Almanya’daki Türkler Almanca öğrenmeli

TÜRKİYE’de resmi temaslarına bugün başlayacak olan Alman Cumhurbaşkanı Christian Wulff, Hürriyet’e verdiği özel demecinde, Türkiye ile her alanda ilişkilerin geliştirilmesini önemsediklerini söyledi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Tayyip Erdoğan’la görüşmesinden sonra Wulff, bugün TBMM’de yapacağı konuşmasıyla ‘Almanya’nın TBMM’de konuşma yapan ilk Cumhurbaşkanı’ olarak tarihe geçecek. Alman Cumhurbaşkanı Türkiye ziyareti öncesi Hürriyet’in sorularını şöyle yanıtladı:

Nefes kesici gelişmeler

- Türkiye ziyaretinden ne bekliyorsunuz?
Cumhurbaşkanı Gül’e bu davetinden dolayı çok teşekkür ediyorum. Kendi memleketi Kayseri’yi göstermek istemesi benim için bir onurdur. Türkiye bizim en sıkı ilişkimiz olan ve en önemli partnerlerimizden biridir. Çok yönlü ve canlı Türk-Alman ilişkilerini, son 10 yıldaki nefes kesici biçimdeki ekonomik ve dinamik toplumsal gelişmeyi başaran bir ülkeyi kişisel olarak daha yakından tanıyabilmeyi bekliyorum. Bu nedenle, politik görüşmelerin yanında, ekonomi ve kültür çevreleriyle buluşmalar - bunlar arasında İstanbul’da Alman-Türk Üniversitesi’nin temelinin atılması da var- ziyaret programımızda yer almaktadır. Benim için dinlerarası diyalog da önemli bir konudur. Tarsus’da ekümen bir dini ayine katılacağım. Ayrıca, ilk Alman Cumhurbaşkanı olarak TBMM’de konuşmama izin verilmesinden dolayı kendimi çok onurlandırılmış hissediyorum.

Adil müzakere

- Türkiye 1963’de şu andaki AB’nin ‘öncüleriyle’ Ankara Sözleşmesi’ni imzaladı. Hâlâ kapı önünde beklemekte...
Avrupa ile ilişkileri sıkı bir biçimde artan Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne tam üye olup olamaması sorusu, 2005’ten beri sürdürülmekte olan müzakerelerin seyrine bağlıdır. Müzakereler adil, dürüst bir biçimde ve ucu açık sürdürülmelidir. Türkiye bu bağlamda birçok şeye ulaştı, ancak müzakerelerin başarılı biçimde sürdürülebilmesi için çabalarını devam ettirmeli.
- Almanya’daki Türk kökenli insanlara kişisel olarak ne gibi tecrübeleriniz oldu?
Onların birçoğu benim için her zaman önemli ve ilginç konuşmalar yaptığım kişilerdir. Hâlâ da öyle. Çok sayıda Türk derneği, cemiyeti, işletme ve girişimle ilişkilerim bana ülkemizde ne kadar çok sayıda farklı insanın aktif olarak toplumsal katılımda bulunduğunu gösterdi. Birçok buluşmalardan edindiğim tecrübe; Türkiye’den ülkemize gelen ve toplumumuzun şekillenmesine katkıda bulunan insanlar bizim saygımızı ve takdirimizi kazanmaktadır. Türk kökenli insanlardan da çok sayıda mektup alıyorum ve onlardan bu insanların bu ülkeye ait olduğunu, aktif olarak katkıda bulunmak istediklerini öğreniyorum. Ancak Almanya’ya göçün bir takım sorunları beraberinde getirdiği konusunda da gözlerimizi kapamamalıyız. Birçok sorunun çözümünün temeli herşeyden önce Almanca öğrenmeye bağlıdır. Ancak bu durumda eğitim sistemimizin tüm kapıları açılır. Olanaklardan yararlanılsın.
- Zaman zaman Almanya’daki Türklerin uyum sağlamalarının mümkün olmadığı yönünde iddialar ortaya atılıyor. Buna katılıyor musunuz?
Hayır. Bir grubun toptan uyum sağlamadığını ve uyum sağlamak istemediğini iddia etmek yanlıştır. Ben bu tür toptancı yargılara karşıyım. Bu bireylere bağlıdır. Devlet ve toplum uyum olanaklarını sunmalıdır. Bireyler de bu olanaklardan yararlanmalıdır.

Alman basını En zor ziyaret

CUMHURBAŞKANI Wulff’un Türkiye ziyaretine Alman basını, geniş yer verdi. Deutsche Welle, “Almanya’da entegrasyon tartışmaları alevlenirken Cumhurbaşkanı Wulff Türkiye’ye gidiyor” başlıklı haberinde, Wulff’un “10 yılı aşkın bir süre Türkiye’yi ziyaret eden ilk Alman Cumhurbaşkanı olacağı” anımsatıldı ve “En zor ziyareti ile yüz yüze kalacak” görüşü dile getirildi. Bild gazetesi de YouGov Enstitüsü’nün anketine göre, Wulff’un, Türkiye’ye AB üyeliği konusunda belirli bir tarih vermesine Almanların yüzde 73.5’inin karşı olduğunu yazdı.

Sıcak  karşılama

Konuk Cumhurbaşkanı ve eşini Esenboğa Havalimanı’nda Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve eşi Esra Şimşek çiçekle karşıladı.

Schaefer’la buluşacak

ALMAN Bild gazetesi, Almanya Cumhurbaşkanı Christian Wulff’un Türkiye ziyareti sırasında “Biz Birlikteyiz - Wir sind zusammen” adlı resmi kampanyanın yüzü olan manken Jennifer Şebnem Schaefer ile buluşacağını yazdı. Gazetenin internet sayfasında yer alan haberde, babası Alman, annesi Türk olan Schaefer’in, Alman-Türk dostluğunu pekiştirmek amacıyla hazırlanan reklam spotunda rol aldığı hatırlatıldı. Kampanya çerçevesinde hazırlanan spotun Temmuz-Eylül arasında Türk televizyonlarında ve Türkiye’deki sinemalarda gösterildiği belirtilen haberde, 2006 yılında Almanya 2’nci güzeli seçilen 26 yaşındaki Schaefer’ın çok iyi Almanca ve Türkçe konuştuğu, Frankfurt’ta siyaset öğrenimi gördüğü kaydedildi.