Güncelleme Tarihi:
Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın bugünkü duruşmasına, emekli polisler Hasan Cavit Orhan ile İbrahim Dedeoğlu ve avukatlarıyla müdahil avukatı Oya Aydın katıldı.
Geçen celse sanık avukatlarının tanık olarak dinlenmesini talep ettikleri, Altınbaş'ın gözaltına alınıp sorgulandığı dönemde nezarethane görevlisi olan Ahmet Ulualan ifade vermeye gelmezken, Cihangir Özkan ismiyle gelen kişinin de aranan kişi olmadığı, isim benzerliği nedeniyle mahkemeye geldiği öğrenildi.
Bu arada sanık İbrahim Dedeoğlu, tanık olarak dinlenmesini istediği kişilerin emekli olarak başka illere yerleştiklerini belirterek, bu kişilerin yeni adreslerini mahkemeye sundu.
Müdahil avukatı Oya Aydın da tanıkların adreslerinin doğru tespiti için Emekli Sandığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü'ne yazı yazılmasını ve zaman kazanmak için tanıkların talimat yoluyla bulundukları illerdeki ağır ceza mahkemelerinde ifade vermelerini talep etti.
İbrahim Dedeoğlu, tanıkların kendi memuru olduklarını ve mahkemeye sunduğu adreslerin doğru olduğunu, her iki tanıkla irtibat halinde bulunduğunu, görüştüğünü söyledi. Bunun üzerine Avukat Oya Aydın, Dedeoğlu'nun sözlerinin mahkeme tutanağına geçmesini istedi.
Mahkeme Başkanı Ziya Ünal da tanıklardan Cihangir Özkan için Mersin, Ahmet Ulualan için de Kütahya ağır ceza mahkemelerine talimat verilerek ayrıntılı ifadelerinin alınmasına, olayla ilgili bilgi ve görgülerinin sorulmasına, aynı davada dosyası ayrılmış Ahmet Baştan'ın temyiz aşamasındaki dosyasının Yargıtay'dan dönmesinin beklenmesine karar vererek, duruşmayı erteledi.
ÖNCEKİ KARARLAR
Mahkeme, sanıklar İbrahim Dedeoğlu, Sadi Çaylı, Süleyman Sinkil ve Hasan Cavit Orhan'ı eski Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) “kastı aşan adam öldürme” suçunu düzenleyen 452/1. maddesi, bir kimseye cürümlerini söyletmesi için işkence sonucu ölüm meydana gelmesi halinde ceza artırımını düzenleyen 243/2, ceza indirimi öngören 463 ve 59. maddeleri uyarınca 4 yıl 5 ay 10'ar gün ağır hapis cezasına mahkum etmişti.
Yargıtay, kararı, “sanıkların, suçu birlikte ve doğrudan ika ve icra ettikleri eylemde, TCK'nın 463. maddesini uygulama yeri bulunmadığı” gerekçesiyle sanıkların aleyhine bozmuştu.
Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi, bulunamayan sanıklar Ahmet Baştan ve Naip Kılıç'ın dosyalarını ayırmış, Kılıç'ın beraatine, Baştan'ın 4 yıl 5 ay 10 gün ağır hapsine karar vermişti.
Baştan'ın dosyası, kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesi'nde bulunuyor.