Ama yalan uzmanı oldun

Güncelleme Tarihi:

Ama yalan uzmanı oldun
Oluşturulma Tarihi: Mart 07, 2012 00:00

Başbakan Tayyip Erdoğan, kendisine “Yalan makinesi” diyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na, “Yalan makinesi nedir, yalanı test eden, ortaya çıkaran cihaz” diye karşılık vererek, “Hesap uzmanı olarak işe başladın ama yalan uzmanı oldun” sözleriyle yüklendi.

Erdoğan, partisinin dünkü Meclis grubunda şöyle konuştu:

Cumhuriyet Hayal Partisi

Dünyada Dolar, Euro, Sterlin, Japon Yeni gibi birçok para biriminin simgesi var. Bunlar hem paranın hem ülkenin tanıtımına katkı sağladığı gibi yazışma ve hesaplamaları da kolaylaştırıyor. Yarışmaya 8 bin 362 kişi katıldı. Birinci olan çalışma üzerinde Merkez Bankası tasarımcıları da bazı düzenlemeler yaptı ve en uygun, en kolay, en farklı simge ortaya çıktı. Simge açıklanınca Türkiye’de tahminimizden çok daha fazla grafiker, sanat eleştirmeni olduğunu fark ettik. ‘Alttan bakınca şuna, üstten bakınca şuna benziyor, aynaya tutunca şu oluyor’ diye son derece zorlama yorumlar yapıldı. Burada CHP’yi özellikle tebrik ediyorum, hayal güçlerini zorlayarak, sınırları aşarak simgede RTE harflerinin bulunduğunu iddia ettiler. Mübarek Cumhuriyet Halk Partisi değil Cumhuriyet Hayal Partisi.

Bahçeli hayal bahçesinde

Tabii MHP Genel Başkanı bunun gerisinde kalır mı, Bahçeli’nin hayal dünyası çok daha geniş. Sayın Bahçeli bir süredir zaten hayal bahçesinde yaşıyor. Hatırlayın, 2009’un sıfırlarını silip, toplayıp, çıkarıp 40 rakamını bulup, 40’ıncı yıldönümünde MHP’yi iktidara taşıyacaktı ama evdeki karmaşık hesap çarşıda tutmadı. 9 yıldır muhalefettesiniz, Allah aşkına muhalefet olma adına ne yaptınız, ne ürettiniz? Yapılanı kötülemekten, eleştirmekten, kulp takmaktan bir milim öteye gidemediniz. Siyaset anlayışları sadece çamur atmak, iftira etmek, sadece ve sadece yalan söylemek üzerine kurulu. Kıskançlık bunların gözünü karartmış.

‘Yalan makinesi’ teşekkürü

CHP Genel Başkanına, seçim sürecindeki iddia ve ithamları nedeniyle ‘hesap uzmanı olarak işe başladın ama yalan uzmanı oldun’ demiştim. ‘Yürüyen yalan görmek istiyorsanız CHP Genel Başkanına bakın’ demiştim. Belli ki çok alınmış, içine oturmuş, geçen grup konuşmasında bana arka arkaya 6 defa yalan makinesi dedi. Peki yalan makinesi nedir? Yalanı test eden, ortaya çıkaran cihazdır. Şimdi bana yalan makinesi diyerek güya hakaret etmeye çalışıyor ama kendi yalanlarını ortaya çıkardığımız için farkına varmadan iltifat ediyor, teşekkür ediyoruz.

Gen değişimi gerekiyor

CHP’de kaset operasyonuyla çok başarılı bir yüz nakli gerçekleştirildi. CHP’nin eski yüzünü aldılar, yeni bir yüz naklettiler. Ama CHP’nin asıl toplumsal dokuyla uyuşacak, doku nakline ihtiyacı var. CHP’nin önce genlerini değiştirmesi; statükocu, Ergenekoncu, komplocu, komitacı, hizipçi zihniyetten kurtulması gerekiyor. Millete ödettiği ağır bedellerle yüzleşmesi gerekiyor. İstiklal Mahkemeleri, tek parti dönemi zulümleri, yasakları, ceberrut tavrıyla yüzleşmeden genleri değişmez.

Brütüs için aynaya bak

AK Parti’yi 28 Şubat’ın ürettiğini söyledi. Peki siz o zaman 28 Şubat’a neden sahip çıkıp müdahaleye çanak tuttunuz? 28 Şubat’ın orkestra şefiyle neden işbirliği yaptınız, birlikte aday belirlediniz? 27 Nisan bildirisini alkışlayan siz değil miydiniz? Bizi arkadan hançerlemekle itham eden Kılıçdaroğlu bu iftiralarını arkadan hançerlediği genel başkanının gözünün içine baka baka yapıyor. Biz AK Parti’yi kapatılan bir partinin arkasından kurduk. Ey Kılıçdaroğlu, eğer Brütüs arıyorsan aynaya bak.

28 Şubat’ın izi siliniyor

8 yıllık kesintisiz eğitim Türkiye, çocuklarımız, ekonomi için adeta bir felaket olmuştur. 28 Şubat mimarlarının zihniyeti maalesef genç nesiller, eğitim sistemi üzerinde çok ağır bir tahribata neden olmuştur. Kademeli eğitimle 28 Şubat’ın son izini de siliyor. Biz elitlerin, patronların, jakobenlerin değil milletin talepleri doğrultusunda bir adım atıyoruz.

Hocalı’dakiler kardeşimiz

Hocalı katliamında tepki toplayan pankartlar, bu ülkenin ve halkın değil, bazı gözü dönmüş ırkçıların zihniyetini yansıtıyor. Bir katliamı anma mitinginin 3-5 seviyesiz pankartın gölgesinde bırakılması haksızlıktır, insafsızlıktır. Bu istisnai fotoğraf karelerinden yola çıkarak, marjinal bazı kesimlerin ırkçı görüntülerinden yola çıkarak Türkiye’nin imajını zedelemeye de kimsenin hakkı yoktur. Hocalı’da yüzlerce soydaşımızın katledilmesine, bu pankartlardan hareketle yola çıkanlar niçin sahip çıkmıyorlar? Bir de bunu izah etsinler. Onlar katledilmedi mi, katledildi. Onlar da Ermeniler tarafından katledildi. Bunlara karşı niye bir duruş sergilemiyorsunuz? Orada onlar sizin kardeşiniz oluyor. Ee bizim de Hocalı’dakiler kardeşimiz. Aramızdaki fark bu.

Sadece kadın demeyeceğiz

Erdoğan, dünya kadınlar gününü kutlarken, işkence gibi kadına yönelik şiddete de sıfır tolerans gösterdiklerini, hazırladıkları tasarı ile bu konuda kapsamlı ve kararlı önlemler getirdiklerini belirterek, “Burada sadece kadın demeyeceğiz, ‘mağdura’ diyeceğiz, her iki taraf da olabilir” dedi.

Sohbette ağlattı grupta güldürdü

Ama yalan uzmanı oldun


8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne 2 gün kala, dün TBMM’de ziyaretçilerin çoğunluğunu kadınlar oluşturdu. Başbakan Tayyip Erdoğan, grup toplantısına girmek için gelirken salon kapının dışında bekleyen kadın ziyaretler kendisini gördüğü anda hüngür hüngür ağlamaya başladılar ve cep telefonlarıyla fotoğraf çekme yarışına girdiler. Erdoğan da kadınlarla bir süre sohbet edip, toplantı salonuna alınmaları için talimat verdi. Erdoğan grupta ise CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nu eleştirirken zaman zaman hem kendi güldü, hem salondaki vekilleri güldürdü.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!