Alman Büyükelçi: Soruşturma için neden yok

Büyükelçi Polh, Alman Birliği Günü dolayısıyla Alman Büyükelçiliği’nde düzenlenen resepsiyon sırasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın bir “Alman vakfı”na ilişkin sözleri ile ilgili Türk gazetecilerine açıklamalarda bulundu.

“TÜRKİYE’NİN HEMEN HEMEN TÜM BÖLGELERİNDE PROJELER VAR”

Alman Kalkınma Bankası (KfW) ve Uluslararası İşbirliği Kurumu’nun (GIZ), aralarında Türkiye’nin de bulunduğu dünyadaki bir çok devletle nasıl bir mali ve teknik işbirliğini yaptığını anlatan Büyükelçi, Türkiye’nin hemen hemen her bölgesinde bu projelerin gerçekleştiğini kaydetti.

Büyükelçi, “Bu projeler artık çok köklü bir işbirliği hale geldi ve çok önemli mali bütçeye sahip ve basında söylendiği gibi sadece bazı bölgelerle sınırlı değil. Diyarbakır’dan söz ediliyordu. Örneğin Kayseri’de de bir atık su arıtma projesi gerçekleştirildi” dedi.

Projeler için başvurunun Hazine tarafından yapıldığını uygun bulmaları halinde Hazine ile kredi anlaşması ile imzalandığını ve Hazine’nin finansmanı projeyi yürüten yerel yönetimine aktardığına dikkat çeken Büyükelçi Pohl, her proje için iki hükümet arasında bir anlaşmanın imzalandığını vurguladı.

Bir sorunun karşısında Büyükelçi, Başbakan Erdoğan’ın açıklamalarını sadece medyada okuduklarını. bunun dışında bir bilgiye sahip olmadıklarını ifade etti.

Bu arada, Başbakan Erdoğan’ın bir “Alman Vakfı”ndan söz ettiğine ancak ismini vermediğine dikkat çekilmesi üzerine Pohl, “Bizim basındaki yayımlardan çıkarttığımız sonuç burada atıfta bulunan KfW’nın, Alman Kalkınma Bankası, Diyarbakır'da gerçekleştirdiği atık su projesi. Herhangi bir yanlış anlama var mı ifade açısından? onu bilemiyorum. Biz bu sonuç çıkarttık. KfW de, Alman hükümetinin adına çalışan bir kalkınma kurumu” karşılığını verdi.

Bu arada Pohl, “Bu konu ile ilgili Almanya’da bir soruşturma olacak mı?” sorusu üzerine de “Öyle bir neden yok ki herhangi bir inceleme, soruşturma, araştırma için bir neden yok” yanıtını verdi.

Alman Büyükelçi ayrıca, ”ihalelerin hep aynı şirketlere gittiği yönündeki ifadeler”e ilişkin olarak da “ihaleler her proje için uluslararası düzeyde duyuru yapılmaktadır ve uluslararası standartlara uyulmaktadır” dedi.

Türkiye’de siyasi vakıfların da faaliyet gösterdiğini belirten Büyükelçi, ancak onların herhangi bir altyapı projesi gerçekleştirmediklerini söyledi.

BAYDEMİR'DEN BAŞBAKAN'A YANIT

Resepsiyona Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir de katıldı. Başbakan Erdoğan’ın, Alman vakıfları ile ilgili iddialarının anımsatılması üzerine Baydemir, “Sayın Başbakan'ın ifade etmiş olduğu, iddia ettiği ve bizim BDP’li belediyelerin de ismini zikrettiği konuya dair Sayın Başbakan'a bir çağrıda bulunmak istiyorum; 2004 yılından 2011 yılının bu akşamına kadar Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı olduğum tüm dönem içerisinde maaşım dışında tek bir kuruşa tenezzül etmişsem lütfen bunu ortaya çıkar ve gereğini yap. Bütün Türk halkına çağrımdır; Türkiye’nin herhangi bir belediye başkanı, herhangi bir milletvekili, herhangi bir siyasetçisi, herhangi bir valisi, kamu ortamında bulunan herhangi bir yönetici kim ki maaşı dışında tek bir kuruşa tenezzül etmişse o namerttir” diye konuştu.

Söz konusu kredi sözleşmelerinin Devlet Planlama Teşkilatı, Hazine gibi devlet kurumlarının onayıyla yapıldığına dikkat çeken Baydemir, “Benim çağrım; ilgili bakanla birlikte her hangi bir ulusal televizyon kanalında medeni bir şekilde bunu tartışalım. Sayın Başbakan'a çağrıda bulunuyorum. Gelsinler bunu tartışalım” diye konuştu.

