Güncelleme Tarihi:
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Ankara'da haber kuruluşlarının temsilcileriyle iftarda bir araya geldi. Başkanlığın yemekhanesinde düzenlenen iftarın ardından, Ali Erbaş, gündemdeki konulara ilişkin açıklamalarda bulundu. Suudi Arabistan Hac ve Umre Bakanlığı'nın bu seneki hac ibadetine ilişkin yaptığı açıklamaya ilişkin konuşan Erbaş, "2 yıldır malumunuz hac yapamadık. Suudi Arabistan'da sadece kendi içinde sembolik, bir miktar Müslümanla hac yapıldı. Bu sene inşallah 1 milyon kişiyle hac yapma kararı aldı, Suudi Arabistan. Detayları önümüzdeki haftalarda açıklayacağını söyledi. En son hacca götürdüğümüz miktarın hiç olmazsa yarısı kadar olur diye tahmin ediyorum ama bu benim arzum. Net rakamı inşallah Suudi Arabistan'dan alacağız. Hacca götüreceğimiz vatandaşlarımızın kuralarını çekmiştik. O kurada 84 bin vatandaşımızın kurasını çektik. Yani hazır bekleyen şu anda 84 bin kardeşimiz var. Diyelim ki 30 bin, 40 bin kişi geldi. Bu 84 binden, ilk 30 bini ya da ilk 40 bini hacca gönerme imkanı bulmuş olacağız. Hakları baki, yalnız 65 yaşını geçmiş olanlar gidemeyecek. Bundan 20 gün kadar önce Suudi Arabistan ziyaretimiz oldu. Orada Hac Bakanlığı'yla görüştük. Umre konusunda artık Türkiye'de vaka sayılarının çok düştüğünü umreye gitmek isteyen vatandaşlarımız olduğunu, çok arzulu olduklarını, talebimizi bildirdik.Onlar da Türkiye'deki vaka sayılarının düşmesini dikkate alarak umreyi açtılar. Bundan sonra umre serbest, arzu eden hekes umreye gidebilir. Ramazan Bayramı sonrası için planlamalarımıza başladık" diye konuştu.
Sokak hayvanlarına şiddet göstermenin çok yanlış olduğuna işaret eden Ali Erbaş, halk ozanı Yunus Emre'nin 'Yaradılanı severim yaradandan ötürü' felsefesinin İslam'ın özünden kaynaklandığını belirterek, hayvanlara şiddete karşı ısrarla mücadele edilmesi gerektiğini vurguladı.
'ANNE ŞEFKATİYLE ÇOCUKLARIMIZA YAKLAŞIYOR'
Erbaş, 4- 6 yaş Kur'an kurslarına Türk milletinin büyük oranda sahip çıktığını gözlemledini belirterek, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Öyle büyük bir benimseme, sahip çıkma var ki çünkü biz o 4- 6 yaş gruplarındaki çocuklarımıza eğlenerek, oynayarak öğrenmeyi tercih ediyoruz. Sevgi nedir, saygı nedir, sadakat nedir, dürüstlük nedir, yalan söylemenin kötülüğü nedir, anne babaya, büyüklere karşı saygı, devlet, bayrak, bütün bu evrensel değerleri öğretiyoruz. Bütün bunların yanında Allah sevgisi, Peygamber Efendimizin sevgisi, öğrenebilenlere de Kur'an- ı Kerim'in harflerini öğretiyoruz, oynayarak. Bazen öyle oluyor ki 5- 6 yaşındaki çocuk, Kur'an- ı Kerim okumasını bile öğrenebiliyor. Keşke bir 4- 6 yaş sınıfımızı ziyaret etseniz de oradaki çocuklarımızın neşesini coşkusunu görseniz, oyun alanlarıyla, sınıflarıyla, yaptıkları resimlerle. Buna tepki gösterenler ya da karşı çıkanlar, belki tanımadıkları, görmedikleri, bilmedikleri için karşı çıkmış olabilirler, o kardeşlerimizi, kim karşı çıkıyorsa ben davet ediyorum. Kur'an kursu öğretmenlerimizi, Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü ile yapmış olduğumuz 360 kredilik pedagojik formasyon sertifikalarını bitirenler ancak bu derslere giriyor. Derslere giren öğretmenlerimizden tamamı bayanlardan oluşuyor. Anne merhametiyle, anne şefkatiyle çocuklarımıza yaklaşıyor."