfez ülkelerinde 2 trilyon dolara yakın petrolden dolayı fon var. Burada biraz daha para kapalım, getirelim, yine batıralım. Batı dünyası bunun için geliyor. Amerikalılar falan cirit atıyorlar Körfez ülkelerinde. Tamam istediğiniz yere yatırın, bir şey demiyorum ama bu adamlar paranızı batıracak. Amerika’ya götürüp yatırmanın alemi var mı? Burnunuzun dibinde Türkiye var. Bağırsan duyuyoruz. Burada para batmadı, hiç kimsenin parası batmadı. Borçlarımızı ödememezlik diye bir şey asla olmadı. Toz duman gidiyor adam, çok şükür bizde bir şey yok."
Fitne fücur gelişmeler
Unakıtan, Türkiye’ye geçtiğimiz 3 senede 52 milyar dolar düzeyinde yabancı sermaye geldiğine değinerek, "Beklentimiz önümüzdeki 3 senede 53 milyar dolar. Arap dünyasından Türkiye’ye 5 milyar dolarlık yatırım olmuş. Kafi mi? 2 trilyon dolar bölü 5 milyar dolar. Kafi değil." diye konuştu. Arap şirketlerinin Türkiye’ye gelerek burada şirket kurabileceğini, özellikle ihtiyaç duyulan gıda alanında burada üretip kendi ülkelerine götürebilecekleri söyleyen Unakıtan, sözlerine şöyle devam etti: "Paris’te, OECD’de konuşuldu. ’Bunları memleketinize çağırmayın diyor.’ Bak bize nasihat çekiyorlar. ’Bu fonlar ülkenize gelmesin.’ Nereye gitsin bu fonlar? Amerika’ya gitse iyi mi? İyi. Fitne fücur gelişmeler oluyor, fikirler öne sürülüyor. Resmen konuşuldu, gündem maddesiydi. Aklımızı başımıza alalım. Menfaatlerimiz neredeyse oraya göre hareket edelim. Gelin hep beraber proje yapalım. Bölgeyi barış bölgesi haline getirelim."
Arap Zirvesi’nde arapsaçı potu
MALİYE Bakanı Kemal Unakıtan, Forum’da bir de "Arapsaçı" potu kırdı. Unakıtan, "Ortadoğu bölgesinde aramızda bir sorun olduğunda çözmüyoruz. Bu sorunu başka yerlere havale ediyoruz. Onlar işin içine giriyor. İşker de arapsaçına dönüyor" dedi. Sözlerinin salonda şaşkınlık yaratması üzerine Unakıtan, bu kez de "Yanlış anlaşılmasın, Arapsaçı bizde bir deyimdir. Arapların saçı gür, o manada. Gerçi benim saçım yok" diyerek ortamı yumuşattı. Unakıtan, toplantı çıkışında gazetecilerin arapsaçı sözünü hatırlatması üzerine "Yanlışlıkla ağzımdan kaçtı, bir baktım etrafımda Araplar vardı" dedi.
Arapsaçı ne demek
Arapsaçı, küçük, yuvarlak ve çok sık yeşil yaprakları olan, uzadıkça aşağı doğru sarkan bir tür süs bitkisi.
Mimaride, bir yerleşim planında genellikle yeşil alanları belirtmek üzere girişik, eğri çizgilerle yapılan bir tür tarama biçimi.
Mecazi anlamda, çözümlenemeyecek kadar karışık durum.
Deyim olarak ise ’arapsaçına dönmek’, işlerin çok karışıp çözümlenmesi güç bir duruma gelmesini anlatıyor.
Türkiye bizim ilham kaynağımız
FİLİSTİN Başbakanı Selam Feyyad, bölge ülkeleriyle karşılıklı ekonomik işbirliğini geliştirmeyi, bölge pazarlarına açılmayı arzuladıklarını açıklarken, "Filistin ve Filistinliler olarak kardeş ülke Türkiye’ye ilham kaynağımız olarak bakıyoruz. Türkiye, seçkin bir demokratik yönetim sistemiyle kutsal dinimiz İslam ile laikliği bir arada yaşatan diğer ülkelere örnek bir ülke. Ekonomik anlamda Türkiye’nin desteğini büyük ölçüde gördüklerini, TOBB sayesinde Filistin’de yatırımlara başlandığını ve bununla sanayi bölgesi kurulmasının hedeflendiğini anlatan Feyyad, Türkiye’den gelecek yatırımcılara her türlü desteği sağlayacaklarını söyledi.
