Amerika’da outsource tehdidi

Maliyeti düşük olduğu için birçok işi gelişmekte olan ülkelere outsource (dış kaynak kullanımı) eden ABD'de, bu durumun işsizliği artırmasından korkuluyor. Wall Street Journal'da yer alan haberde işlerin outsource edilmesi nedeniyle ABD'de 2000-2015 yılları arasında servis sektöründe 3.3 milyon iş kaybının olacağı belirtiliyor. Otomotiv ve çelik üreticileri ise fabrikalarını uzun süre önce kapattı. İşlerini yurtdışına yaptırıyorlar. AMR Araştırma ülkede üreticilerin ve finansal servis hizmeti veren firmaların yüzde 20'sinin bilgi teknolojileriyle ilgili işlerini yurtdışına outsource ettiğini tespit etmiş. Bu oranın iki yıl içinde ikiye katlanacağı tahmin ediliyor. Geliştirme, müşteri hizmetleri, ofis arkası işler, bilgi teknolojisi outsource'dan en çok etkilenen meslekler. Gazetede outsource edilen işlerle ilgili şu örnekler yer alıyor:

Yazılım geliştirme: Oracle iki bin civarında geliştirme işini Hindistan'a yönlendirdi.

Çağrı merkezi: HP, bin 200 müşteri hizmetleri işini Florida'dan Hindistan'a kaydırdı.

Ofis arkası muhasebe: AIG sigorta şirketi Filipinler'de bu konuda çalışacak 400 kişilik ofis kuruyor.

Ürün geliştirme: Ericsson Hindistan'daki yazılım geliştirme merkezini Hintli şirket Wipro'ya sattı.


Kar yağabilir, işe gelmiyorum


Kanada'da çalışanlar işten izin almak için 'kar yağma ihtimali var, işe gelemiyorum', 'kedimin sorunu var, 'kendime gelmek için zamana ihtiyacım var' şeklinde bahaneler uyduruyor. Montreal Gazette'de yer alan habere göre, işe devamsızlığın Kanada ekonomisine maliyeti yılda 10 milyar dolar. Dönemsel eleman bulma şirketi Accountemps tarafından yapılan araştırmada 150 yöneticiye çalışanlardan gelen en sıradışı işe gelmeme mazeretleri soruldu.

Bazı çalışanlar 'havuzum bozuldu, garajımın kapısı kırıldı' gibi evlerindeki sorunları mazeret olarak gösterdi. 'Partnerimle dans provası yapmam gerekiyor' şeklinde hobileriyle ilgili mazeretler sunanlar da oldu. Araştırmalara göre Kanada'da çalışanların yüzde 60'ı işleriyle aile yaşamlarını dengeleyemiyor. Her geçen gün, daha fazla çalışan duygusal ve zihinsel yorgunluk nedeniyle işe gitmemek için mazeret yaratıyor.


Hollywood tarzı istihdam

Herkes filmlerde hep aynı tür rol alan, aynı tarz karakterleri canlandıran (typecasting) aktör ve aktristleri anımsar. Joe Pesci hep hırsızı oynar, Hugh Grant her zaman şaşkın aşığı canlandırır. Amerikan ekonomi dergisi Forbes'a göre typecasting iş hayatında filmlerden daha yaygın. Massachusetts Institute of Technology'de görev yapan profesör Ezra Zuckerman, işverenlerin özellikle kariyerinin başında olan ve aynı tarz rolleri üstlenen insanları daha fazla işe aldığı sonucuna vardı. Hep aynı tür karakteri canlandıran genç bir oyuncunun daha fazla film çevirmesi gibi, perakende bankacılığı pazarlamasında asistan olarak çalışan birinin genel pazarlama tecrübesi olan birine göre yeni bir iş bulması daha kolay. Bununla beraber, Zuckerman typecasting'in İK politikaları açısından kötü olacağı konusunda uyarıda bulunuyor:

‘‘Burada önceden aynı görevde bulunduğu için çalışanın o konuda yetkin olduğu konusunda tuzağa düşülebilir. Kötü bir çalışanın sadece o görevi önceden yaptığı için şirketten şirkete geçmesi çok şaşırtıcı. Çoğu zaman o konuda yetkin olmuyorlar.‘‘