Güncelleme Tarihi:
Görüşmelere yakın AB kaynakları, Lüksemburg'da toplanan AB dışişleri bakanlarına sunulan Alman önerisinin, faslın açılışını AB Komisyonu'nun Ekim ayında yayınlayacağı İlerleme Raporu sonrasına bırakılmasına yönelik olduğunu belirtti.
AB kaynaklarına göre, Almanya Başbakanı Angela Merkel, bu sayede ülkesinde 22 Eylül'de yapılacak genel seçimlerde aşırı sağ seçmenlere şirin görünmeyi hedefliyor. Merkel'in, İlerleme Raporu'nda güvenlik güçlerinin Gezi Parkı olaylarında orantısız güç kullanmasının eleştirileceğini umarak fasıl açılışının ertelenmesini meşru göstermeyi amaçladığı da iddia ediliyor.
TÜRK POLİTİKACI: ALMANYA ONAY VERECEK
Alman Hıristiyan Demokrat Parti (CDU) Yönetim Kurulu Üyesi Aygül Özkan da Almanya'nın Türkiye ile AB arasındaki müzakerelerde fasılların açılmasından yana oy vereceğini söyledi.
Özkan Berlin'de yapılan Hıristiyan Demokrat ve Hıristiyan Birlik Partileri'nin (CSU) ortak kongresinde Türk gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Aynı zamanda Aşağı Saksonya eyaletinde Sosyal İşler, Kadın, Aile, Sağlık ve Uyum Bakanı olarak görev yapan Özkan, CDU olarak uyum politikasında son 8 yılda çok ileri adımlar attıklarını, parti olarak bunu devam ettirmeyi amaçladıklarını söyledi. Almanya toplumundaki çeşitliliğin beraberlik istediğini ifade eden Özkan, “Uyum tek taraflı değil, tek yön de değil. Çeşitlilik beraberlik ister, bizim toplum çok hızlı bir şekilde değişiyor. Çeşitlilik bizi güçlendiriyor” dedi.
Türkiye'nin AB'ye dahil olması için kendisinin de çalışmalar yaptığını söyleyen Özkan, parti programında "imtiyazlı ortaklık" yerine "stratejik işbirliği" kavramının belirlendiğini, bunun da imtiyazlı ortaklığa göre daha iyi bir kavram olduğunu savundu.
Almanya'nın, AB ile Türkiye arasındaki müzakerelerde yeni fasıl açılması konusundaki tutumuna da değinen Özkan, “Almanya, fasılların açılmasına yönelik oylamada 'evet' oyu verecek ama son dönemdeki sıkıtnıları da göz önünde bulunduracak” dedi.
"BURADAKİ TÜRKLER İÇİN..."
Özkan, Almanya'nın tutumunun Almanya'da yaşayan Türklerde bir olumsuzluk meydana getirip getirmeyeceği yönündeki soruya da şu yanıtı verdi:
“Buradaki Türklerin refah ve huzur içinde yaşamaları dolayısıyla AB ön planda değil. Önemli olan burada elde edilen imkanların değerlendirilmesi. Eğitim ve işyerindeki konumları önemli. Bunlar yabancıların sorunları. Bu sorunlara biz cevap veriyoruz. Türkiye'nin Almanya ve AB ile bağlarının kopmamasını istiyorum. Yakınlaşmak için bağlar pekiştirilmeli çaba gösterilmeli.”
Özkan, Almanya'da yaşayan Türklerin bu konuda çok da olumsuz düşüneceklerini sanmadığını ifade etti.
"CDU'NUN TUTUMU YENİ DEĞİL"
CDU'nun diğer yönetim kurulu üyesi Serap Çelen Güler ise parti pogramında Türkiye'nin AB üyeliğine karşı olunmasının yeni bir şey olmadığını söyledi. Güler, “Bizim imtiyazlı ortaklık teklifimiz her zaman Türkiye tarafından reddedildi. Parti programında bu konuda nedenler ifade ediliyor. Türkiye'nin kriterleri yerine getiremediği ve büyük bir ülke olduğu için AB'ye yük getireceği ifade ediliyor” şeklinde konuştu. Güler, bu konuda zamanla daha da ileri bir adım atılabileceğini söyledi.
Serap Çelen Güler, 22 Eylül'de yapılacak seçimlerde oy hakkı bulunan Türk kökenli seçmenlerin mutlaka sandığa gitmelerini de istedi.