Çıkarlarımız birbirini tamamlıyor
KATAR Başbakanı Hamad Bin Jasim Bin Jabir Al-Thani, Türk-Arap ilişkilerinin çok uzun yıllara dayandığını vurgulayarak, her iki tarafın da çıkarlarının bir birini tamamlar nitelikte olduğunu kaydetti. Katar’da istikrarlı bir siyasi düzenin bulunduğunu ve uluslararası toplumla barışık olduklarını dile getiren Al-Thani, "Türkiye son yıllarda büyük gelişme gösterdi. Ülkelerimiz arasında işbirliği alanları geniş" dedi.
Sınır ticaretini geliştirelim
SURİYE Başbakanı Muhammed Naci Itri, son dönemlerde Türkiye ve Suriye’nin birlikte yaptıkları çalışmalar sayesinde, sınır kapılarının kapasitelerinin geliştirilmesi, bu yörede ticaret merkezlerinin kurulması ve ulaşımın en kısa sürede yapılmasını teminen faaliyetlerinin aralıksız devam ettiğini bildirdi. Itri, Türkiye ile Suriye arasındaki ilişkilerin sürdüğünü ve devam etmesini istediklerini ifade etti. Itri, Suriye’de özel sektör açısından her hangi bir engelin bulunmadığını, karlı yatırımların yapılabileceği bir ortamın olduğunu ve tüm yatırımcıları ülkelerine beklediklerini kaydetti.
BankMed: Uzun vadeli yatırım planlıyoruz
ORTADOĞU’nun en büyük bankalarından BankMed’in CEO’su ve T-Bank Yönetim Kurulu Başkanı Nemeh Sabbagh, Türkiye’ye kısa vadeli kar elde etmek için gelmediklerini belirterek, "Uzun vadede Türkiye, mutlaka ve mutlaka iyi bir yatırım bölgesi" dedi. "Halkbank’ın ilginç bir fırsat olup olmayacağı" yönündeki soruyu da Sabbagh, "Halk bank oldukça ilginç bir fırsat. Ama biz şu anda T-Bank’a odaklanmayı düşünüyoruz" şeklinde yanıtladı. Sabbagh, "Yıllık cirosu 1-10 milyon YTL arasında olan KOBİ’lere odaklanacağız" dedi.
Hepimiz aynı yöne bakıyoruz
BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan, ’kardeş’ dediği Arap ülkelerinden girişimci ve yatırımcıları Türkiye’ye davet etti. Toplantının açılış oturumunda konuşan Erdoğan, Arap ülkeleri ile Türkiye arasındaki tarihi ilişkiye değinerek, "Farklı dillerde konuşuyor olabilir, farklı coğrafyalardan geliyor olabiliriz, farklı renklere, farklı özelliklere sahip olabiliriz ancak ortak bir tarih ve kültür değerlerini paylaşıyoruz. Aynı yöne bakıyoruz, aynı geleceği yürüyoruz" dedi. "Yatırım ortamını iyileştirme çalışmalarımızı aynı kararlılıkla sürdürüyoruz" diyen Erdoğan, şu bilgileri verdi: "Bu fırsatlar Arap ülkelerinden girişimci ve yatırımcılara ülkemizde daha yoğun şekilde görmekten büyük bir memnuniyet duyacağımızı söylemek istiyorum. Türkiye’de özellikle enerji ve inşaat sektöründe önemli yatırım imkanları bulunuyor. Demiryollarının modernizasyonu, otoyol, metro ve havaalanı inşaatı, içme ve kullanma suyu şebekeleri, yapım ve modernizasyonu, elektrik üretimi ve dağıtımı gibi alanlarda uluslararası yatırımcıların ilgisini çekebilecek önemli fırsatlar mevcut. Tekel, THY, Halkbank başta olmak üzere diğer kamu bankaları elektrik dağıtım ve üretim şirketleri programın içinde yer alıyorlar."
Komşuyla ortak olmak istiyoruz
IRAK Cumhuriyeti Başbakan Yardımcısı Berham Salih, "Irak Türkiye’yi stratejik ortak olarak görüyor" derken, Türk girişimcilerini ülkesine yatırım yapmaya davet etti. Salih, "Kuzey’deki komşumuzla ortak olmak istiyoruz" dedi. Salih, şunları söyledi: "Irak ile Türkiye’nin Körfez ülkeleri ile Avrupa arasında köprü olduğunu belirterek, "Biz Irak’taki ekonominin ve demokratik kuruluşların, yeniden oluşturulmasında kararlıyız. Türkiye’yi stratejik ortak olarak görmekteyiz. Bu siyasi anlamda da böyle. Kuzey’deki komşumuzla ortak olmak istiyoruz."