Oluşturulma Tarihi: Mayıs 18, 2004 00:00
Alman Anayasasını Koruma TeÅŸkilatı’nın 2003 raporunda Ä°slam Toplumu Milli Görüş teÅŸkilatı ile ilgili beÅŸ sayfa yer aldı. Raporda Milli Görüş’ün Almanya uzantısının, entegrasyonu reddederek ayrımcılık yaptığı ve "Türkiye'yi Ä°slamlaÅŸtırmak istediÄŸi" öne sürüldü.Alman Anayasasını Koruma TeÅŸkilatı, Hükümetin Meclis’e gönderdiÄŸi Almanya-Türkiye Teröre Karşı Ortak Mücadele AnlaÅŸmasında önce "terör örgütü" olarak andığı, sonra buradan adını çıkardığı Milli Görüş ve Almanya örgütü Ä°slam Toplumu Milli Görüş’ün (IGMG) entegrasyona karşı çıkarak ayrımcılığı savunduÄŸunu öne sürdü.Alman Anayasasını Koruma TeÅŸkilatı, 2003 raporunda Türkiye’ye 25, Milli Görüş ve IGMG’ye de 5 sayfa ayırdı. IGMG’nin Avrupa ülkelerindeki tüm Ä°slami örgütlenmeler arasında en geniÅŸ üye ve sempatizana sahip olduÄŸunu, etkisindeki ciddi sayıdaki cami ve örgütlenme biçimiyle özel bir önem taşıdığını belirten Anayasayı Koruma TeÅŸkilatı, "Örgüt sempatizanlarının ana bölümünü Avrupa’ya göçedenler ya da sürgünler deÄŸil, Avrupa’da saÄŸlam biçimde yerleÅŸmiÅŸ göçmenler oluÅŸturuyor" dedi.Raporda Ä°GMG’nin merkezde Kuzey Ren Vestfalya eyaletindeki Kerpen kentinde bir Avrupa Federasyonu’na sahip olduÄŸu, 15’i Almanya içinde 15’i de dışında 30 bölgesel federasyonu bulunduÄŸu belirtildi. Milli Görüş’ün 30 bölgesel federasyonuna baÄŸlı yüzlerce cami ve yerel yönetim birimi bulunuyor. Almanya’da 300, Avrupa çapında 2 bin olarak belirtilen yönetim birimi sayısı yaklaşık 300 bin kiÅŸi ile temas gerçekleÅŸtiriyor.Necmettin Erbakan geleneÄŸi çevresinde duran ve onun Milli Görüş hareketinden esinlenen IGMG için, "Toplumu devleti ve Türkiye’nin politikalarını yeniden Ä°slamlaÅŸtırmayı hedefliyor" nitelemesinin yeraldığı raporda şöyle denildi:"ERBAKAN LAÄ°K DÃœZENE KARÅžI ÇIKIYOR""-Adil Düzen’i Ä°slam’ın gerekleri ve gelenekleri doÄŸrultusunda eÄŸitim, insan yetiÅŸtirme alanlarında, ticaret ve ekonomi ile Anayasa ve ve ulusal konularda yaÅŸama geçirmek için Necmettin Erbakan’ın baÅŸlattığı politik hareket 1970’li yıllara dayanıyor.-Erbakan her defasında Türk Anayasa Mahkemesi tarafından laik düzene karşı çıktığı için yasaklanan birçok Ä°slami partinin ya kurucusu ya da ortak kurucusu olmuÅŸtu.-Erbakan’ın Türkiye’de politik anlamda etki kaybının yansımaları IGMG ile Saadet Partisi arasındaki iliÅŸkilerde henüz görülebilmiÅŸ deÄŸil. Åževket Kazan ve Temel KaramollaoÄŸlu gibi SP yöneticileri 2003 yılında Ä°GMG toplantılarında yeniden sözcü olarak görüldüler.