Güncelleme Tarihi:
Alman arşivlerindeki yazışmalara göre 1935’te “Neues Deutsches Lichtspielsyndikat” adlı film yapım şirketi Sultan 2. Abdülhamid dönemine dair bir film projesi hazırladı. Çekimlerin önemli bölümü İstanbul’daki tarihi mekânlarda yapılacaktı. Berlin’deki Türk Büyükelçiliği üzerinden “müsaade” için Ankara’daki Türk makamlarıyla temasa geçtiler. Hazırladıkları senaryoyu da elçilik vasıtasıyla Matbuat Umum Müdürlüğü’ne gönderdiler. Matbuat Umum Müdürlüğü de durumdan bağlı olduğu Dahiliye Vekâleti’ni (İçişleri Bakanlığı) haberdar etti. Bakanlık da senaryoyu incelemeye aldı. Ancak senaryo uygun bulunmadı. İçişleri Bakanlığı “Filmin çevrilmesine istenen müsaadenin verilmesinde mahzur görüyoruz” diyerek bu filmin “sakıncalı” olduğunu belirtti. Ankara, sadece bu film için değil bu tür konular için de genel tavrını ortaya koymuş oluyordu. Yapım şirketinin senaryoda “sıkıntı yaratabilecek yerlerin” değiştirilebileceğini belirtmiş olması da etkili olmadı. Türk tarafı bu filmi kesinlikle istemiyordu.
ANKARA’DAKİ ‘SOĞUK’ HAVA
Bunun sebebine dair detaylar ise Ankara’daki Alman Büyükelçisi’nin Almanya’ya gönderdiği rapordaydı. Alman arşivlerinde araştırmalar yapan Doçent Dr. Resul Alkan’ın paylaştığı belgeye göre süreci yakından takip eden Almanya’nın Ankara Büyükelçisi Wilhelm Fabricius, Alman Dışişleri Bakanlığı’na bu filme dair Ankara’daki “soğuk” havayı aktardı.
Dışişleri Bakanlığı da büyükelçiden gelen bu değerlendirmeyi Hitler’in meşhur adamı Goebbels’in idaresindeki Propaganda Bakanlığı’na iletti.
‘TARİH DEĞİL HAREM’
Konunun Türk - Alman ilişkilerine zarar verebileceğinden endişe eden büyükelçi raporunda “Filmin senaryosu ciddi bir tarih filminden ziyade sansasyonel harem hayatı etrafında dönüyor. Ankara’da hükümet çevreleri, filmin Avrupa’da Türkiye hakkında hâlâ var olan yanlış algıları yeniden canlandırabileceği ve Türk aydınlanma çabalarına zarar verebileceği endişesini taşıyor. Film incelenir ve gerekli görülmesi durumunda gösterimi engellenirse minnettar olurum” diye yazdı. Neticede Türk makamlarından izin çıkmadığı için de film yapılamadı.
SULTAN-KAYZER DOSTLUĞU
Osmanlı-Alman ilişkileri Sultan 2. Abdülhamid ve Kayzer Wilhelm zamanında başlamıştı. İngiliz gücünü dengelemek için kurulan dostluk, o dönem Avrupa basınında sıkça gündeme geliyordu.