Ama bu defa onlara vermem

SAMSUN’daki seçmenler sanki ağız birliği etmişler. Elbet arada farklı görüş ifade eden de var ama genellikle duyduğumuz cümle şu:

"Geçen seçimde oyumu Adalet ve Kalkınma Partisi’ne (AKP) vermiştim ama bu defa vermem!"

Saathane meydanında bir çayevinin önündeki sandalyelere oturup oradaki esnafla konuşmak istediğimizi görünce, elindeki gazeteyi evirip çeviren sakallı bir müşteri ters ters suratımıza baktı. Gazetesini katladığı gibi kalkıp gitti...

SATTILAR, YEDİLER

Kalanlar öyle kaba değildi. Hatta "Bir çay içseydiniz" diyen de oldu. Orada pek çok esnafla konuştuk. "Seçimler için ne düşündüğünü" sorduğumuz ilk esnafın adı Cengiz Can imiş. Gerçi o 2002’de oy kullanmamış ama bu seçimde AKP’ye oy vermeyi düşünmediğini saklamıyor.

Emekli Mustafa Bilecik söze, "Sattılar, sattılar yediler" diyerek başlıyor ve düşüncelerini "Memleketin satılmadık neyi kaldı?" cümlesiyle bitiriyor.

Burhan Kilçe’nin gerekçesi farklı. O "Geçen seçimde oy verip milletvekili yaptıklarımız bu memlekete hiçbir şey yapmadı" diyor. Tabii AKP’ye oy vermeyeceğini ekleyerek...

DP’NİN ’KIZ ÇOCUĞU’

Esnaftan Hüseyin Bayrak, emekli Mehmet Keskin, AKP’ye karşı olmakta ötekilerden farklı değil... Yalnız geçen defa AKP’ye oy veren Keskin şimdi oyunu Demokrat Parti’ye (DP) vermeyi niçin düşündüğünü özel bir nedenle açıklıyor: "O genç kız (burada DP listesinin başındaki Suna Vidinli’den ya "genç kız" yahut da "kız çocuğu" diyerek söz ediliyor) kardeşimin öğrencisiydi. Şimdi ona sahip çıkmak için DP’ye oy vereceğim."

Bir sepete doldurduğu keser, balta, bıçak gibi aletleri satmak için sokak sokak dolaşan "sambrero"lu (Meksika tipi şapka) demirci Hasan Sağlam, "Geçende oyumu AKP’ye vermiştim. Bak, bu saate kadar hálá siftahım yok. Niye bir daha onlara vereyim?" diyor. İnşaat teknisyeni ve mühendislik bürosu sahibi Yaşar Keleş ile adını vermeden kanaatlerini dile getiren bir esnaf, ötekilerden farklı görüşteler. İkisi de geçen defa yaptıklarını tekrarlayıp AKP’ye oy vereceklerini söylüyorlar. Keleş, "Bence ekonomi 2002’den iyi. O nedenle oyumu AKP’ye vereceğim" diyor. Adını vermek istemeyen Samsunlu ise "Cumhurbaşkanı seçilmesine muhalefet engel olduğu için" kızmış. Oyunu o yüzden AKP’ye verecekmiş.

Bu "Cumhurbaşkanını seçtirmediler" sözü Samsun’un "kırsal" kesiminde de çok kullanılıyormuş. 28 Haziran akşamı yemeğe çağırdığımız Samsun parti başkanları ile konuşurken biri "Cumhurbaşkanını seçtirmediler" propagandasını yapan AKP’nin bu sayede puan topladığını itiraf etti.

TERSANE MESELESİ

Samsun’da AKP’lilerin 2002’de söz verdikleri "tersane" konusu dillerde. Sözde 17 bin 500 kişi bu sayede işe kavuşacakmış. AKP unutmuş. Seçmen ise "tersane" yaptırma sözü verenleri unutmamış. Çünkü 5 senedir, Çarşamba yolu üzerine bir tabela dikmekten başka bir şey olmamış.