GÜNAY: 'TÜRKİYE AB MÜZAKERELERİNDE KÜLTÜR FASLINI AÇMAYA TAM ANLAMIYLA HAZIR

Alman Birliği'nin 21. yıldönümü dolayısıyla Almanya Büyükelçiliği'nde düzenlenen törende konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, 3 Ekim tarihinin sadece Berlin duvarının yıkılışı ve iki Almanya'nın birleşmesinden ibaret olmadığını belirterek, bu tarihin bir anlamda büyük acıların, savaşların, eşitsizliklerin yaşandığı 20. yüzyılın sona erdiği, insanlık için daha güzel umutlar beslenmesine ön ayak olan 21. yüzyılın başladığı bir tarih olduğunu kaydetti.

21. yüzyıldan daha eşit, daha adaletli bir dünya beklediklerini ifade eden Günay, "Uluslararası kuruluşların da, BM'nin de, AB'nin de bu ilkeler çerçevesinde kendisini geliştirmesini bekliyoruz" dedi.

Almanya'da yaşayan Türk kökenlilere işaret ederek, "AB'nin de çok kültürlü, farklı kökenleri içinde bulunduran, yeni bir demokrat proje olmasını özlüyoruz" diye konuşan Günay, Türkiye'de evsahibi olan ve buraya yerleşen Almanlar'ın entegrasyonu için kendilerinin hoşgörü ile her türlü yardımı yaptıklarına işaret etti.

Türkiye ile Almanya arasındaki kültürel ilişkiler çerçevesinde yapılan etkinlikleri sıralayan Günay, 90 yıldır Almanya'da bulunan Boğazköy sfenksinin Alman Arkeoloji Enstitüsü'nün işbirliği sayesinde Türkiye'ye getirildiğini kaydetti.

Ertuğrul Günay, "Özellikle kültür alanındaki bütün bu gelişmeler ve çeşitli Avrupa ülkeleri ile yaptığımız bütün projeler Türkiye'nin AB müzakerelerinde kültür faslının açmaya tam anlamıyla hazır olduğuna işaret ediyor. Bunun gereğinin artık gecikmeden yerine getirilmesini herkesten talep ediyorum" diye konuştu.

"TÜRKİYE-ALMANYA: BİZ BİRLİKTEYİZ"

Almanya'nın Ankara Büyükelçisi Pohl de, 3 Ekim 1991 tarihinde Almanya devletinin yeniden birleştiğine işaret ederek bu önemli günün kutlamalarına katılan davetlilere teşekkür etti.

Bu yılın aynı zamanda Türkiye ile Almanya arasında işgücü anlaşmasının imzalanmasının 50 yıldönümü olduğunu anımsatan Büyükelçi, Türkler'in Almanya'da fırsatları değerlendirerek bugün artık Alman toplumuna siyasetçi, bilim adamı, işadamı ve sanatçılar olarak vazgeçilmez önemli katkılarda bulunduklarını söyledi.

Türkiye'ye dönüş yapanlarınsa Türkiye'nin gelişimine önemli katkılar sağladıklarını ve iki ülke arasında önemli köprüler oluşturduklarını dile getiren Pohl, birkaç hafta içinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Almanya'yı ziyaret edeceğine işaret etti.

Pohl, iki ülke arasında ekonomi, siyaset ve bilim alanlarında işbirliğini arttırmak için önemli çabalar olduğunu kaydederek, gelecek yıl Türk Alman Üniversitesi'nin açılışını gerçekleştireceklerine dikkati çekti.

Büyükelçi, birkaç gün sonra Tarabya'da Kültür Akademisinin açılışını yapacaklarını, Kasım ayında da Alman Ekonomi ve Teknoloji Bakanı Philipp Rösler'in Türkiye'ye bir toplantı için geleceğini belirtti.

Türkiye'de "Türkiye Almanya, biz birlikteyiz" sloganıyla gerçekleştirdikleri tanıtım kampanyasının spotlarının sinemalarda gösterildiğine işaret eden Pohl, "Bu sloganı biz de gerçekleştirebiliriz. Türkiye-Almanya biz birlikteyiz" dedi.

Türkiye ve Almanya milli marşlarının çalınması ile başlayan resepsiyona aralarında Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir'in de bulunduğu çok sayıda davetli katıldı.

Bakan Günay ve Büyükelçi Pohl'un resepsiyon pastasını birlikte kestiği ve havai fişek gösterileri ile devam eden resepsiyonda konuklara Alman otomobilleri tanıtıldı, Alman ürünleri ikram edildi.