Güncelleme Tarihi:
Davanın 22 Ekim’de görülmesi kararı alan Eskişehir 2. Ağır Ceza Mahkemesi, yargılamanın Eskişehir’de görülmesinin kamu güvenliği yönünden bir sorun yaratıp yaratmayacağına dair Valilik ve Başsavcılık'tan görüş istedi. Olay sonrası Korkmaz için “Arkadaşları öldürmüş olabilir” sözleri nedeniyle büyük tepki çeken Eskişehir Valisi Güngör Azim Tuna imzalı 3 sayfalık yanıtta kamu güvenliğinin sağlanmasında güçlük yaşanacağı iddia edilerek yargılamanın il dışına nakli yönünde görüş bildirildi. Valilik yazısında, “Bahse konu davanın yargılama ve duruşmalarına Eskişehir adliyesinde devam edilmesi durumunda, kamu güvenliğinin sağlanmasında ciddi zorluklar yaşanabileceği, ayrıca Gezi olayları benzeri şiddet içerikli toplumsal olayların çıkmasına zemin oluşturabileceği öngörülmektedir” denildi.
MAHKEME TENSİPLE BİRLİKTE HEM GÜVENLİK İSTEDİ, HEM VALİLİĞE SORDU
Ali İsmail Korkmaz’ı bir sokakta sıkıştırarak sopa ve tekmeyle ağır yaraladıkları ve 38 gün sonra ölümüne neden oldukları iddiasıyla 4’ü polis 8 kişi hakkında kasten adam öldürme ve kasten adam öldürme suçunu kolaylaştırma suçundan 10-15 yıl hapis ile müebbet hapis arasında cezalandırılmaları istemiyle dava açıldı.
Eskişehir 2. Ağır Ceza Mahkemesi iddianameyi kabulünün ardından 24 Eylül 2013 tarihinde tensip zaptı düzenleyerek duruşma gününü 22 Kasım 2013 olarak belirledi. Tensip zaptında tutuklu sanıkların getirilmesi, tutuksuz 3 sanığın ve tanıkların zorla hazır bulundurulmaları istendi. Korkmaz’ın ölüm raporlarını da isteyen mahkeme, müdahil avukatların Terörle Mücadele amirlerinin ifadelerinin alınması ve suç esnasında sivil giyimli kişilerin polis olup olmadıklarının tespit edilmesi taleplerini reddetti. Duruşma günü adliyede güvenlik önlemi alınmasını İl Emniyet Müdürlüğü'nden isteyen mahkeme, Eskişehir Valiliği’ne ve Başsavcılığa kamu güvenliği yönünden nakille ilgili görüş sordu.
Tensipte şöyle denildi:
“Kamuoyunda ‘Gezi Parkı Olayları’ olarak bilinen olaylar süresince ilimizde yoğun olayların meydana gelmesi, dava konusu olayın bu eylemler sırasında olmuş olması, davanın soruşturma aşamasında geçen süreçte eylemlerin adliye çevresinde ve Eskişehir ilinde de devam etmiş ve devam ediyor olması nazara alındığında, yargılama ve duruşmalar sürecinde olayların yaşanma ihtimali, bu olaylar sırasında kamu güvenliğinin sağlanmasında zorluklar yaşanabileceği dikkate alınarak Eskişehir Valiliği’ne müzekkere yazılarak yargılama sırasında kamu güvenliğinin sağlanmasında sıkıntı yaşanıp yaşanmayacağı hususunda görüş sorulmasına, Cumhuriyet Başsavcılığı’na da aynı mahiyette müzekkere yazılarak davanın başka yere naklinin gerekip gerekmediği konusunda görüşlerinin sorulmasına…”
EGM İSTİHBARAT RAPORU YAZDI İDDİASI
Eskişehir Valisi Güngör Azim Tuna imzalı 3 sayfalık yanıtta Gezi Parkı’ndaki düzenlemeleri protesto eylemlerinin İstanbul’la aynı gün Eskişehir’de başladığı belirtilerek şöyle denildi:
