A.A.
Oluşturulma Tarihi: Nisan 20, 2006 12:11
Alman politikacılar, Berlin'de kardeşi tarafından sokak ortasında öldürülen Hatun Sürücü'nün küçük oğlu Can'ın (6) bakımını Sürücü ailesinin üstlenmesine karşı çıkıyor.
Sosyal Demokrat Partili (SPD) Berlin Eyaleti Eğitim ve Spor Bakanı Klaus Böger, “Gençlik Dairesi'nin, cinayete kurban giden Hatun Sürücü'nün oğlunu başka bir aileye evlatlık verme çabalarını tümüyle destekliyorum. Çocuğun bu aileye verilmesi çocuk için iyi olamaz” dedi.
Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) Yönetim Kurulu üyesi Emine Demirbüken-Wegner ise Sürücü davasında alınan kararları çok yumuşak olduğu gerekçesiyle eleştirerek, “Bence aile fertleri de suçlu. Onlara çok yumuşak davranıldı. Söz konusu karar, Hatun Sürücü'nün katili gibi insanları daha da cesaretlendirecektir” diye konuştu.
Demokratik Sosyalizm Partili (PDS) Berlin Eyaleti Ekonomi ve Kadın Bakanı Harald Wolf, Sürücü cinayetinde diğer aile fertlerinden de şüphelenildiği için Can'ın bu aileye verilmesinin kabul edilemeyeceğini, mahkemenin de bu yönde karar alacağına inandığını söyledi.
Birlik 90/Yeşiller Partili Federal Meclis Milletvekili ve Aile Komisyonu Başkan Yardımcısı Ekin Deligöz ise konuyla ilgili tartışmaların saldırgan şekilde yapıldığını belirterek, böyle bir ortam yaratılmasının yabancılara yönelik şiddeti de artırdığını savundu.
Almanya'daki uyum çabalarının diğer ülkelere göre kötü olmadığını da ifade eden Deligöz, çocukların küçük yaşlardan itibaren çocuk yuvalarına gönderilerek, Almanca öğrenmeleri ve devlet kontrolü altında İslam dersi verilmesi gerektiğini kaydetti.
Berlin eyaletinde 17 Eylül'de yapılacak eyalet meclisi seçimleri için CDU partisinden Başbakan adayı olan Friedbert Pflüger de Sürücü ailesinin Can'ın velayetini üstlenmek istemesine inanamadığını belirterek, “Bu olay, ailenin, bizim yasalarımızı ihlal ettiğini ne kadar az anladığını göstermektedir” dedi.
Berlin eyaletinin göç ve uyum sorumlusu Günter Piening, kamuoyunun bu konudaki tepkilerine katıldığını, ancak Sürücü ailesinin velayet talebinde bulunması durumunda Can'ın başka bir aileye verilmesinin zor olacağını söyledi.
Berlin'in eski göç ve uyum sorumlusu Barbara John da aile fertlerinin cinayete iştirak ettiklerinin ispatlanamadığını, ancak bunun bir olasılık olduğunu, bu nedenle mahkemenin çocuğun iyiliği yönünde karar vermesi gerektiğini belirtti.
Berlin-Brandenburg Türkiye Toplumu (TBB) sözcüsü Eren Ünsal, Can'ın geleceğiyle ilgili olarak Gençlik Dairesi ve aile mahkemesinin karar vereceğine işaret ederek, pedagojik açıdan çocuğun Sürücü ailesine verilmesinin doğru olmayacağını, annesinin katilinin cezaevinden çıkmasından sonra bu durumun çocuk için dayanılmaz olacağını ifade etti.
Göçmen Kadınlar Birliği Başkanı Sidar Demiröğen, Sürücü cinayetinden sonra tüm göçmen kadınların kurban, tüm göçmen erkeklerin de suçlu durumuna düşürüldüğünü belirterek, yaşanan bu olayların göçmenlerin çok büyük bir kesimiyle ilgisi olmadığını, ancak tartışmaların abartılmasından endişe duyduğunu söyledi.