CUMHURİYETİN GELECEĞİ

Bir parkta karşılaştığımız Ondokuz Mayıs (Samsun) Üniversitesi’ne mensup gençler bize farklı bir resim çizdiler, farklı bir kaygıdan söz ettiler. Kimi, örneğin Ufuk Yerlikaya, "AKP’nin ekonomide iyi bir şeyler yaptığını" savunuyor. "Sağlıkta, eğitimde iyiler. İlk bedava kitabı AKP yaptı. AKP sayesinde AB nezdinde itibarımız var" diyor. Ama hem o, hem de öteki arkadaşları örneğin Ayşegül Turhan, Ersin Akkuş, Selim Okumuş, Fuat Alkın, Yavuz Özçokiş, Mehmet Artar, "AKP yüzünden laik cumhuriyetin geleceğinden endişe duyduklarını" saklamıyorlar. "Biz AB’ye karşı değiliz ama bunlar cumhuriyetin altını oyuyor diye endişe ediyoruz" diyorlar.

Görüştüğümüz son kişileri sayalım: CHP İl Başkanı Yılmaz Türkoğlu, MHP İl Başkan Vekili Hasan Anayol, DP İl Başkanı Cengiz Aktaş ve AKP İl Başkanı Ali Akyüz’ü yemeğe çağırdık. Akyüz dışındakiler geldiler. Hepsinin ortak kanaati, "AKP’nin hem oyunun hem de milletvekili sayısının azalacağı" şeklinde.

Seçmenlerin ortak yargısı şu: "AKP yine birinci olur, ama 9 sandalyeden 7’sini artık alamaz." Bundan sonra konuştuğunuz kişi CHP eğilimli ise "CHP bu defa 2 sandalyeyi 3’e çıkarır" diyor. MHP’den yana ise "MHP 2 sandalye alır" görüşünü savunuyor. AKP iyi sınav vermeyen milletvekillerini listeye koyarak, CHP adı çok tartışılan Suat Binici’yi ikinci sırada göstererek, DP, Anavatan’la birleşmeyi bozarak hata yaptı, deniyor. Ama Mehmet Ağar’ın hataları galiba daha fazla. Başdanışmanı Biltekin Özdemir’i yok sayıp, "Zeki bir çocuk" dedikleri Suna Vidinli’yi başa, eski milletvekili Cemal Alişan’ı ikinci sıraya koyup örgütün şevkini kırdı deniyor. Sonuç olarak, AKP’nin 5-6; CHP’nin 2-3; MHP’nin 1-2; DP’nin de 1 sandalye alabilmesi akla en yakın ihtimal sayılıyor.

En iyisi koalisyon

BELEDİYE Evleri Mahallesi’ndeki balıkçı barınağındaki teknesine konuk olduğumuz balıkçı Cemil Tahrancı, "Bizi hiç düşünen yok. Oysa balık yok. 5-6 aydır elimize 25 kuruş geçmedi" diyor. Geçen seçimde CHP’ye oy vermiş. Bu defa da oyu CHP’ninmiş. Atakum Beldesi’nde konuştuğumuz üniversite örencileri arasından "Bazı iyi şeyler yaptılar" diyen çıksa da "işsizlik, geçim sıkıntısı, Türkiye’yi kendi benliğinden uzaklaştıran -özellikle AB’ye üye olmak uğruna- politikalar nedeniyle AKP’ye karşı"lar. "En iyisi AKP’yi durduracak bir koalisyon hükümeti kurmaktır" diyorlar.

Tarihe bakış

ATATÜRK’ü kente getiren Bandırma Vapuru’nun birebir ölçülerde yapılanı, kentin Doğu Park mevkiinde bulunuyor. Vapurda Atatürk ve silah arkadaşlarının çok başarılı yapılmış balmumu heykelleri de sergileniyor. Başyazarımız Oktay Ekşi, heykelleri çok yakından inceledi.