-AKP’nin Türkiye’deki politik durumu Ä°GMG yönetici ve üyelerinden bir bölümü tarafından umutla karşılanıyor bir bölümü ise bu durumu Milli Görüş düşüncesinin geleceÄŸi açısından kaygılı karşılıyorlar."IGMG’nin Türkiye’deki siyasi güçlerden Avrupa’daki Türk Müslümanlarının sorunlarına yönelik çözüm taleplerini sürdürdüğünü kaydeden Alman Anayasasını Koruma TeÅŸkilatı raporunda ÅŸu bilgiler yer aldı:"Ä°GMG BaÅŸkanı Yavuz Çelik Karahan adıyla bilinen Osman Döring, 22 Haziran’da Köln’de düzenlenen yıllık kongrede sadece Türkiye’ye deÄŸil, tüm dünyaya Milli Görüş’ün anlamını açıklamıştı: ’Tüm baskıları sindirmeleri, eÅŸitsizlik ve adaletsizliÄŸi, anlamsız çatışma ve savaÅŸları Ä°slam dünyasından çıkan Türkiye öncülüğünde birlik hareketinin ortadan kaldıracağına inanıyoruz. Kültürlerin karşılaÅŸtığı yer olan Türkiye yeniden bir köprü iÅŸlevini yerine getirecektir ve tüm kalbimizle inanıyoruz ki bunu sadece Milli Görüş’teki insanlar hayal edip baÅŸarabilir.’Milli Görüş doÄŸrultusunda IGMG, izleyicilerinin Almanya’daki sosyal hayatlarını kendi Kur’an ve Sünnet anlayışına göre ayarlamaları amacını güdüyor. Bu nedenle örgüt Türk Müslüman örgütleri arasında ve ulusal çapta yasallık kazanmak için çabalıyor. Bu nedenle 1990 yılından beri en büyük üyeye sahip Müslüman çatı federasyonunun üyesi oldu."IGMG’nin uzun süre yöneticiliÄŸini yapan Ali Kızılkaya’nın organizasyonu entegre olmaya hazır ve kültürler arası diyalogu destekleyen bir yapı olarak sunduÄŸu belirtilirken Kızılkaya’nın ÅŸu sözleri alıntılandı:"Amacımız Avrupa’daki müslümanlara hizmet etmek olduÄŸu kadar onların kendi deÄŸerlerini geliÅŸtirmelerine yardımcı olmak. Sosyal ve kültürel etkinliklerle Avrupa ve Ä°slami dünya arasında bir köprü iÅŸlevi alarak, toplumlar ve kültürler arası diyalogu desteklemek ve barışa katkı yapmak..."AYRIMCILIK VURGUSUAlmanların raporunda Milli Görüş’ün ayrımcılık yaptığı iddiası ÅŸu sözlerle yeraldı:"IGMG yöneticilerinin açıklamaları topluluklar ve kültürler arasında herhangi bir entegrasyon ve iletiÅŸimin bulunmadığını, Müslümanlar ve Müslüman olmayanlar arasında anlayışın sosyal bir sonucu olarak ortaya çıkmadığını dahası azınlık-çoÄŸunluk iliÅŸkisi içinde kısıtlandığını gösteriyor. Bundan dolayı IGMG federal hükümetin entegrasyon politikalarını asimilasyon politikası olarak varsayarak mahkum ediyor. Bunun altı Türk Müslümanlarının kültürel kimliklerinin karakteristiÄŸi olarak her zaman çiziliyor.Bu tutarsızlık örneÄŸin ’GIMG’nin aktif imamlarının (Yerel birimlerin dikkatine) adlı çaÄŸrısında da ortaya çıkıyor:"Bazı kardeÅŸlerimiz camilerden çok uzaktaki yerleÅŸimlere gidiyor. Bu yolla yerel birimler ihmal edilmiÅŸ oluyor. Camilerden çok uzak yaÅŸadıkları için kızlarının ve oÄŸullarının Müslüman arkadaÅŸları ve geçmiÅŸleri olamıyor. Onlar inançlarına uymayan kiÅŸilerle arkadaÅŸlıklara ve düşünce tarzlarına zorlanıyorlar. Bunun acil olarak dikkatinize sunuyorum ki Müslümanlar kayıtsız ve ÅŸartsız olarak camilerin çevresinde yaÅŸamalıdır. Ä°slami bir çevrede olmalılar ve camilerle bizim yerleÅŸim birimlerimiz dışına çıkmamalılar. Bununla ilgili birçok tecrübemiz var. Özel dikkat göstermezsek neslimizi ve inancımızı kaybetme gibi büyük bir tahlikeyle karşılaÅŸabiliriz.’""