*Şiddete dönüştürülen eylemler ilk etapta demokratik bir hak arayışı olarak ifade edilse de, ilerleyen süreçte terör örgütlerinin uzantıları durumundaki marjinal gruplar tarafından provake ve istismar edilerek kesintisiz şiddet olaylarına dönüştürülmüştür. Eskişehir’de 31.05-19.06.2013 tarihleri arasında kesintisiz devam eden eylemler sırasında 28 polis memuru, 7 vatandaş yaralanmış, 224 kişi hakkında 2911 sayılı kanuna muhalefetten işlem yapılmıştır. Eskişehir adliyesinde görevli hakim ve savcıları etki altına almaya yönelik olarak haftanın bir günü (Perşembe) adliye binası önünde “Adalet Nöbeti” adını verdikleri oturma eylemi, haftanın bir günü (Cumartesi) “Adalet Yürüyüşü” adı verilen yürüyüş eylemi düzenlenmektedir. Gezi eylemlerinin başlatıldığı Eti Parkı’nin isminin Ali İsmail Korkmaz Parkı olarak değiştirilmesi amacıyla imza kampanyası devam etmektedir. Eskişehir Valisi’nin medyada yer alan beyanları üzerinden vali, emniyet mensupları ve hükümete yönelik anti propaganda yapmaktadırlar. DHKP-C terör örgütü tarafından ses getirecek şiddet eylemi planlamasının yapıldığı istihbarat raporlarından anlaşılmış, EGM tarafından gönderilen yazılarda, başta Eskişehir olmak üzere Ankara, Adana, Hatay, İstanbul ve İzmir illerinde örgütün eylem arayışı içinde olduğu ve duyarlı bulunması istenmiştir.
ULAŞIM KOLAY, YOĞUN KATILIM OLUR GEREKÇESİ
Ankara’da polis evine yapılan son saldırının DHKP-C tarafından Gezi eylemlerinde hayatını kaybedenler ve yaralananların hesabını sormak için yapıldığı öne sürülen Valilik yazısında Eskişehir’de görülen Şerzan Kurt davası ve Ankara’da başlayan Ethem Sarısülük cinayeti davası sırasında yaşananlar anlatıldı, şöyle devam edildi:
*Bu bağlamda Ali İsmail Korkmaz isimli şahsın hayatını kaybetmiş olması, ölümünden sonraki süreçte Eskişehir merkezinde düzenli ve örgütlü şekilde açık alan eylemleri düzenlenmesi, konuya ilişkin açık alan mitingi yapılması, sosyal medya ve internet üzerinden örgütlenmek suretiyle propaganda yapılması, yine sosyal medyada olayın faili olduğu iddia edilen kurumlara ve emniyet mensuplarına yönelik propaganda yapılması, eylemler esnasında araç, tramvay, tren trafik akışının engellenmesi, Eskişehir adliye binası önünde düzenlenen, kamuoyunu, hakim ve savcıları etkilemeye yönelik Adalet Nöbeti eylemlerinin halen devam ediyor olması, Eskişehir ilinde marjinal grupların etkin ve örgütlü eylemleri arttırma çabaları, bu tür örgütlerle bağlantılı avukatların Ali İsmail Korkmaz davasına da katılarak provakatif davranışlarla adli sürecin normal işleyişini sabote edebileceği ve Eskişehir’in kolay ulaşılabilir olmasının, ilimizde tertip edilecek muhtemel eylemlere diğer illerden de yoğun katılım olabileceği değerlendirilmektedir…”
MAHKEME, ADALET BAKANLIĞI'NA YAZI YAZACAK
Mahkeme davanın il dışına naklinin Yargıtay’dan istenmesi için Adalet Bakanlığı’na yazı yazacak.