Alman SPD Partisi: Türkiye'ye 'imtiyazlı ortaklık' teklif edilemez

Güncelleme Tarihi:

Alman SPD Partisi: Türkiyeye imtiyazlı ortaklık teklif edilemez
Oluşturulma Tarihi: Ocak 29, 2007 22:34

Almanya'da iktidar ortağı olan Sosyal Demokrat Parti'nin (SPD) Genel Başkanı Kurt Beck, Türkiye'ye AB üyeliği yerine “imtiyazlı ortaklık” teklif edilmesinin doğru olmadığını söyledi.

Rheinland-Pfalz eyaletinin Başbakanı da olan Beck, Alman Yabancı Gazeteciler Derneği (VAP) tarafından başkent Berlin'de düzenlenen bir toplantıya katılarak, gazetecilerin çeşitli konulara ilişkin sorularını cevaplandırdı.
Beck, Türkiye'nin AB üyeliğine ilişkin bir soru üzerine, Türkiye'nin AB kriterlerini yerine getirmesi gerektiğini belirterek, “Ancak AB kurallarına göre doğru hareket eden Türkiye gibi üye adayı bir ülkeye 'imtiyazlı ortaklık' teklif edemezsiniz. Bu ikinci sınıf teklif gibi bir şey. Türkiye gibi önemli müttefik ve dost bir ülkeye böyle davranamazsınız. Bu bir saygı meselesi” şeklinde konuştu.
AB'nin “Ne yaparsanız yapın, giremezsiniz?” şeklinde bir sinyal vermesinin, İslam ülkeleriyle bir köprü vazifesi gören Türkiye'nin, bu görevini yerine getirmesini zorlaştıracağını ifade eden Beck, “Köprüler kurulmalı, yıkılmamalı. Birlikte barış içinde yaşamalıyız” dedi.
Avrupa ülkelerinin çok sayıda ortak çıkarları olduğuna dikkati çeken Beck, özellikle güneş enerjisi kullanımı konusunda Avrupa'nın kuzeyindeki ülkelerin, Güney ve Güneydoğu Avrupa ülkelerine ihtiyacı olduğunu kaydetti.
AB içinde reform yapılması gerektiğini de ifade eden Beck, 27 üyeli AB'nin, hareket yeteneği olmadığı takdirde ortak kararlar alamayacağına işaret etti.

YABANCILARA YEREL SEÇİM HAKKI VERİLMESİ KONUSU

Beck, Almanya'da uzun süre yaşayan ve AB ülkesi vatandaşı olmayan yabancılara yerel seçim hakkı verilmesi konusunda ne düşündüğü şeklindeki bir soruya karşılık da, uzun süre ülkede yaşayan yabancılara seçim hakkı verilmesini doğru bulduğunu, ancak Birlik partilerinin (CDU/CSU) buna karşı çıkması nedeniyle bu konuda anayasada gerekli değişikliği yapamadıklarını söyledi.
Almanların ve Türklerin yakınlaşması için Uyum Zirvesi ile önemli bir adım atıldığını da ifade eden Beck, karşılıklı hoşgörü ve saygının şart olduğunu, yabancıların kendi dinlerinin şartlarına yerine getirmelerine izin verilmesi gerektiğini, yabancıların da buna karşılık içinde yaşadıkları kültürel çevreye uyum sağlamaları ve Almanca öğrenmeleri gerektiğini belirtti.
Uyum konusunda kötü örneklerden daha çok iyi örneklerin bulunduğunu, bunun spor ve ekonomi alanında görmenin mümkün olduğunu kaydeden Beck, bazı darbelere rağmen bu konuda kötümser olmadığını, aşırı sağcılara karşı mücadele edilmesi gerektiğini, Alman halkının çok büyük bir bölümünün de böyle düşündüğünü sözlerine ekledi.
Beck, Türkiye'deki duruma da değinerek, laik bir ülke olan Türkiye'de Hristiyan azınlıkların din özgürlüğü konusuna da hassasiyet gösterilmesi gerektiğini, uygulamada bu alanda eksiklikler olduğunu ve bunların giderilmesi gerektiğini söyledi.

MURAT KURNAZ OLAYI

SPD Genel Başkanı Beck, diğer bir soru üzerine, ailesi Almanya'da yaşayan Murat Kurnaz'ın Guantanamo üssünden serbest bırakılmasını geciktirdiği gerekçesiyle eleştirilen Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier'i de savundu.
ABD'deki 11 Eylül saldırılarından sonra şartların çok kötü olduğuna işaret eden Beck, “Tanıdığım kadarıyla Steinmeier, aldığı kararlarda hiçbir zaman insan haklarını ihlal etmez” şeklinde konuştu.
Beck, Afganistan'ın güneyinde görev yapmak üzere bu ülkeye gönderilmesi düşünülen Tornado tipi savaş uçakları hakkında SPD'nin ne düşündüğü şeklindeki bir soruya karşılık da, bu konuyu görüştüklerini ve partisinin Tornadoların bu ülkeye gönderilmesine sıcak baktığını söyledi.
Afganistan'ın kuzeyinde askeri ve sivil alandaki işbirliğinin çok olumlu sonuçlar getirdiğini ve böyle bir işbirliğini bu ülke açısından olumlu gördüğünü ifade eden Beck, bu nedenle Alman savaş uçaklarının görev yapmasına sıcak baktığını, ancak bunun bugüne kadar yapılan politikaları yok etmemesine dikkat edilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
Beck, eski Başbakan Gerhard Schröder'i de överek, Schröder'in Irak'a müdahale etmeme konusunda aldığı kararın günün birinde tarih kitaplarına geçeceğini savundu.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!