Aliağa'da santral tartışması
Güncelleme Tarihi:
Kudret KARAKULAK/ALİAĞA (İzmir), (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Haziran 03, 2008 17:06
İZMİR'in Aliağa İlçesi'ne Enka Holding tarafından kurulması planlanan ithal kömüre dayalı termik santral, vatandaşları isyan ettirdi. ÇED Bilgilendirme toplantısında sert tartışmalar yaşandı.
Enka'nın Aliağa'nın deniz kenarındaki Çakmaklı Köyü sınırları içerisinde kurmayı düşündüğü 800 megavat gücünde ihtal kömüre dayalı termik santral için düzenlenen bilgilendirme toplantısı, Atatürk Kültür Merkezi'nde yapıldı. Enka Enerji Grubu Müdürü Sinan Soydan, Aliağa Belediye Başkanı AKP'li Tansu Kaya, CHP ve DSP ilçe başkanları, belediye meclisi üyeleri ve sivil toplum örgütü temsilcilerinin katıldığı toplantıya vatandaşlar da yoğun ilgi gösterdi. İl Çevre Müdürlüğü Şube Müdürü Necat İnce'nin yönettiği toplantıda, zaman zaman sert tartışmalar yaşandı.
Enka Enerji Grubu Müdürü Sinan Soydan, Türkiye'nin yıllık 190 milyar kilovat saat enerji ihtiyacı olduğunu ve her yıl yüzde 6 ile yüzde 8 düzeyinde artış kaydettiğini söyledi. Enka'nın kurmayı planladığı 800 megavat gücündeki termik santralın yıllık 5.5 milyar kilovat saat enerji ihtiyacını karşılayabilecek düzeyde olacağını, bunun da önemli bir miktara denk geldiğini belirten Soydan, “Türkiye'nin kömüre dayalı termik santral kurmasından başka şansı yok. Enerjiyi komşularımızdan alma şansımız da yok. Çünkü hiç biri enerji satmıyor. Hatta bunlardan Yunanistan, enerji yatırımı için bize teklif getirdi. Rüzgar, su ve güneş enerjisi ile elektrik üretmek ise Alis Harikalar Diyarında'dan başka bir şey değil. Çünkü bu santrallerde üretilen elektriği düğmeye bastığınızda iletemezsiniz. Sistem ucuzdur ancak sistemin aksama ihtimali çok yüksektir. Ürettiğiniz elektriği düğmeye bastığınızda iletebilmeniz için gaz, nükleer ya da kömür santralı olmalıdır. Bunların dışındakiler gerçekçi değildir” diye konuştu.
Sunumu hazırlayan danışman şirket yetkilisi Günal Özenirler de santralın 62 ayda tamamlanmasının öngörüldüğünü, ömrünün 50 yıl olacağını, liman altyapısı ve trafo merkezine yakınlığı nedeniyle Aliağa'nın tercih edildiğini kaydetti.
KÜL CUMHURİYETİ İSTEMİYORUZ
Söz alan bazı vatandaşların, bu toplantının bilgilendirme amaçlı değil bilgileri gizleme amaçlı yapıldığını söylemesi ortamı gerdi. Vatandaşlardan Cihat Aktarıcı, santralın kullanacağı suyun nereden getirileceğini, kömürün nereden ve nasıl taşınacağını, çıkan binlerce ton külün nasıl depolanacağını sordu. Bu konularda doyurucu açıklama yapılmadığını dile getiren Aktarıcı, santralın insan sağlığına ve çevreye büyük zararları dokunacağını savundu, “Aliağa'da kanserden ölümler zaten Türkiye'nin 4 katına çıkmış durumda. Santral can çekişen ekolojik dengeyi tamamen bitirecek. Aliağa'nın kül cumhuriyeti olmasını istemiyoruz ve termik santrala karşıyız” görüşünü dile getirdi.
İzmir Kimya Mühendisleri Odası Başkanı Ertuğrul Barka da sadece enerji nakil hatlarındaki yüzde 30'lara varan kayıp kaçak oranlarının önlenmesi durumunda bile bu tür santralların kurulmasına gerek kalmayacağını savundu.
AKP'Lİ BAŞKAN'DAN İLGİNÇ SÖZLER
Toplantıda, Aliağa Belediye Başkanı AKP'li Tansu Kaya'nın konuşması ise vatandaşların tepkisini çekti. “Aliağa'nın zaten havası, suyu yok” diyerek konuşmasına başlayan Kaya, sanayinin de imarı ve planı olmadığını ileri sürdü. AKP'li Kaya, Petkim ve Tüpraş dahil Aliağa'daki birçok sanayi tesisin çok yakın bir zamana kadar ruhsatsız faaliyet yürüttüğünü iddia etti. Demir çelik bölgelerinde 7 milyon ton tehlikeli curuf atık olması gerektiğini, ancak noter tespitiyle bunun 500 ton civarında çıktığını kaydeden Kaya, kayıp tehlikeli curufların Menemen, Helvacı ve Foça ovalarına döküldüğünü savundu. Tansu Kaya, “Termik santral konusunda herkes Yatağan örneğini veriyor. Ancak Yatağan bir devlet yatırımıdır. Ben Adana'da ithal kömüre dayalı termik santral gördüm. Durum hiç de düşündüğünüz gibi değil. Özel sektör farklı. Zararlıysa hep birlikte karşı çıkalım ama bölgede termik santral kurulmayacağına ilişkin bir Danıştay kararı yok” dedi. Tepki gösteren vatandaşlar, “Enka yetkilisi gibi konuşuyorsun. Biz burda santral istemiyoruz” diye bağırınca Kaya, yanlış anlaşıldığını savundu.
