Aleyna mı haklı yan masa mı
Güncelleme Tarihi:
Aleyna Tilki’nin hoparlörle telefonla konuşması yüzünden yan masa tarafından uyarıldığı haberi toplumda son dönemlerde ortaya çıkan bir tartışmanın da örneği oldu. Kimileri kamusal alanda kulaklık takmadan telefonla konuşmayı özgürlük olarak nitelendirirken kimileri de bunu nezaketsizlik olarak gördü. Konuyu iletişim ve adabımuaşeret uzmanlarına sorduk.
‘ADABIMUAŞERETE AYKIRI’
İletişim Uzmanı Berna Sağlam Naipoğlu: Toplu alanlarda değil hoparlörden konuşmak, yanınızda oturan insanların rahatsız olacağı ses tonunda ve frekansta konuşmak bile adabımuaşeret kurallarına aykırıdır. Bazen iki kişi sohbet etmeye çalışırken yan masadaki kişilerin yüksek sesle konuşmaları, cep telefonundan görüntülü arama veya sosyal medyada video izlemeleri karşımızdakini duymanızı engeller. Bu da ortamdaki topluluk ahengini bozar. Tartışmalara sebep olabilir. Bu durumda müessese görevlilerine düşen görev, iki müşteriyi birbiriyle muhatap etmeden rahatsızlık vereni uyarmaktır. Görevli olmayan yerlerde kişiyi direk nezaketle uyarmak ve rica etmek gerekir. Kulaklık takmak sadece izleme dinleme sırasında sorunu çözer. Ama telefon konuşmalarında ne yazık ki kulaklık takan yine bağırarak cevap verebiliyor. Söz konusu durumun rahatsızlık yaratma dışında mahremiyet adına da sakıncaları var. O an çevrenizdekilerin kim olduğunu bilemezsiniz.
DİJİTAL GÖRGÜYE DİKKAT
Stratejik İletişim ve Kurumsal Nezaket Uzmanı Sibel Savacı: Günümüzde her ortamda elektronik-dijital iletişim kurarken; yolda, restoranda, işyerinde ortamı ve kişileri rahatsız edecek boyutta yüksek tonda ve kaba davranışlara maruz kalıyoruz. Teknolojik olanaklar olmadığı zamanlardaki günlük iletişim disiplini ve nezaket kuralları dijital iletişimde de geçerlidir. Tıpkı yüz yüze ilişkilerde olduğu gibi, dijital iletişimde de “görgü kurallarını” gözetmek önemli ve gereklidir. Bireyler birbirleri hakkında sahip oldukları izlenimleri, onların davranış ve konuşmalarını gözlemleyerek edinirler. Medya okuryazarlığının önemli bir parçası olan “netiket” (dijital görgü kuralları) konusunda toplumsal farkındalığı artıracak faaliyetler planlanmalıdır. Örneğin telefon markaları “Bağırmana gerek yok! Benim mikrofonum çok güçlü ve yeterli” kampanyası yapabilirler.