Almanya'da cami polemiği

Alman Protestan Kiliseleri (EKD) Başkanı Wolfgang Huber, Berlin'de yaptığı açıklamada, ülkedeki bazı cami inşaatı projelerini eleştirerek, cami inşaatlarında, ne kadar dini ihtiyaçları karşılayacağına ya da ne kadar İslamiyet'in gücünü göstermeye yönelik olduğuna bakılması gerektiğini söyledi.

Huber, bunun yanı sıra Müslümanların da kendi ibadethanelerini kurma ve medyada temsil edilme hakkına sahip olduklarını kaydetti.

Alman Katolik Kiliseleri Başkanı Kardinal Karl Lehmann da, din özgürlüğünün Müslümanlara, yaşadıkları yerlerde cami kurma hakkını verdiğini hatırlatarak, ancak camilerin uzun bir süre içinde çevre halkıyla yoğun temaslarda bulunularak yapılması gerektiğini savundu.

Kardinal Lehmann, bu temaslar sırasında cami yerinin seçilmesi ve mimari şekli konularında da açık bir şekilde görüşülmesi gerektiğini kaydetti.

Alman Katolikleri Merkez Komitesi (ZdK) Başkanı Hans Joachim Meyer, dün ülkede cami yapılmasının doğal görülmesi gerektiğini, inşaat edilecek camilerin sadece tarihi mekanlara uygunluğunun belirlenmesinin önemli olduğunu söylemişti.

Almanya Yahudiler Merkez Konseyinin de, ülkede daha fazla cami yapılmasına sıcak baktığı bildirildi.

Öte yandan “Frankfurter Allgemeine Zeitung” gazetesi, Mannheim kentinde bazı vatandaşların tepkisine rağmen kurulan Diyanet İşleri Türk İslam Birliğine (DİTİB) bağlı olan Yavuz Sultan Selim Camisinin artık çevre halkı tarafından yabancı bir yapı olarak algılanmadığını yazdı.

Almanya Müslümanlar Koordinasyon Kurulunun (KRM) dönem başkanlığını yürüten DİTİB diyalog sorumlusu Bekir Alboğa, gazeteye yaptığı açıklamada, bunu, sürekli bir şekilde Alman vatandaşlarla sürdürdükleri temaslara borçlu olduklarını belirtti.

Köln kentinin Ehrenfeld ilçesinde kurmak istedikleri camiyle ilgili olarak da bu tür temaslarda bulunduklarını ifade eden Alboğa, ancak Köln'de daha fazla Müslüman yaşamasına rağmen, burada gördükleri tepkiye şaşırdığını kaydetti.