Aynı yerde 20 yıl önce Japonlar da bir termik santral kurmak için harekete geçmiş, çevrecilerin yoğun protestolarının ardından Danıştay'ın verdiği karar ile santral projesi rafa kalkmıştı. ENKA'nın santral projesi için de bölgede yaşayanlar eylemlere hazırlanırken, CHP Grup Başkan Vekili Kemal Anadol Danıştay'a iptal için başvurdu.
Enka Enerji Grubu Müdürü Sinan Soydan, Türkiye'nin yıllık 190 milyar kilovat saat enerji ihtiyacı olduğunu ve her yıl yüzde 6 ile yüzde 8 düzeyinde artış kaydettiğini söyledi. Enka'nın kurmayı planladığı 800 megavat gücündeki termik santralın yıllık 5.5 milyar kilovat saat enerji ihtiyacını karşılayabilecek düzeyde olacağını, bunun da önemli bir miktara denk geldiğini belirten Soydan, “Türkiye'nin kömüre dayalı termik santral kurmasından başka şansı yok. Enerjiyi komşularımızdan alma şansımız da yok. Çünkü hiç biri enerji satmıyor. Hatta bunlardan Yunanistan, enerji yatırımı için bize teklif getirdi. Rüzgar, su ve güneş enerjisi ile elektrik üretmek ise Alis Harikalar Diyarında'dan başka bir şey değil. Çünkü bu santrallerde üretilen elektriği düğmeye bastığınızda iletemezsiniz. Sistem ucuzdur ancak sistemin aksama ihtimali çok yüksektir. Ürettiğiniz elektriği düğmeye bastığınızda iletebilmeniz için gaz, nükleer ya da kömür santralı olmalıdır. Bunların dışındakiler gerçekçi değildir” diye konuştu.
Sunumu hazırlayan danışman şirket yetkilisi Günal Özenirler de santralın 62 ayda tamamlanmasının öngörüldüğünü, ömrünün 50 yıl olacağını, liman altyapısı ve trafo merkezine yakınlığı nedeniyle Aliağa'nın tercih edildiğini kaydetti.
KÜL CUMHURİYETİ İSTEMİYORUZ
Söz alan bazı vatandaşların, bu toplantının bilgilendirme amaçlı değil bilgileri gizleme amaçlı yapıldığını söylemesi ortamı gerdi. Vatandaşlardan Cihat Aktarıcı, santralın kullanacağı suyun nereden getirileceğini, kömürün nereden ve nasıl taşınacağını, çıkan binlerce ton külün nasıl depolanacağını sordu. Bu konularda doyurucu açıklama yapılmadığını dile getiren Aktarıcı, santralın insan sağlığına ve çevreye büyük zararları dokunacağını savundu, “Aliağa'da kanserden ölümler zaten Türkiye'nin 4 katına çıkmış durumda. Santral can çekişen ekolojik dengeyi tamamen bitirecek. Aliağa'nın kül cumhuriyeti olmasını istemiyoruz ve termik santrala karşıyız” görüşünü dile getirdi.
İzmir Kimya Mühendisleri Odası Başkanı Ertuğrul Barka da sadece enerji nakil hatlarındaki yüzde 30'lara varan kayıp kaçak oranlarının önlenmesi durumunda bile bu tür santralların kurulmasına gerek kalmayacağını savundu.
AKP'Lİ BAŞKAN'DAN İLGİNÇ SÖZLER
Toplantıda, Aliağa Belediye Başkanı AKP'li Tansu Kaya'nın konuşması ise vatandaşların tepkisini çekti. “Aliağa'nın zaten havası, suyu yok” diyerek konuşmasına başlayan Kaya, sanayinin de imarı ve planı olmadığını ileri sürdü. AKP'li Kaya, Petkim ve Tüpraş dahil Aliağa'daki birçok sanayi tesisin çok yakın bir zamana kadar ruhsatsız faaliyet yürüttüğünü iddia etti. Demir çelik bölgelerinde 7 milyon ton tehlikeli curuf atık olması gerektiğini, ancak noter tespitiyle bunun 500 ton civarında çıktığını kaydeden Kaya, kayıp tehlikeli curufların Menemen, Helvacı ve Foça ovalarına döküldüğünü savundu. Tansu Kaya, “Termik santral konusunda herkes Yatağan örneğini veriyor. Ancak Yatağan bir devlet yatırımıdır. Ben Adana'da ithal kömüre dayalı termik santral gördüm. Durum hiç de düşündüğünüz gibi değil. Özel sektör farklı. Zararlıysa hep birlikte karşı çıkalım ama bölgede termik santral kurulmayacağına ilişkin bir Danıştay kararı yok” dedi. Tepki gösteren vatandaşlar, “Enka yetkilisi gibi konuşuyorsun. Biz burda santral istemiyoruz” diye bağırınca Kaya, yanlış anlaşıldığını savundu.
Aynı yerde 20 yıl önce Japonlar da bir termik santral kurmak için harekete geçmiş, çevrecilerin yoğun protestolarının ardından Danıştay'ın verdiği karar ile santral projesi rafa kalkmıştı. ENKA'nın santral projesi için de bölgede yaşayanlar eylemlere hazırlanırken, CHP Grup Başkan Vekili Kemal Anadol Danıştay'a iptal için başvurdu.