ÇOCUKLARIMIZI CANAVARLARA ATMAYACAÄžIZ"IGMG yöneticisi Osman Döring’in bütün bunlara karşın "Çalışmalarımız Alman yasalarına aykırı olamaz" açıklaması yaptığını kaydeden Alman Anayasayı Koruma TeÅŸkilatı, "Çalışmalarının merkezinde Alman çoğıunluÄŸun asimilasyonunu engellemek için Ä°slami kimliÄŸin yerleÅŸtirilmesi duruyor. IGMG gözünde ahlaki düşkünlük burada önem kazanıyor. Öyle ki Müslüman gençlere Milli Gazete sütunlarında yaz aylarında tatilde IGMG tarafından düzenlenen Kur’an kurslarına, Kur’an öğrenmeye gitmeleri konusunda öğüt veriliyor" dedi. Raporda, büyüklere de, "Bu masum çocukları Allah bize emanet etti. Biz onlara Allah’ın dinini öğretmeyi tahahhüt ediyoruz. Birçok Yahudi ve Hristiyan kurumu karşısında çocuklarımızın yabancılaÅŸmaması için bir fırsattır. Biz çocuklarımızı daha önce olduÄŸu gibi bu canavarların yemeleri için önlerine fırlatmayacağız" sözü örnek gösterildi."KALELERÄ° DÜŞECEK"Milli Görüş konusundaki görüşler raporda, Milli Gazete’nin 2003 sayılarından alıntılarla verildi. Raporda aynı gazeteden, "Ana-babalar ÅŸunu bilmeli ve anlamalılar ki, çocuklarına helal yiyecek ve içecekler versinler. Daha sonra göreceksiniz ki batının çirkin iÄŸrenç kaleleri bizim çocuklarımıza daha fazla dayanamayacaklar, birbiri ardına düşecekler" sözleri alıntılandı.EYGİ’NÄ°N GÖRÜŞLERÄ°Anayasayı Koruma Kurumu, Milli Gazete yazarı Mehmet Åževket Eygi’nin "Ä°slami anlayışın uzlaÅŸmazlığı" konusundaki bir yazısına da yerverdi. Eygi’nin dinin Müslümanlar için asla özel bir imkan olamayacağını, politik ve sosyal icapları bulunduÄŸunu savunan ve raporda yer verilen yazı şöyle:"Bazıları dinin dünyevi iÅŸlere karışmasına izin vermez. Fakat biz kendimiz dinin emirlerini gözlersek dünyevi iÅŸleri düzenlemekle ilgili olduklarını görürüz. Masonluk, Sabataizm ve benzeri ideoloji ya da felsefeler dünyevi konulara karışıyorlar bunları düzenlemeyi vaazediyorlar. Neden din de bunu yapmasın. Din ve dünyevi iÅŸler ayrılamaz, birbiriyle örtüşür.Bir Müslüman’ın Kur’an ve Sünnet’in icap ve esasları ÅŸeriat ve ahlaka karşı çıkarak yükselmesi ve ilerlemesi mümkün mü, asla? Ä°slamcılar ibadet ederler ve Allah’ın kitabına ve Peygamber’in Sünnetine uygun davranırlar. Şeriat ve ahlakın esas ve icalarına uygun davranmak yanlış bir yol deÄŸildir."Â
button